TÜM KATEGORİLER
'Rolüme Avukatlarla Hazırlandım'
'Ayışığı" Adlı Dizide Eski Eşiyle Aynı Büroda Çalışan Bir Avukatı Canlandıran Nehir Erdoğan, "Avukat Arkadaşım Özge'nin Özellikle Terimler Konusunda Bana Çok Faydası Oldu. Senaryo Konusunda da Ekibimize Yardımcı Oluyor" Dedi
'AYIŞIĞI" ADLI DİZİDE ESKİ EŞİYLE AYNI BÜRODA ÇALIŞAN BİR AVUKATI CANLANDIRAN NEHİR ERDOĞAN, "AVUKAT ARKADAŞIM ÖZGE'NİN ÖZELLİKLE TERİMLER KONUSUNDA BANA ÇOK FAYDASI OLDU. SENARYO KONUSUNDA DA EKİBİMİZE YARDIMCI OLUYOR" DEDİ
Üç yıl süren "Yabancı Damat" dizisiyle ünü Türkiye sınırlarının dışına taşan, ardından da geçen yıl "Tatlı Bela Fadime"de bir Laz kızını canlandıran Nehir Erdoğan, bu sezon "Ayışığı" dizisiyle seyirci karşısında... Erdoğan, Star TV'de ekrana gelen, Türker İnanoğlu imzalı dizide "Avukat Başak" karakterini canlandırıyor. Oyunculuğa başladığı dönemlerde sahnelerde güzelliğinden utandığını ifade eden Erdoğan, bu sıkıntısını ders aldığı ABD'li oyuncu Eric Morris'in telkiniyle yendiğini anlattı.
"Ayışığı" dizisinde canlandırdığınız "Başak" nasıl biri?
Başak, Kemal Aydoğdu'yla evliydi ama artık değil. 10 yıllık evliler ve iki tane çok tatlı çocukları var. Şimdi bir yandan iş hayatı, bir yandan annelik, bir taraftan özel hayatındaki problemlerle baş etmeye çalışan biri... Mükemmeliyetçi ve bu neşesinden ve heyecanından çalan, bununla ilgili kendi içinde zorluklar yaşayan biri.
Role kendinizden kattığınız bir şeyler var mı?
Artık dizi çekimleri öyle bir hale geldi ki, 24 saatini sette geçiriyorsun. Eskiden belki kendinden bir şeyler katıyordun. Çünkü kendi hayatını yaşıyordun. Şimdi ise durum farklı... Oynadığın karakterler senin hayatına sinmeye başlıyor. Çünkü kendi hayatından çok o karakter olarak vakit geçiriyorsun. Bu işin ironik tarafı ama bu soruya ben buram benziyor, şuram benziyor gibi bir cevap veremem. Tabii ki, senden bir şeyler alıyor. Özellikle dizilerde bu belirli bir süre sonra ortaya çıkıyor.
Rolünüz için bir hazırlık aşaması oldu mu?
Bu proje benim için tesadüf oldu. Geçen yaz avukat arkadaşım Özge Kartal'la tatil yaptım. Sonra bu dizi kesinleşti. Öyle olunca ben geriye yönelik olarak Özge'yi gözümün önüne getirdim. Ben zaten Özge'ye hep böyle 'Bu kadar net, mimiksiz hiç "eee" demeden konuştuğun için mi avukat oldun yoksa avukat olduğun için mi böyle mesleki alışkanlığın oluştu sende' diye soruyordum. Bana Özge, hep böyle olduğunu söylüyordu. Bu iş kesinleşince direkt Özge'yi aradım. Haftada bir buluşup konuştuğum, yemek yediğim bir arkadaşımdı zaten... Özellikle terimler konusunda bana çok faydası oldu. Sadece bana değil, senaryo konusunda da ekibimize faydası oluyor. Ahmet Yurdakul zaten çok iyi yazıyor ama birebir avukat olarak Özge de bize çok destek oldu.
Bu role hazırlık aşamasında duruşmalara girdiniz mi?
Yok, öyle bir durum olmadı. Zaten yaz tatilinden çıktık ve hızlı bir şekilde bu proje için hazırlanmaya başladık. Ama bizim setteki duruşmalarımıza Özge geldi. Duruşma çekimlerimizde mahkeme salonlarında Özge de bizimle beraber oldu. O bize bazı şeyleri gösterdi. Hiç duruşmaya girmedim ve avukatlık deneyimim de yok. Burada öğreniyorum. Aslında işletme okudum. İş hukuku, ticari hukuk gibi konuların 4 yıl boyunca eğitimini aldık. Üzerinden uzun zaman geçti, bir şeyleri hatırlamam mümkün değil ama aklımda kalan bazı şeyler vardı.
Reyting kaygısı taşıyor musunuz?
Hayır, valla bilmiyorum ben reytinglerle ilgili bir şey düşünmüyorum. Yani benim işim oyunculuk. Sette geçirdiğim zamana bakarım. Bunu ne kadar verimli geçirdiğime bakarım. Dizinin ilk bölümüyle inanılmaz güzel tepkiler aldık. Forum sitelerinden izleyenlerin çok olumlu tepkilerini alıyorum. Benim için reytingten çok çok daha önemli olan şey insanların beğenisi...
Kötü reytingten dolayı dizi yayından kaldırıldığında bu oyuncuyu nasıl etkiliyor?
Başıma böyle bir şey gelmedi. Onun için bilmiyorum. Başıma böyle bir olay gelirse bakarım. Gelebilir tabii bu devirde kolay değil. Şans da etkili... Ama sanmıyorum ki, orada takılıp kalayım. Yani başka işler yapacağız, önümüzdeki başka projelere bakacağız. İşin kuralı da bu yani. Hepimizin başına gelebilir.
Dizide avukat Kemal'den boşandıktan sonrada aynı ofiste çalışmaya devam ediyorsunuz. Gerçek hayatta da böyle davranır mıydınız?
Olabilir tabii ki... Zaten gerçek hayatta olmayan hiçbir şey bu senaryonun içinde yok. Hayatta insanın başına her şey gelebilir. Kaldı ki, onlar o kadar okumuş, medeni insanlar olarak, duygusal yaklaşmamaları lazım. Zaten onlar da bu durumu kurtarmaya çalışıyorlar. Belki de altından kalkamayacaklar. Hep birlikte izleyip göreceğiz.
Amerikalı oyuncu Eric Morris'ten aldığınız eğitimin ne gibi faydalarını gördünüz?
Şimdi ben Eric Morris'ten sadece şundan ya da bundan bir fayda gördüm diye değerlendiremiyorum. Yani yaşadığım her türlü deneyim önemli, ne kadar çok deneyimlersen hayatı o kadar dönüşümü oluyor sana... Yani oyunculuk böyle bir şey... Eric Morris'ten ziyade bulunduğum setlerden daha fazla eğitim aldığımı düşünüyorum. Eric Morris bende şunu kırmıştır. Beni görür görmez anladı ve benim o dönem çok kafaya taktığım bir olaydı sahnede güzelliğimden utanmak... Eric Morris beni görür görmez 'Sen sahnede utanıyorsun' dedi. Ben 'Nereden biliyorsunuz?' diye sorduğumda bana '80 yaşındayım' cevabını verdi. Gerçekten de öyle bir dönemden geçiyordum. Kalbimi ve aklımı kullanmaya çalışıyordum o dönemde... Ama 'Bu kız güzel' falan gibi haller yüzünden o hali, o fiziksel artımı fazlaca geri plana atmaya başlamıştım. Eric Morris 'Tabii ki bu güzelliğinle bir şeyler yap demiyorum ama bundan utanmak ne demek?' dedi. Eric Morris'in bu cümlesi işe yaramıştı ve gerçekten sonraları daha farklı bakmaya başlamıştım.
Yakında yeni bir tiyatro oyununa başlayacaksınız.
"Altan Gördüm"le iki kişilik bir oyunumuz var. Adı "Interview". Öldürülen Hollandalı yönetmen Theo Van Gogh'un filminden uyarlama... Yavaş yavaş başladık toplantılara... Oyunla ilgili ön çalışmalarımız başladı. İnşallah ocak ayına yetiştirmeye çalışıyoruz. Çok ilginç bir oyun.
Yeni projeleriniz var mı?
Var ama zamanlamaları çok iyi yapmak gerekiyor. Çünkü dizilerin 90 dakika olmasından dolayı gün hâlâ 24 saat olduğu için biz çekimleri yetiştirirken bayağı zorlanıyoruz. Yani tüm ekiplerde olduğu gibi... Doğru bir zamanlama yapmayı istiyorum. Hiçbir şeyi yarım yamalak yapmayı da sevmiyorum. Bu konulardan bahsetmek için biraz daha şekillenmesini bekliyorum.
"Yabancı Damat" dizisinin hayatınızdaki yeri nedir?
İşte önemi ne biliyor musunuz? Her sene 80 tane dizi yayına giriyor. "Yabancı Damat" biteli 2 yıl oluyor ve işte bugün de sorulması. Önemi bu yani. O iş öyle bir işti. Türk televizyon tarihinde gerçekten klasik olarak kalacak işlerden bir tanesi. Bizi çok onurlandıran, mutlu eden ve bütün ekiyle birlikte oyuncularıyla onurla taçlandıran bir projeydi. Tabii o bitti ve artık başka işler yapıyoruz.
