Demirtaş: Kürdistan 80 Yıldır Direniyor

Bdp Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır'da partisinin düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, hiç kimsenin tutuklamalarla kendilerine diz çöktüremeyeceğini, direnmeye devam edeceklerini belirterek, "Kürtler Kürdistan'da 80 yıldır direniyor ve direnmeye devam edip asla teslim olmayacak" dedi.

BDP, KCK operasyonlarındaki tutuklamalara tepki göstermek için Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda yaklaşık 40 bin kişinin katıldığı 'Buradayım, irademe sahip çıkıyorum' sloganıyla miting düzenledi. Polisin geniş güvenlik önlemleri aldığı mitinge BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, milletvekileri, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir katıldı.

Alanda, Abdulah Öcalan ve PKK flamalarının az olması dikkat çekerken, sol örgütler, İbrahim Kaypakkaya ile Çin'de komünist devrimi gerçekleştiren Mao'nun posterlerini taşındı. Alanda ön saflarda bulunan yöresel kıyafetli kadınlar, APO, PKK yazılı sarı, kırmızı,yeşil renkli bezleri açarken, yüzleri poşularla kapalı küçük çocuklar ellerinde PKK flamalarıyla Öcalan ve PKK lehine slogan attı.

BAYDEMİR, 'ARTIK BİRBİRİMİZE KURŞUN SIKMAYALIM'

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, birbirlerine kurşun sıkmadan sorunların çözülmesini isteyerek, "Siyaset merkezlerine ve Ankara'ya kan kanla yıkanmaz, yitirdiğiniz hiç bir canı, alacağınız bir başka canla geri getirmek şansı yok. Bu halkı, halkın iradesini yok sayarak, zindana koyarak, hapsederek, bu sorun çözülmedi, çözülmez. Yegane yol var, o da istişaredir, müzakeredir, ortak paydalarda yeni bir dizaynla, yeni bir toplumsal sözleşmeyle birlikte yaşamdır. Birlikte yaşam çağrımızı, barış çağrımızı, kardeşlik çağrımızı, artık biribirimize kurşun sıkmayalım çağrımızı anlamayan zalimlere, bizi iradesizleştirmek ve bizi teslim almak isteyen zalimlere bir çift sözüm var bugün" dedi. Baydemir, bir de direşle ilgili şiir okudu.

DEMİRTAŞ, 'KÜRT HALKI KÜRDİSTAN'DA 80 YILDIR DİRENİYOR'

BDP Genel BaşkanI Selahattin Demirtaş, konuşması öncesinde alan üzerinde uçuş yapan polis helikopterini yuhalayanlara, "Bırakın gelsinler, yaklaşsınlar. Bizim lafımız size değil, onlara. Dinlesinler de öğrensinler dedi. Yıllardır bedeli ağır zorlu ama onurlu bir mücadeleyi hep birlikte verdiklerini kaydeden Demirtaş, Bir halk olarak yediden yetmişe hep birlikte bu zorlu mücadeleyi yürütüyoruz. Elbetteki ödenen bedeller, çekilen acılar küçümsenecek, azımsanacak değil. Bir halk neredeyse 80 yıldır kendi anavatanında, yani Kürt halkı Kürdistan'da diz çöktürülmeye, onursuz bir halk olarak teslim alınmaya çalışılıyor ve nerdeyse 80 yıldır bu halk dayatılan bu onursuzluğa direniyor. Bedeli ağır oldu. Şu saatlerde bile halen bu halk bunun bedelini ödemeye devam ediyor. Tarih boyunca böyle olmuştur. Kendisine onursuzluk dayatılan hiçbir halk bunu kabul etmemiş, elindeki güç neyse, isyanını ortaya onunla koymuştur. Kürt halkı 80 yıldır barış, kardeşlik gelsin diye isyandadır. Bugün de isyandadır, bugün Amed (Diyarbakır) isyandadır buradadır" dedi.

İÇİŞLERİ BAKANI BU FOTOĞRAFA İYİ BAK

Mitingi geçen ay düzenlemek istediklerini ancak yoğun yağmur nedeniyle ertelediklerini kaydeden Demirtaş, "İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin bunu 'BDP Diyarbakır'da miting yapamaz hale geldi, mitinge 20 kişi gelince yağmuru bahane ederek iptal ettiler' dedi. İçişleri Bakanı bakın diyor ki, 'KCK operasyonları ne kadar etkili oldu. BDP artık Diyarbakır'da miting yapamıyor, çok şükür' diyor. Şimdi kendisi öyle bir şahsiyet ki, öyle bir zihniyet sahibi ki ne söyleseniz üstüne alımıyor, çünkü anlamıyor, anlama gibi bir problemi var. Ne söylesek anlamıyor. O nedenle İdris Naim'in memurlarına buradan sesleniyorum şu çekimleri, fotoğrafları, görüntüleri kendilerine gönderin. Bunun içinde hep birlikte bir zafer işareti yapalım. Bak İdris Naim Şahin burası Amed İstasyon Meydanı bu fotoğrafa iyi bak KCK operasyonları etkili olmuş mu olmamış mı Bu fotoğraflara bak ona göre konuş" dedi

BAŞBAKAN DA İNSANLIK SUÇUNUN ORTAĞI

Demirtaş, KCK ve benzer operasyonların bundan önceki hükümetler tarafından da yapıldığını belirterek, şöyle dedi:

"Bundan önceki hükümetler çok daha fazlasını denediler hepsinin amacı aynıdır. Herkes bu ülkede Türkleşecek. Tek dili, tek milleti kabul edecek. Bakın isteyen Türkleşebilir, Türklüğü kabulde edebilir biz saygı duyarız. Ama hiç kimse, kimseye bunu zorla yaptıramaz. Kürt halkının direnişi bunu ortaya koymuştur. Hiç kimse bu halka zorla asimilasyonu dayatamaz. Dersim'de yapılan buydu. İşte Dersim'i bombalayanlar, katliam yapanlar tek millet, tek dil için yapmaya çalıştılar. Bütün o ölümlerin katliamların nedeni buydu. Yakılan köyler, faili meçhuller, kayıplar hepsi bunun içindi. Tek dil, tek millet yaratmak için. Şimdi AKP aynısını yapıyor işte bu tutuklamalar bunun için yapılıyor."

Bugüne kadar asimilasyon yaptığı için yargılanan tek bir devlet yetkilisinin bulunmadığını belirten Demirtaş, oysa asimilasyonun insanlık suçu olduğunu söyledi. Bir gün bu suçu işleyenlerin yargılanacağını belirten Demirtaş, "Ey Başbakan sen de yargılanacaksın bu asimilasyon suçundan. Hatip Dicle teröristmiş, çeteymiş içerde. Ama amorti milletvekili mecliste. Hatip Dicle'nin yerine piyangodan çıkan milletvekili AkP'nin sıralarında oturuyor. O asimilasyonu temsil ediyor, Hatip Dicle ise direnişi temsil ediyor. Asla KCK tutuklularını yalnız bırakmayacağız. Onlar bizim onurumuzdur, onurumuzdan asla vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.

SUSMAYIZ, DAHA FAZLA BAĞIRIRIZ

Kendilerini kimsenin susturamayacağını belirten Demirtaş, "Teslim olmak bizim tarihimizde yoktur. Geri adım atmak bizim tarihimiz de yoktur. Bundan sonrada bizden görecekleri budur işte. Yapmaya çalıştıkları şey moralimizi bozmaktır. O nedenle asla ama asla tek bir insanımızın bile morali bozulmamalıdır" dedi. Tutuklanan bir kişinin yerine 10, 100 kişinin görev almasını isteyen Demirtaş, kendilerini ihbar ederer adliyeleri tıkamalarını istedi.

DİRENMEK ANAYASAL HAKKIMIZDIR

Demirtaş, yapılan şeyin halkın iradesinin kırılmasına dönük olduğunu belirterek, şöyle dedi:

"Bugün yürütülen bütün bu çalışmaların operasyonların amacı önümüzdek 100 yılı belirleyecek olan Ortadoğu'daki gelişmelerden Kürtler nasiplenmesin diyedir. Ama yağma yok eski Kürt yok, Kürtler hakkını alacak. Biz kardeşlikten barıştan yanayız derken kurbanlık koyunuz demiyoruz. Ciddi olduğumuzu söylüyoruz. Eğer onurlu bir barıştan yanaysanız Kürtler dünden razıdır. Kürtler savaş, kavga istemiyor bunu dayatan sizlersiniz. Kürt halkı yıllardır barış elini uzatmış, ama sen o elini tutucağına operasyonlarla, tehditle tutuklamayla yaklaştın. Buna karşı, zulme karşı direnmek Anayasanın halklara verdiği bir yetkidir. Dünyanın hiçbir yerinde zulüm yapan iktidara boyun eğin diye bir anayasa yoktur. Direnme hakkımız Anayasal bir haktır biz direnişteyiz sayın Başbakan. Taleplerimiz ortada. Anayasa tartışmasını sürdürüyoruz. Eğer meseleyi Anayasa'da çözmek istiyorsanız taleplerimiz ortada. Öncelikle Anayasaya giden yolu temizlememiz lazım."

ANADİLDE EĞİTİM, ÖZERK YÖNETİM ŞARTLARI

Demirtaş, "Anayasa da Kürt sorunun çözümü için ana dilde eğitimin olmak zorunda olduğunu belirterek, Ana dilde eğitim olmadan kültürler kabul edilmeden, özerk yönetimler kabul edilmeden biz o anayasaya yeni anayasa demiyeceğiz. Halkımız böyle bir anayasaya asla onay vermeyecektir. Bunları yapmak zor değildir. AKP bunları tartışmıyorsa bile bilinki asimilasyona devam edecek." dedi.

BARIŞA GİDEN YOL APO'DAN GEÇİYOR

Demirtaş, İmralı'da 133 günü ulaşan tecride son verilmesini isteyerek, şöyle dedi:

"Sayın Öcalan'la kesilen müzakereleri başlatmanız gerekir. Bugüne kadar defalarca görüştünüz. Karayılan açıkladı. İmralı'dan gelen 10 dan fazla mektup elimizde diyor. Bunları avukatlar getirmedi diyor. AKP'nin bilgisi dahilinde tamamen devlet tarafından Kandil'e getirildi diyor. Madem bu kadar barışa giden yolu biliyorsunuz bu yolu niye tıkıyorsunuz Bu yolu tıkamak demek savaşta ısrar demektir. O nedenle barışa giden yolun açılması için tecridin ortadan kaldırılması gerekiyor. Sayın Öcalan'ın özgürlüğü dahil bütün bunlar sağlanarak bir yıl içinde Türkiye'de barışın önü açılabilir. Barışın ve çözümün yolu bellidir. Bunlar makuldur. Bunlar bu iktidar istediği gün gerçekleşebilecek şeydir. Eğer yapmıyorsa, adım atmıyorsa şundan emin olunki asimilasyonda ısrarcı olduğu içindir."

CENAZELERE SAHİP ÇIKMAMAK BÜYÜK ONURSUZLUKTUR

Demirtaş, Başbakan'ın kendi ülkesindeki acılara gözünü, yüreğini, kulacağını kapattığını ileri sürdü. Demirtaş, PKK'lıların cenazelerinin parçalandığını ve analarının kuçaklarını verildiğini ileri sürerek, "Tarihteki en barbar savaşlarda bile cesetlere saygısızlık yapılmamıştır. Cenazeler hassas konulardır. Cenazelere saygı duymamız lazım. Hiçbir toplum cenazesini yerinde bırakmaz. Cenazesine sahip çıkmamak büyük bir onursuzluktur. Eğer siz bir genci PKKl'lıdır diye öldürüyorsanız o genç PKK'lı olarak defnedilmeyi hak eder. Herkesin buna saygı duyması lazım. Ona göre cenaze töreni yapılır. Bizde BDP olarak buna saygı duyduk bundan sonra da saygı duyacağız. Asla cenazelere taziyelere yönelik saldırıları kabul etmeyeceğiz. Cenazesine sahip çıkmamak onursuzluktur biz bu onursuzluğu asla halkımıza yaşatmıyacağız" dedi.

Demirtaş, kendilerine yönelik saldırıları durdurmak Kürt halkının ittifakını güçlendirmesi gerektiğini ve Kürdistan'ın her bir parçasının birliğini sağlama günü olduğunu söyledi. Ak Parti'ye oy veren Kürtlere seslenen Demirtaş, "AKP'ye oy vermiş olanlar unutmasin ki bugün sizin partiniz tarafından zindanlarda tutulan arkadaşlarımız sizin de çocuklarınızın geleceği için mücadele ediyor. Yanlış yerde durmayın. Zulmün tarafında olmayın. Bu halk sizi asla affetmeyecektir. O nedenle doğru olan yerde olun" dedi.

Mitingten sonra dağılan bazı gruplar özellikle merkez Bağlar ilçesinin bazı sokaklarında polise taş atınca, polis ekipleri de göz bombaları atarak dağıttı.

Politika Güncel Haberler