İsmail Acar'ın Eserleri Sultanahmet'te Sanat Galerisi Yaratıyor
Ressam İsmail Acar'ın özel seçkisi, Sultanahmet'teki The Ritus Hotel'i sanat galerisine dönüştürdü. Eserler, İstanbul'un tarihini ve ritüellerini günümüze taşıyarak, ziyaretçilere tarih ve sanatın iç içe geçtiği bir deneyim sunuyor.
(İSTANBUL) - Ressam İsmail Acar'ın özel seçkisi, Sultanahmet'te sergilendiği oteli adeta yaşayan bir sanat galerisine dönüştürdü. Eserler, İstanbul'un tarihini ve ritüellerini günümüze taşıyor.
İstanbul'un tarihi yarımadasında ressam İsmail Acar'ın Osmanlı ve İstanbul tarihini konu alan eserleri, Sultanahmet'teki The Ritus Hotel'in tüm mekanlarına yayılarak oteli bir sanat galerisine dönüştürdü. Acar, yaklaşık iki yıl süren çalışma sonucunda hazırladığı özel seçkiyle tarih, ritüel ve mekan ilişkisini günümüzle buluşturuyor.
Sanatçı, eserlerinde sultanın ihtişamlı sofralarından okçuluk törenlerine, saray mutfağının görkeminden prenses portrelerine kadar pek çok tarihi figürü yeniden yorumladı. Acar, projeyi değerlendirirken, "Sanatın kamusal alanda doğru temsil edilmesi çok değerli. Bu proje hem sanatçılar hem de kültürel alanlar için ilham verici bir örnek oluşturuyor" dedi.
Hilton'un Türkiye'deki ilk Tapestry Collection by Hilton konseptiyle faaliyet gösteren otel, Acar'ın özel olarak bu proje için ürettiği seçkiyle birlikte "tarih, ritüel ve mekan" ilişkisini yeniden yorumlayan bir sanat alanına dönüştü. Proje kapsamında sergilenen 24 eser, mekanın mimari dokusuyla uyumlu şekilde konumlandırıldı. Giriş ve koridorlarda Osmanlı ritüelleri ve İstanbul'un tarihi katmanlarını yansıtan büyük ölçekli işler ön plana çıkıyor. Gastronomi alanında ise saray mutfağı ve avlanma ritüellerini konu alan eserler, ziyaretçilere tarih ve sanatın iç içe geçtiği bir deneyim sunuyor.
Acar, İstanbul'un kültürel mirasına hakimiyetini ve farklı dönemleri yorumlama becerisini sergide bir kez daha gözler önüne sererken, proje aynı zamanda sanat ve mekan iş birliğinin dikkat çekici bir örneği olarak değerlendiriliyor. Proje kapsamında sergilenen eserler, Osmanlı ritüellerinin ihtişamından İstanbul'un çok katmanlı tarihine uzanan bir yolculuk sunuyor.
Acar'ın "Osmanlı Ritüelleri" ve "Varoluş" adlı çalışmaları, ziyaretçileri saray yaşamının görkemli detaylarıyla karşılıyor. "Hipodrom 4. Yüzyıl ve Ayasofya'nın Açılış Seremonisi" ise İstanbul'un tarihi mekanlarını ve ritüellerini yeniden canlandırıyor. "Nar Bereket" eseri, hem bereket simgesini hem de Osmanlı kültürünün estetik anlayışını günümüze taşıyor. Gastronomi temalı eserler de dikkat çekiyor.
Tarihi ritüeller Acar'ın yorumuyla günümüze taşınıyor
Acar, proje hakkında yaptığı açıklamada mekanla sanatın uyumlu birlikteliğine dikkat çekerek, "Sanatın kamusal alanda doğru temsil edilmesi çok değerli. Bu proje hem sanatçılar hem oteller için ilham yaratacak bir örnek oluşturuyor. Yaklaşık iki yıla yayılan üretim sürecinde mimarlarla birlikte çalıştık; tıpkı Rönesans'ta olduğu gibi sanat ve mimarlık birlikte şekillendi" dedi.
Sanatçı ayrıca 1999'da Ayasofya'da gerçekleştirdiği büyük ölçekli sergiden bugüne İstanbul'un kültürel mirasıyla güçlü bağlarını sürdürdüğünü belirtti.














