"Sen iste Belen" sloganıyla yola çıkan Belen Belediye Başkanı İbrahim Gül, göreve geldiği günden bu yana sahadan hiç kopmadan, ilçesinin her bir mahallesini karış karış dolaşarak vatandaşın taleplerini birebir dinlemeye devam ediyor. Günümüzde pek çok siyasetçinin makamlarından çıkmadan, halkla temas kurmadan yönetmeye çalıştığı bir dönemde Başkan Gül'ün tercih ettiği yöntem hem örnek teşkil ediyor hem de yerel yönetim anlayışına bambaşka bir soluk getiriyor. Mahalle toplantılarında vatandaşın mikrofonu eline alarak doğrudan derdini anlatabilmesi, çözüm önerilerini sunabilmesi, eleştirilerini iletebilmesi demokratik katılım açısından oldukça kıymetli bir uygulama. Bu tablo, vatandaşla belediye yönetimi arasında güven köprüsü kurmakla kalmıyor; ilçenin geleceğini halkın ortak aklıyla şekillendiriyor.
Başkan Gül'ün Belen'de attığı adımlara bakıldığında, yalnızca bir belediye başkanlığından öte, ilçenin tüm dinamiklerini harekete geçirmeyi amaçlayan bütüncül bir yaklaşım görmek mümkün. Çevre düzenlemeleri ve peyzaj çalışmalarıyla başlayan dönüşüm, ağaçlandırma faaliyetleriyle devam ediyor. Yeşil alanların artırılması, hem yaşam kalitesini yükseltiyor hem de geleceğe bırakılacak daha yaşanabilir bir Belen için önem taşıyor. Bugün birçok şehir betonlaşmanın ağırlığı altında ezilirken, Belen'in nefes alan siması vatandaşlar tarafından takdirle karşılanıyor.
Elbette ki yalnızca çevresel iyileştirmelerle sınırlı kalmayan bu çalışmaların sosyal ve kültürel boyutu da dikkat çekici. Belediye, toplumun her kesimine hitap eden etkinlikler düzenleyerek birlik ve beraberliği pekiştiriyor. Festivalden panel organizasyonlarına, kültürel gösterilerden eğitim programlarına kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteren bu çalışmalar, ilçenin sosyal hayatını canlandırırken aynı zamanda gençlere, çocuklara ve kadınlara aktif birer birey olarak katkı sunma fırsatı veriyor. Belen'de artık kültürel açıdan canlı, sosyal açıdan üretken bir yaşam anlayışı hâkim olmaya başladı.
Sportif faaliyetlere verilen önem ise ilçedeki genç nüfusun enerjisini doğru kanallara yönlendirmesi bakımından son derece mühim. Yeni spor alanlarının kazandırılması, turnuvaların düzenlenmesi, bireylerin sağlıklı yaşam alışkanlıklarına teşvik edilmesi, gençlerin kötü alışkanlık ve risklerden uzak tutulmasına katkı sağlıyor. Belediye yönetiminin bu alandaki yaklaşımı, gençliğe yapılan yatırımın aslında geleceğe yapılan yatırım olduğunu kanıtlıyor.
Tüm bu çalışmaların göbeğinde ise ortak bir payda var: Vatandaşın memnuniyetini esas alan belediyecilik anlayışı. Başkan Gül'ün sahadan kopmayan tavrı; sorunları yerinde tespit eden, talepleri doğrudan duyan, çözümü geciktirmeyen yapısı, Belen halkının gönlünde ayrı bir yer edinmiş durumda. Sosyal medyada, mahalle sohbetlerinde, esnaf ziyaretlerinde dile getirilen memnuniyet ifadeleri, yapılan hizmetlerin karşılık bulduğunu gösteriyor.
Vatandaşla omuz omuza yürüyen bir yönetim anlayışı, yerelde başarının en büyük anahtarıdır. Bugün Belen'deki tabloya bakıldığında bu anahtarın doğru kullanıldığını görmek mümkün. Başarıdan başarıya koşan Başkan İbrahim Gül, yalnızca bugünü değil geleceği de planlayan, ilçesine vizyon kazandıran projelere imza atıyor. Eğer bu istikrarlı tempo sürerse, Belen'in çok daha gelişmiş, çok daha yaşanabilir bir ilçe olarak adını duyurması hiç de uzak değil. Vatandaşın güvenini kazanmış bir belediye başkanı, ilçesine umut aşılayan projeler ve geleceğe dair somut hedefler… Belen'de değişim rüzgârı esiyor ve bu rüzgârın yönünü belirleyen isim, sahaya inen, dinleyen, üreten bir yönetim anlayışıyla Başkan İbrahim Gül'ün ta kendisi. Bu örnek modelin, Türkiye'deki tüm yerel yönetimlere ilham olması dileğiyle.
Kalın Sağlıcakla…
