Haberler

Başarılı Türk Müteahhitlerine Ödül Töreni

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İhaleyi Kazanmak İçin Düşük Fiyat Verip, İşi Tamamlamayan Müteahhitlere Sert Tepki Göstererek, "Özellikle TOKİ'de Bunun Acılarını Yaşıyoruz. İşini Bitiremeyip Kaçıp Gidenleri Görüyoruz. Yasada Sıkıntılarımız Var, Adam Gelip Yüzde 60 Kırım Yapıyor, Sonra da İşi Bitirmeden Kaçıp Gidiyor. Gücü Olan, Parası Olan, İş Bitirebilme Kabiliyeti Olan Kurumlar Devletten İş Al...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ihaleyi kazanmak için düşük fiyat verip, işi tamamlamayan müteahhitlere sert tepki göstererek, "Özellikle TOKİ'de bunun acılarını yaşıyoruz. İşini bitiremeyip kaçıp gidenleri görüyoruz. Yasada sıkıntılarımız var, adam gelip yüzde 60 kırım yapıyor, sonra da işi bitirmeden kaçıp gidiyor. Gücü olan, parası olan, iş bitirebilme kabiliyeti olan kurumlar devletten iş alır. 'Yok siz paraları verin, ondan sonra arkadan iş yürür'. Verdikçe iş yürür" dedi.

Erdoğan, ihale yöntemini değiştireceklerini artık 'en düşük verene değil en uygun fiyat veren' firmaya ihaleyi vereceklerinin de altını çizerek, "En düşük fiyatı verene iş verilir mantığına ben bir Başbakan olarak karşıyım. Bu yanlış birşey. Bizim burada aramamız gereken uygunluktur, en uygun fiyatı verendir. Tüm yapılacak olan işin malzemesinden tutun, o firmanın bundan önceki yaptığı işlere varıncaya kadar bunların değerlendirilmesi şarttır" diye konuştu. Erdoğan, Türkiye Müteahhitler Birliği'ne de

'Bünyenizdeki bu tür müteahhitleri temizleyip, atın" çağrısını yaptı.

Başbakan Erdoğan, dünyanın en büyük 225 uluslararası müteahhitlik firması arasında yer alan 22 Türk inşaat firmasına başarı plaketlerinin verilmesi dolayısıyla Sheraton Otel'de düzenlenen ödül törenine katıldı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, 225 büyük firma içerisinde 22 Türk firmasının bulunmasının, Türkiye'nin yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde ABD ve Çin'den sonra üçüncü sırada olmasının kendilerini gururlandırdığını belirtti. Türk firmalarının özellikle Irak, Afganistan ve Afrika gibi zor

şartlarda çalıştığını hatırlatan Erdoğan, bunun Türkiye'nin birikimine, imajına ve tarihi misyonuna denk düşen bir husus olduğunu dile getirdi. 2002 yılından itibaren tüm dünyayı dolaşarak Türkiye'nin potansiyelini anlattıklarını kaydeden Erdoğan, son 2 haftada gerçekleştirdikleri temasların bile Türkiye'nin hangi noktada olduğunu açık bir şekilde ortaya koyduğunu bildirdi. "Peki nedir bizim amacımız, bizim mücadelemiz, biçim çabamız?" diye soran Başbakan Erdoğan, Ankara'da oturup olup biteni seyretmenin

kendileri için daha kolay olduğunu ancak bunu yapmadıklarını vurguladı. Erdoğan, "Geçmişte bunu yapanlar oldu ama biz bu yolu seçemezdik, seçmedik. Bunu yapsaydık bugün geldiğimiz noktaya ulaşamazdık" diye konuştu.

Türkiye'nin bir dünya ülkesi olması için koşturduklarının altını çizen Erdoğan, "Geçmiştekilerin bunu anlaması mümkün değil. Müteahhit deyince onların aklına başka şeyler geliyor. Hatta hatta işadamlarını kabul etmeyeni, işadamıyla görüşmeyeni biz gördük, biz biliriz. 'Bu tür münasebetlerde bulunmam' diyenleri gördük. Bunları sizler de yaşadınız. Bunu hiçbir zaman zul telakki etmedik, görev telakki ettik. Bizim oradaki bir işçimizi, ustamızı, işadamımızı ziyaret etmemişler ama biz öyle yapmadık.

İşverenimizin, işçimizin sorunu nedir? Bunlar hiçbir zaman onların gündeminde olmadı ama bizim gündemimizde oldu. Yurtiçinde de yurtdışında da böyle kaygıları olmadı ama bizim oldu" dedi.

Ekonomideki gelişmenin iç politikadaki gelişmeden, iç politikadaki gelişmenin diplomatik çabalardan, diplomasinin demokratikleşmeden, demokratikleşmenin de ekonomik iyileşmeden bağımsız görülemeyeceğine vurgu yapan Başbakan Erdoğan, bir halkadaki aksamanın diğer halkalardaki aksamayı da beraberinde getireceğini dile getirdi. Türkiye'nin dünyanın sayılı ekonomileri arasında yer almasının nedeninin demokraside atılan adımlar olduğuna işaret eden Erdoğan, Türkiye'nin bölgesinde istikrar unsuru olmasının,

gündem belirleyen ülke konumuna gelmesinin güçlü ekonominin eseri olduğunu kaydetti. Türkiye'nin Ortadoğu'da, Balkanlar'da, Kafkasya'da ve diğer bölgelerde barış için çaba gösterdiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, "Biz bunu bir rol kapma anlayışıyla yapmıyoruz. Ya da AB noktasında kararlı reformları gerçekleştirirken de bunu da 'şöyle vitrini bir düzenleyelim' anlayışıyla yapmıyoruz. Amacımız bölgesel istikrara, küresel barışa katkı sağlamak, bunu mümkün kılmak, bu sayede Türkiye'nin de, diğer ülkelerin

de ekonomik kalkınmasına zemin hazırlamaktır. Bugün aldığımız bu ve benzeri sonuçlar, tüm bu çabalarımızda, tüm mücadelemizde ne kadar haklı olduğumuzu da ortaya koymuştur" şeklinde konuştu.

MUHALEFETE YÜKLENDİ

Gittikleri her ülkede Türk girişimcilerin karşılaştığı sorunları ilgililere anlattıklarını ve çözüm yollarını araştırdıklarını belirten Başbakan Erdoğan, "Özel sektörümüzün ayağına takılan her türlü prangayı sökmek konusunda üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz" mesajını verdi. 2003 yılından itibaren yatırım ortamının iyileştirilmesi için çalıştıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, 2006 yılında 20 milyar dolar olan yabancı sermaye girişinin bu yıl 25 milyar dolara ulaşacağını söyledi. Buna yönelik de

itirazlar olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Ülke elden gidiyor, toprağımız satılıyor, yabancı sermaye istemiyoruz' gibi yalan yanlış ifadelerle suyu bulandırmaya çalışanlar oldu. Burada müteahhitlere verdiğimiz ödül buna en net cevaptır. Bizim müteahhidimiz Türkiye'nin dünyanın en başarılı üçüncü ülkesi haline getirmiştir. Kendi işadamlarımız bu başarıyı gösterirken bizim küresel sermayeye, uluslararası yatırıma sınırlarımızı kapatmamız söz konusu bile olamaz. Bu akla da, mantığa da, gelişmeye de, ilerlemeye de

aykırı olur. Bir yandan işadamlarımeadı. Erdoğan, "Geçmişte bızın başarısını alkışlayıp diğer taraftan 'yabancı sermaye ülkemize gelmesin' demeye hakkımız yok" şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan, konuşmasının son bölümünde ihaleyi kazanmak için düşük fiyat verip, işi tamamlamayan müteahhitlere de sert tepki gösterdi. İhale yöntemini değiştireceklerini artık 'en düşük verene değil en uygun fiyat veren' firmaya ihaleyi vereceklerini açıklayan Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

"Geçmişin o verilmiş ihalelerindeki tablolar çok açık net ortadadır. Biz artık o anlayışlarla ihale yapamayız, bundan sonra da yapmayız. Gücü olan, parası olan, iş bitirebilme kabiliyeti olan kurumlar devletten iş alır. 'Yok siz paraları verin, ondan sonra arkadan iş yürür'. Verdikçe iş yürür. Şu anda bazı yatırımlarımızda özellikle TOKİ'de bunun acılarını yaşıyoruz. İşini bitiremeyip kaçıp gidenleri görüyoruz. Yasada sıkıntılarımız var, adam gelip yüzde 60 kırım yapıyor, sonra da işi bitirmeden kaçıp

gidiyor. Ondan sonra da gelip TOKİ'nin önünde bakıyorsunuz bir bakkal dükkanı gibi inşaat malzemesi satan bir dükkanın sahibi 'Bana borcunu öde' diyor. Sana borcu olan TOKİ değil ki, sana borçlu olan müteahhit. Git müteahhitten al, kardeşim. Senin muhatabın o. Senin muhatabın burası değil. Ondan sonra yok oturma eylemiydi, şuydu buydu yapanları görüyoruz. Bunlara da lütfen dayanışma içinde fırsat vermeyelim. Yani bu tür müteahhitler bünyenizde varsa bunları da sizler temizleyip, atacaksınız. Bunu da sisteme

oturtacağız. Yani bu iş böyle bir kırımla alınır mı? Yasa tabi en düşük fiyatı verene, diyor. Şimdi onun üzerinde de çalışma yaptırıyoruz. Onu da düzenleyeceğiz. En düşük fiyatı verene iş verilir mantığına ben bir Başbakan olarak karşıyım. Bu yanlış birşey. Bizim burada aramamız gereken uygunluktur, en uygun fiyatı verendir. Tüm yapılacak olan işin malzemesinden tutun, o firmanın bundan önceki yaptığı işlere varıncaya kadar bunların değerlendirilmesi şarttır."

Başbakan Erdoğan konuşmasının ardından 'Dünyanın en büyük 225 müteahhitlik firması' listesinde yer alan 22 Türk firması yöneticisine başarı plaketi verdi. Erdoğan, ENKA, Renaıssance, Gama, Tekfen, Yüksel, Baytur, Nurol, Cengiz, STFA, GAP, Yahı Merkezi, Hazinedaroğlu, Kolin, Mak-Yol, Doğuş, Summa, Soyak, Alarko, Rasen, Kayı, Eser ve Aska firma yöneticileri ödüllerini Başbakan Erdoğan'ın elinden aldı.

(DA-MAY-NÇ-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title