Yüzbaşı uçaktan keşfetmişti! Profesör uyardı: Dışarı çıkarılması derhal durdurulmalı

Yüzbaşı uçaktan keşfetmişti! Profesör uyardı: Dışarı çıkarılması derhal durdurulmalı
Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi'nde görevli Prof. Dr. Faruk Kaya, Doğubayazıt'ın Telçeker ve Üzengili köyleri arasında yer alan ve Nuh'un Gemisi kalıntısı olduğuna inanılan alanda ortaya çıkan seramik parçalarının dışarı çıkarılmasının önlenmesi ve bölgenin koruma altına alınması gerektiğini söyledi. Bölge, ilk olarak TSK'ya ait bir uçakla Doğu Anadolu Bölgesi'nin haritasını çıkaran Yüzbaşı İlhan Durupınar tarafından 11 Eylül 1959'da keşfedilmişti.

  • Doğubayazıt'ta Nuh'un Gemisi kalıntısı olduğuna inanılan alanda yapılan analizler, bölgede insan yaşamının milattan önce 5500-3000 yıllarına (Kalkolitik Dönem) kadar uzandığını ortaya koydu.
  • Bölge, ilk olarak Harita Mühendisi Yüzbaşı İlhan Durupınar tarafından 11 Eylül 1959'da keşfedildi.
  • Prof. Dr. Faruk Kaya, bölgenin inanç turizmi açısından koruma altına alınması ve Nuh'un Gemisi Müzesi kurulması gerektiğini belirtti.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi'nden Prof. Dr. Faruk Kaya, Doğubayazıt'ta Nuh'un Gemisi kalıntısı olduğuna inanılan alanın yakınında yürütülen yol çalışmaları sırasında açığa çıkan seramik parçalarının, bölgede Kalkolitik Dönem'den itibaren insan faaliyeti olabileceğini gösterdiğini belirtti. Dönemin Hazreti Nuh'un yaşadığı dönemle örtüştüğünü ifade eden Prof. Dr. Kaya, "İnanç turizmi açısından büyük önem arz eden bu formasyon ve çevresinin mutlaka koruma altına alınması gerekmektedir" dedi.

YÜZBAŞI DURUPINAR TARAFINDAN KEŞFEDİLDİ

Bölge, ilk olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) ait bir uçakla Doğu Anadolu Bölgesi'nin haritasını çıkaran Harita Mühendisi Yüzbaşı İlhan Durupınar tarafından 11 Eylül 1959'da keşfedilmişti. Doğubayazıt'ın Telçeker ve Üzengili köyleri arasında yer alan ve Nuh'un Gemisi'ne ait olduğu iddia edilen oluşumdan alınan numuneler, bölgede yerleşik yaşamın yaklaşık 5 bin yıl öncesine dayandığını ortaya koydu. AİÇÜ ile İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) iş birliğiyle 2022'de kurulan 'Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi Araştırma Ekibi' bölgede jeofizik, kimya ve jeoarkeoloji uzmanlarıyla kapsamlı çalışmalar yürüttü. Toplanan kaya ve toprak numuneleri İTÜ laboratuvarlarında incelendi. Analizler, bölgede Kalkolitik Dönem'den (milattan önce 5500-3000) itibaren insan yaşamının mümkün olduğunu ortaya koydu.

Yüzbaşı uçaktan keşfetmişti! Profesör uyardı: Dışarı çıkarılması derhal durdurulmalı

DÜNYADA BENZERİ YOK

Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi Araştırma Ekibi'nde yer alan İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Beşeri Coğrafya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya, şu ana kadar dünyanın başka herhangi bir yerinde benzer bir yapının tespit edilmediğini belirtti. Bölgede çok sayıda Türk ve yabancı bilim insanının araştırmalar yürüttüğünü, ayrıca jeofizik ve jeoradar görüntüleme çalışmaları gerçekleştirdiğini ifade eden Kaya, şunları söyledi: "Burada bir gemi olabileceği ve bu geminin boyutlarının da İncil'de belirtilen Hazreti Nuh'un gemisinin boyutlarıyla eşleştiğini ifade eden bilim adamları var. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi birlikte yaptığımız bir çalışmada buradan kayaç örnekleri aldık ve numuneleri İstanbul Teknik Üniversitesi laboratuvarlarında incelettik. Burada insan hayatının yerleşme tarihinin yaklaşık olarak milattan önce 5500 ile 3000 yıllarına kadar uzandığı bu kayaç fosillerinden elde edildi.

Yüzbaşı uçaktan keşfetmişti! Profesör uyardı: Dışarı çıkarılması derhal durdurulmalı

Dolayısıyla buralarda milattan önce 5500 yıllarına kadar yerleşik hayatın olabileceğini söyleyebiliriz. Bu da yaklaşık olarak Hazreti Nuh'un yaşadığı dönemle eşleşmekte. Hazreti Nuh'un da yaklaşık olarak günümüzden 5-7 bin yıl öncesinde yaşadığı kabul edilmektedir. Bu nedenle inanç turizmi açısından büyük önem arz eden bu formasyon ve çevresinin mutlaka koruma altına alınması, hiçbir şekilde kayaların, taşların veya benzeri fosillerin buradan dışarı çıkarılmasının önlenmesi gerekmektedir. Çünkü burası gerçekten dünya çapında özellikle de batı dünyası açısından önemli bir inanç turizmi destinasyonudur. Araştırılması, incelenmesi gereken bir yerdir. Burada yaptığımız arazi çalışmalarında zaman zaman buraya gelen turistlerin formasyon üzerinden çeşitli kayaçlar, hatta üzerinde yazı bulunan taşları götürdüklerini buradaki köylülerden öğrendik. Bu çok yanlış bir şey çünkü buranın tarihi oradaki kayaçlarda, taşlarda yazılı olarak bilinmektedir."

Yüzbaşı uçaktan keşfetmişti! Profesör uyardı: Dışarı çıkarılması derhal durdurulmalı

HEYELAN TEHDİT EDİYOR

Bu bölgenin en önemli sorunlarından bir tanesinin de heyelan olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kaya, "Özellikle ilkbahar yağışlarının artmasıyla birlikte yapının hem sağından hem solundan tahrip olduğunu gözlemliyoruz. Bununla ilgili önlemlerin alınması ve bu yapının turizme kazandırılması özellikle bilimsel anlamdaki derinlemesine çalışmalarının yapılmasının teşvik edilmesi son derece önemlidir" dedi.

Yüzbaşı uçaktan keşfetmişti! Profesör uyardı: Dışarı çıkarılması derhal durdurulmalı

"MÜZE KURULMALI"

Çalışmaların devam ettiği bölgeye müze kurulmasının çok önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Faruk Kaya, "Nuh'un gemisinin nerede karaya oturduğu konusunda ki çalışmalar geçmişte olduğu gibi gelecekte de daha uzun soluklu ve derinlemesine devam edecektir. Bilimsel araştırmalar sürerken ABD'nin Kentucky eyaletinde, Hong Kong'da ve Hollanda'da Nuh'un Gemisi temalı parklar kurulabiliyorsa, inanç turizmi potansiyeli çok daha yüksek olan Ağrı Dağı ve çevresinde neden kurulmasın? Bu bölgenin inanç turizmi açısından değerlendirilmesi için mutlaka bir Nuh'un Gemisi Müzesi hayata geçirilmelidir. Müze, ya Ağrı Dağı'nın eteklerinde, Doğubayazıt'ta veya siluetin bulunduğu alanda uygun bir konumda inşa edilmeli. Burada kurulacak müze bölge ve ülke turizmi açısından son derece büyük bir önem arz etmektedir" diye konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Haberler.com
500

Yorumlar (12)

Haber Yorumlarıbilgi yılı kütüphanesi:

Nihâyet Allah’tan: “Ey yer suyunu yut! Ey gök suyunu tut” emri geldi. Sular çekildi, iş bitirildi, gemi Cûdî dağının üzerine oturdu ve “Kahrolsun o zâlimler topluluğu” denildi. Hud 44. Ayet Cudi Dağında Gemi.

Yorum Beğen117
Yorum Beğenme16
yanıtYanıtla
Haber YorumlarıHarun SİZER:

Nuhun gemisiymiş. Belli ki kale varmış orada

Yorum Beğen34
Yorum Beğenme62
yanıtYanıtla
Haber YorumlarıElazig Yasa:

Adam lüzumsuz işler müdürü. :))

yanıt2
yanıt6
Haber Yorumlarıbilgi yılı kütüphanesi:

Cudi Dağında Gemi.

Yorum Beğen41
Yorum Beğenme7
yanıtYanıtla
Haber YorumlarıArarat Arat:

tevrat ağrı dağı diyor tevrat en eski kitap dolaysıyla ağrı dağı olma olasılığı daha doğru

yanıt2
yanıt30
Haber YorumlarıSessiz ciglik:

Ararat arat tevratta gemini ozelliklerinde bahsedildiginde zift ile yapildigi idda ediyor Kuranda civi den bahsediyor. Cudi daginda ki bahsedilen yerde civi kalintisini toprakta olusan civi kalibindan bulunmasi goz onune alindindiginida bilimsel olarak Nuhun gemisinin Cudi daginda oldugu kesin nettir. Ha bu arada bu arastirmayi yapanlar musluman bilim adamlari arkeolaglar degildi. Hani taraf tutuyorlar dusuncesi olusabilit beyninden..Saygilarimla

yanıt5
yanıt1
Haber Yorumlarızırzop:

kuranda cudi diyor bunlar ağrı dağında diyor :)

Yorum Beğen33
Yorum Beğenme5
yanıtYanıtla
Haber YorumlarıArarat Arat:

tevrat ağrı diyor tevrat çok daha eski olduğuna göre ağrı dağı olması daha olası

yanıt0
yanıt31
Haber Yorumlarızırzop:

Ararat Arat tevrat senin kitabınsa ona inanabilirsin tabi bizim kuranımız cudi diyor

yanıt3
yanıt0
Tüm 12 yorumu okumak için tıklayın Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title