Bugün Gazze olayları ve Filistin'de yaşanan olaylar karşısında sadece İslam ülkeleri değil tüm dünya adeta ne yapacağını bilmez halde ve büyük bir çaresizlik içindedir.
Bu çaresizliğin en önemli nedenlerinden biri tabi olarak İsrail'in attığı her adımda ABD'nin kendisine verdiği sınırsız ve şartsız destektir.
Gerek bu konularda yapılan diplomatik temaslar gerekse BM (Birleşmiş Milletler) de neredeyse büyük çoğunlukla alınan kararlar başta ABD olmak üzere zaman zaman veto yetkisine sahip diğer ülkeleri de etkisiyle sonuçsuz kalmaktadır
II. Dünya Savaşı'na kadar dünya siyasetinde belirgin bir ağırlığı olmayan, kendi içinde ekonomik krizlerle boğuşan ABD'nin dünya sahnesine çıkışında, Japonların ABD tarafından Hiroşima ve Nagazaki şehirlerine Atom bombaları atılarak durdurulması ve mağlup edilmesi sonucunda II. Dünya Savaşı'nın ABD ve müttefikleri tarafından kazanılması en büyük etkendir.
1939 yılında Nazi Almanya'sı tarafından başlatılan ve hedefi nükleer silah ve nükleer reaktör üretmek olan Alman Nükleer Silah Projesi'nden bir kaç yıl sonrav1942'de ABD tarafından yine Almanya gibi Nükleer Silah ve Nükleer reaktör oluşturmak amacıyla Manhattan Projesi başlatıldı.
Tabii olarak bu projenin başlamasının en büyük nedenlerinden biri Japon İmparatorluk Deniz Kuvvetleri'nin Hawaii adlarından biri olan Ohau adasında bulunan ABD Pasifik Gücüne ait donanmanın bulunduğu Pearl Harbor Limanı'na saldırması ve büyük kayıplara neden olmasıydı.
Bu projede yer alanlar öncelikle Almanya, Fransa ve Rusya'daki fizikçilerin peşine düştü ve Rusya'daki Nükleer projelere sızmayı başardılar.
Atom bombasının babası olarak kabul edilen Robert Oppenheimer başında olduğu ve Albert Einstein'ın da içinde olduğu Manhattan Projesi içinde başta Almanya'dan olmak üzere Avrupa ve Rusya'dan kaçarak gelen yüzlerce bilim adamına sunulan bugünün parasıyla 35 milyar dolarlık bir kaynak 1945'te projenin başarıyla sonuçlanmasını sağladı.
Tarihler 6 Ağustos 1945'i gösterdiğinde saat 08.15'te ABD askerleri tarafından "Litle Boy" adı verilen Uranyum-235 tipi atom bombası ile Hiroşima'ya ve 3 gün sonrasında 9 Ağustos 1945'de "Fat Man" adı verilen Plütonyum-239 tipi atom bombası ile Nagazaki'ye atıldı.
İki şehirde toplam 220 bin kişinin hayatına mal olan bu saldırılar sadece Japonların teslim olarak II. Dünya Savaşı'nı kazanmasına değil tüm dünyada etkili bir süper güç olmasına neden oldu.
Buna paralel olarak İsrail'in 1948'de kurulmasıyla birlikte kısa zamanda yapmaya başladığı ve uluslararası ajanslar ve basın tarafından sıkça gündeme getirilen Nükleer çalışmalar ve sahip olduğu Nükleer güç, İsrail karşısında hareket etmek isteyen tüm ülkelerin adeta elini kolunu bağlamaktadır.
