Meryem Güneş

Mutlular mı ki kutlu olsun

03.12.2025 23:40
Haber Detay Image

Şu sözün bencil, çıkarcı ve kirli bir zihnin arka planında anlattığına bakar mısınız?

Her sağlıklı bireyin, birer engelli adayı olduğu bilinciyle, engelsiz bir dünyayı, hep birlikte sevgiyle oluşturalım.

Ne demeye geliyor; engelli adayı olmasak çok da önemli değil engelliler. Onların her gün her an yaşadığı güçlükleri ortadan kaldırmaya değil, bir gün ola ki biz de bir kaza bir hastalık sonucu engelli olursak diye, kendimiz için bir engelsiz dünya kuralım.

Adaylığımız olası olmasa, umursamaya lüzum yok demeye mi getiriyoruz?

Nasıl bir zihniyettir bu nasıl bir erdem, iyilik engellidir bu.

BU kafayla nereye varılır ki?

Birleşmiş Milletler tarafından 1992 yılında kabul edilen günün maksadı engelli bireylere dönük toplumsal bir bilinç oluşturmak ve o bilinci eyleme dönüştürmek için ilan edilen 3 Aralık Dünya Engelliler günü maalesef engellileri, malzeme edeceğimiz iğrenç bir şovun ötesine geçemedi.

4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 29 bin, yoksulluk sınırı 97 bin, bekar bir çalışanın yaşama maliyeti 38 bin iken engelli bireylere ki daha çok zorlukla mücadele ediyorlar, reva görülen engelli maaşı ne kadar olsa beğenirsiniz?

Bireyin engel oranı yüzde 40 ile 69 arasında ise 3 bin 723 lira, engel oranı yüzde 70 ve üstü ise 5 bin 584 lira.

Şu vaziyette engellileri biraz olsun mutlu edemiyorsak neyini kutlu edebildiğimizi düşünüyoruz.

OECD-AB ve Türkiye verilerine göre dünya nüfusunun yüzde 15'ini engelli bireyler oluşturuyor bu dünyada 1 milyar 200 milyondan fazla engelli olduğu anlamına gelir.

Peki Türkiye'de durum nedir?

2023 Ulusal Engelli Veri Sistemine göre toplamda 2 milyon 512 bin engelli bireyin 1 milyon 415 bini erkek, 1 milyon 97 bini kadınlardan oluşuyor. İki cinsiyet arasındaki belirgin farkın nereden kaynaklandığı ayrıca incelenmesi gereken bir diğer konudur. İlk akla gelen çalışma hayatında erkeklerin kadınlara kıyasla daha fazla olması ve iş kazalarının çokluğu olabilir mi?

Esas konumuza dönersek küçük bir kıyasla engelli karnemizin kırıklarla dolu olduğunu görebiliriz.

Mesela Avrupa'da ilkokuldan sonra okulu bırakan engelli oranı yüzde 25, İsveç'te yüzde 11, Türkiye'de ise yüzde 60.

Bir diğer veriye göre Avrupa'da engellilerin yüzde 30'u yoksulluk ve sosyal izolasyon riski altındayken, bu oran bizde yüzde 77 gibi çok yüksek bir düzeyde.

Tüm kanaatkarlığımız ve kaderciliğimize rağmen.

Mutlu mu engelliler tüm engellemelerimize rağmen kutlu mu olsun?

Hadi olsun bakalım.

Yazarın Tüm Yazıları

title