Yılmaz Güney Üzerinde Hala Ambargo Var!

'Jurnal' programında konuşan Yılmaz Güney'in eşi Fatoş Güney, "Yılmaz Güney filmleri önünde hukuksal bir engel yok ama halen bir ambargo var" dedi.
A haber'de Şirin Sever'in sunduğu 'Jurnal' programının önceki günkü konuğu; Yılmaz Güney'in eşi Fatoş Güney'di. Programda geçtiğimiz günlerde kapanan Yılmaz Güney Vakfı'yla ilgili konuşan Fatoş Güney, Nebahat Çehre'nin her röportajında Yılmaz Güney'in adını zikrederek reklam yapmasından rahatsız olduğunu da söyledi. İşte Fatoş Güney'in açıklamaları:
BENİ KİMSE ARAMADI
Yılmaz Güney, 47 yıllık ömründe üç darbeden ağır mağdur oldu. 1960 darbesinde komünizm propagandasından dolayı ceza aldı; 1.5 yıl Nevşehir'de cezaevinde yattı. 12 Mart darbesi sırasında öğrencilere yardım etmekten iki yıl Selimiye'de kaldı. 12 Eylül'de 'Güney' adlı dergiye yazdığı yazılar yüzünden sürgüne gitti. Bir kuşak ondan mahrum yetişti.
'Yol', 'Duvar' ve 'Sürü' filmlerine Kürtçe dublaj yaptık. Siz, bu filmleri TRT'de, herhangi bir kanalda görebiliyor musunuz? Bu filmlerle ilgili TRT Şeş Genel Müdürü ile görüştüm; bana Yılmaz Güney üzerinde hukuksal engel olmadığını söyledi. Kültür Bakanı'yla da görüştüm. Yılmaz'ın filmleri önünde hukuksal engel yok ama Yılmaz Güney üzerinde halen bir ambargo var.
Ben 20 sene boyunca vakıf için emek sarf ettim, artık her şeyin tıkandığı noktaya geldik. Vakıf, maddi anlamda büyük bir yük haline gelmeye başlamıştı. Vakfı kapattıktan sonra da beni kimse aramadı ama çabalarım sürecek. Hedefim; Yılmaz Güney filmlerini dijital ortama aktarmak....
ÇEHRE'DEN RAHATSIZIM
İnci Aral ile bir senaryo çalışması yaptık. Yılmaz Erdoğan, Fatih Akın ve Mahsun Kırmızıgül devreye girdi ama ne yazık ki bir sonuç alınamadı. Ben ümidimi kesmedim. Bir dizi projesi üzerinde çalışıyoruz. Üç bölüm yazıldı. Gelecek sezon ekranda olabilir.
(Soru üzerine) Nebahat Çehre her röportajında Yılmaz Güney'den bahsediyor. Ben kadın olarak rahatsız olmuyorum ama şundan rahatsız oluyorum: Biz, Yılmaz Güney'e yapılan baskılarla uğraşırken; Nebahat Çehre patırtılı-gürültülü, kavgalı-dövüşlü bir ilişkiyi gündeme getiriyor hep. Ben Yılmaz'ın reklam malzemesi olarak kullanıldığını düşünüyorum. Bu da beni rahatsız ediyor.
Sabah : http: //www.sabah.com.tr















