Okullardaki Hizmetli ve Memurlar İsyan Etti: "Mutfak Olmazsa, Vitrin de Olmaz"
Anadolu Eğitim Çalışanları Birliği Sendikası(and -Sen) Genel Başkanı Erdoğan Yazıcı, Okullardaki Memur ve Hizmetlilere Üvey Evlat Muamelesi Yapıldığını İfade Ederek, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'ya, "Neden Çalışanlarınıza Sahip Çıkmıyorsunuz? Yoksa Bu Bakanlığın Adı Milli Eğitim Bakanlığı Değil de, Milli Öğretmenler Bakanlığı Mıdır" Diye Sordu.
Anadolu Eğitim Çalışanları Birliği Sendikası(And-Sen) Genel Başkanı Erdoğan Yazıcı, okullardaki memur ve hizmetlilere üvey evlat muamelesi yapıldığını ifade ederek, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'ya, "Neden çalışanlarınıza sahip çıkmıyorsunuz? Yoksa bu bakanlığın adı Milli Eğitim Bakanlığı değil de, Milli Öğretmenler Bakanlığı mıdır" diye sordu.
And-Sen Genel Başkanı Erdoğan Yazıcı yaptığı açıklamada, eğitim çalışanlarının sadece "öğretmenler" olarak algılamasından rahatsız olduklarını dile getirdi. Yıllarca, yılda bir kez sadece öğretmenlere verilen eğitime hazırlık ödeneğinin ayrım yapılmaksızın bütün eğitim çalışanlarına da verilmesi gerektiğini haykırdıklarını, ancak başta Bakanlar olmak üzere bütün bakanlık yetkilileri bu feryatlarına sürekli olarak kulaklarını tıkadıklarını belirten Yazıcı, "Sayın Bakanım; Neden çalışanlarınıza sahip çıkmıyorsunuz? Neden bu bakanlıklarda çalışanlar döner sermaye ücreti, fon ücreti, fazla çalışma ücreti ve benzeri ek gelirler elde ederken bize hakkımız olan ve yılda bir kez sadece öğretmenlere verilen eğitime hazırlık ödeneği verilmiyor" Neden bakanlığa tahsis edilen boş kadrolar sadece öğretmenlere yönelik kullanılıyor. Yoksa sizde eski bakanlar gibi milli eğitim bakanlığını sadece öğretmenlerden ibaret mi sayıyorsunuz? Unutmayınız ki; eğitim bütün kadrolarıyla birlikte bir bütündür! Eğer bizler eğitimin mutfak kısmında gecemizi gündüzümüze katarak çalışmasak, vitrin kısmındaki eğitim ve öğretim hizmetleri nasıl yürüyecek? Yoksa bu bakanlığın adı Milli Eğitim Bakanlığı değil de, Milli Öğretmenler Bakanlığı mıdır" diye sordu.
Milli Eğitim Bakanlığı Şubat 2010 iç denetim raporuna göre bakanlığa bağlı 26 bin 415 okula hiç hizmetli atanmadığına ve okullarda 10 hizmetlinin işini 1 hizmetlinin yaptığına dikkat çeken Yazıcı, "Bu durum da ise okul idareleri okulların temizliğini yaptırabilmek için sürekli velilerden para toplar hale gelmiş ve veli ile okul idareleri karşı karşıya bırakılmıştır. Öğretmenler girdikleri her fazla ders için, idareci konumundakiler derse bile girmeden ek ders ücreti alırken, özellikle ikili eğitim yapan okullarımızdaki hizmetli ve memur arkadaşlarımız günde 12 saati bulan çalışmasına rağmen neden fazla çalışma ücreti alamıyor! Soruyorum size bu çifte standart değil de nedir" dedi.
-MODERN KÖLELER-
Yazıcı, Bakanlık birimlerinde 4/C statüsünde istihdam edilen çalışanların da bu gün adeta birer modern köleler haline getirildiğini ifade ederek şunları dedi:
"4/C'li arkadaşlarımızın hepsi memur eliyle yapılması ve yürütülmesi gereken görevlerde çalıştırılmasına rağmen, onların özlük ve mali haklarından mahrum bırakılmaktadır. Ayrıca sözleşmeleri her yenilendiğinde çalıştıkları her ay için toplu olarak sözleşme damga pulu bedeli alınmaktadır. Bu arkadaşlarımız ihaleye giren yüklenici firmamıdır da bunlardan sözleşme damga pulu alınmaktadır? Bu nasıl uygulamadır, bu komedinin bir an önce düzeltilmesi gerekmektedir. Ayrıca; Bakanlığımızda on binlerce memur ve hizmetli açığı bulunmasına rağmen bu arkadaşlarımızın kadroya neden geçirilmediğinin izahını artık birilerinin açıklaması zamanı gelmiştir. Hükümetten bu arkadaşlarımızın da kadroya geçirilmesini ve insan onuruna yakışır bir şekilde hayat standardı sağlanması için gereken adımı bir an önce atmasını bekliyoruz."(ANKA)
(GO/ÖMR)