Mesem'lerdeki Ölümleri Protesto Eden 17 Gencin Gözaltına Alınmasına Tepki… İbrahim Kaboğlu: Öğrenciler ve Gençler Derhal Serbest Bırakılmalıdır
İstanbul'da Mesleki Eğitim Merkezleri'nde yaşanan çocuk ölümlerini protesto eden 17 öğrenci gözaltına alındı. İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, barışçıl gösteri yapan öğrencilerin Anayasa'ya aykırı şekilde gözaltına alındığını belirtti ve serbest bırakılmaları çağrısında bulundu.
(İSTANBUL ) MESEM'lerdeki çocuk ölümlerini Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in katıldığı Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi'nde protesto eden 17 gencin gözaltına alınması nedeniyle İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu bir açıklama yaptı. Kaboğlu "Milli Eğitim Bakanı'nın konuşmasını; yaşam hakkını ve eğitim özgürlüğünü savunmak amacıyla barışçıl şekilde protesto eden bir grup öğrencinin gözaltına alınması hem Anayasa'ya hem de ilgili yasal düzenlemelere açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Bu nedenle öğrenciler ve gençler derhal serbest bırakılmalıdır" dedi.
İstanbul'da dün düzenlenen ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in katıldığı Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi sırasında, bir grup Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi genç öğrenci, Mesleki Eğitim Merkezleri'nde (MESEM) yaşanan çocuk ölümlerini protesto etti. Gözaltına alınan 17 öğrenci geceyi İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde geçirdi. Bu sabah saatlerinde Bakırköy Adliyesi'ne sevk edilen öğrencilerin savcılık işlemleri devam ediyor.
"Barışçıl şekilde protesto eden bir grup öğrencinin gözaltına alınması Anayasa'ya aykırıdır"
Konuya ilişkin açıklama yapan İstanbul Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu da "Gençlerin ve öğrencilerin, düşüncelerini ifade etmeleri nedeniyle gözaltına alınmaları açıkça Anayasa'ya aykırıdır. Milli Eğitim Bakanı'nın konuşmasını; yaşam hakkını ve eğitim özgürlüğünü savunmak amacıyla barışçıl şekilde protesto eden bir grup öğrencinin gözaltına alınması hem Anayasa'ya hem de ilgili yasal düzenlemelere açıkça aykırılık teşkil etmektedir" dedi. Kaboğlu şöyle devam etti:
"Anayasa'nın 19. maddesi gözaltına alınma koşullarını açıkça düzenlemiştir. İfade özgürlüğü, tepki gösterme hakkı ve barışçıl gösteri hakkı ise başta Anayasa'nın 26. ve 34. maddeleri olmak üzere birçok maddeyle güvence altına alınmıştır. Bu özgürlüklerden gençler de sonuna kadar yararlanırlar; özellikle de hak ihlalinin doğrudan muhatabı olan bireylerin bu özgürlükleri kullanması demokratik toplumun doğal sonucudur.
Başkasına zarar vermeden, şiddet içermeden ve herhangi bir saldırı oluşturmadan kullanılan tüm hak ve özgürlükler hem Anayasa'nın hem de Türkiye Cumhuriyeti'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin koruması altındadır. Bu nedenle öğrenciler ve gençler derhal serbest bırakılmalıdır"












