Yankı Bağcıoğlu: "Bütçede Şehit Aileleri ve Gaziler, Askeri Sağlık Sistemi, TSK Personeli ve Savunma Sanayi Projeleri Önceliklendirilmelidir"

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, "Bütçe görüşmelerinde savunma sanayisinde güvenlik ihtiyaçlarımızı önceleyecek şekilde proje önceliklendirmesi ve revizyonun yapılıp yapılmadığı, emekli ve muvazzaf askeri personelinin özlük ve sosyal hakları, şehit aileleri ve gazilerin sorunları ve askeri sağlık sisteminin ne zaman devreye gireceği konularında somut, tatminkâr ve zaman planlamasını içeren açıklama yapılmasını bekliyoruz. İçinde bulunan şartlar dikkate alındığında hem milli güvenliğimiz hem de personelin yaşam mücadelesi açısından kaybedecek zamanımız yoktur" dedi.

(ANKARA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, "Bütçe görüşmelerinde savunma sanayisinde güvenlik ihtiyaçlarımızı önceleyecek şekilde proje önceliklendirmesi ve revizyonun yapılıp yapılmadığı, emekli ve muvazzaf askeri personelinin özlük ve sosyal hakları, şehit aileleri ve gazilerin sorunları ve askeri sağlık sisteminin ne zaman devreye gireceği konularında somut, tatminkar ve zaman planlamasını içeren açıklama yapılmasını bekliyoruz. İçinde bulunan şartlar dikkate alındığında hem milli güvenliğimiz hem de personelin yaşam mücadelesi açısından kaybedecek zamanımız yoktur" dedi.

TBMM Genel Kurulu, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi'nin görüşmelerine 8 Aralık'ta başlayacak. CHP Milli Savunma Bakanlığı'ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, görüşmeler öncesi yaptığı yazılı açıklamada, bütçe için şehit ve gazi ailelerinin çözüm bekleyen sorunları, Türk Silahlı Kuvvetleri ( Tsk ) personelinin özlük haklarındaki adaletsizlikler, askeri hastanelerin yeniden tesis edilmemesi ve savunma sanayi alanındaki projeler olmak üzere dört başlıkta uyarılarda bulundu. Bağcıoğlu, şunları kaydetti:

"Önümüzdeki günlerde 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülecek. Milli güvenliğimize yönelik faaliyetleri ve savunma projelerini desteklemek için bütçeye aktarılan kaynak değerlendirilecek. İçinde bulunulan ekonomik kriz ortamı, milli güvenliğimize yönelik gelişen tehditler ve mevcut kısıtlı kaynaklar dikkate alındığında, savunma sanayi yönetiminde etkin, koordineli ve denetlenebilir proje yönetiminin hayati önemde olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu çerçevede, çeşitli defalar gündeme getirdiğimiz gibi müteakip dönemde ivedilikle önceliklendirme, süreç takibi ve kaynak tahsisi gibi kritik aşamaların titizlikle uygulanması gereklidir. Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) koordinesinde tüm harekat ihtiyaç makamlarının katılımıyla devam eden 3 binin üzerindeki savunma projesi tekrar önceliklendirilmelidir. Bugün ülkemizin güvenliği açısından ertelenemez birçok acil proje mevcuttur. Tahsis edilebilecek kaynak da sınırlıdır. Ülkemizin sınırlı bütçe kaynakları dikkate alındığında, iç politika hedefli projelere öncelik verilmesi ve kısıtlı kaynakların kullanımında acil güvenlik projelerinin önüne geçirilmesi ciddi bir stratejik hata olabilecektir. Savunma Sanayi İcra Komitesi tarafından onaylanmasını müteakip önceliklendirme süreci titizlikle uygulanmalıdır. Hayati ve kritik projelere tasarruf edilecek ilave maddi ve insan kaynağı sağlanmalıdır. Özellikle Altay tankı, Çelik Kubbe, TF-2000, MMU KAAN vb. kritik projeler için popülist söylem yerine gerçekçi zaman planları belirlenmelidir.

" Hazine ve Maliye Bakanlığı durumun vehametinin farkında olmayabilir ancak MSB anlatmak durumundadır"

Tüm bu çalışmaların yanında, unutulmaması gereken en önemli husus personele yönelik faaliyetlerdir. Çok gelişmiş silah ve sistemleri sahip olabiliriz ancak modern silah ve sistemlere hayat veren değerli TSK personelidir. TSK gücünü emekli ve muvazzaf personeli, şehit aileleri ve gazilerimizle ayrılmaz bir bütün olmasından alır, almak zorundadır. Düşük maaşlar, kısıtlı kariyer fırsatları ve özel sektörün cazibesinin gençleri askeri eğitimden uzaklaştırdığı gözlemlenmektedir. İngiltere, Fransa ve ABD'de de personel eksikliği nedeniyle bazı gemilerin erken hizmet dışı bırakılması, uçuş ve bakım personelinde yaşanan zafiyetler Türkiye için de bir uyarı olarak kabul edilebilir. Türkiye'de ekonomik şartlar ve işsizlik nedeniyle personel temininde nicelik sorunu yaşanmasa da nitelik açısından riskler artabilecektir. Bu durumun, askeri kariyerin cazibesini azaltabileceği ve nitelikli personel teminini zorlaştırabileceği değerlendirilmektedir. Bu kapsamda savunma sanayisinin başarılarından veya bütçede kısıtlı kaynaklara rağmen güvenlik için ayrılan paydan bahsederken; tüm statülerdeki muvazzaf MSB bağlısı personelinin ekonomik sıkıntıları ve barınma sorunlarından, tüm emekli personelin yoksulluk sınırı altında maaş aldığından, taahhütlere rağmen hala özlük haklarında iyileştirme yapılmayan ve açlık sınırı altında emekli maaşı alan astsubayların durumundan, emekli binbaşı, emekli uzman erbaşlar ve emekli devlet memurlarının yaşadığı ekonomik sıkıntılardan, TSK'dan ayrılan uzman erbaş ve sözleşmeli erlere yasal hakları olmasına rağmen istihdam olanağı sağlanmamasından bahsedilmemesi ciddi bir eksiklik olacaktır. Bu adaletsizlik birlik-bütünlük, silah arkadaşlığı ve aidiyet duygusunu zedelemekte; milli güvenlik meselesi haline gelmektedir. Hazine ve Maliye Bakanlığı durumun vehametinin farkında olmayabilir ancak MSB anlatmak durumundadır. Bu kritik sorunların 2026 bütçesiyle çözülmesini talep ediyoruz.

"Şehit aileleri ve gazilerin yaşadığı sorunların çözümü için hazırladığımız 18 kanun teklifi hala gündeme gelmedi"

Şehit aileleri ve gazilerimizin yaşadıkları sorunların bunca talebe rağmen çözülmemesi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın sorumluluğunda olmasına rağmen esas olarak MSB tarafından mutlaka dikkate alınması gereken bir konudur. Yaptığımız çalıştay ve ziyaretler sonucunda; aylıklar, er gazilere emsal maaş, istihdam, sağlık hizmetleri, ortez-protez sorunları, eğitim ve yerel destekler, terörle mücadele yaralanıp gazi sayılmayanlar gibi hayati başlıklarda somut çözüm önerileri geliştirdik. Temel sorunları çözmek için 18 kanun teklifi hazırlandı ancak TBMM açılmasına rağmen hala gündeme gelmedi.

Tüm bu hususlara ilave olarak yapılması gereken birçok reformlar arasında en önemlisi askeri sağlık sisteminin yeniden tesisidir. Bu konuyu elimizdeki tüm imkanları kullanarak sürekli gündeme getirmeye ve gündemde tutmaya çalıştık. Beş saniyelik bir imzayla yerle yeksan edilen askeri sağlık sisteminin tekrar tesis edilmesine yönelik niyet, sekiz-dokuz aydır değişik makamlar tarafından açıklanmasına rağmen halen somut bir ilerleme olmadı. Artık, belirli dönemlerde basına verilen bilgilerle süreyi uzatma ve oyalama taktiğine son verilmeli, bir an önce icraya yönelik adım atılmalıdır.

"H em milli güvenliğimiz hem de personelin yaşam mücadelesi açısından kaybedecek zamanımız yok"

Bütçe görüşmelerinde savunma sanayisinde güvenlik ihtiyaçlarımızı önceleyecek şekilde proje önceliklendirmesi ve revizyonun yapılıp yapılmadığı, emekli ve muvazzaf askeri personelinin özlük ve sosyal hakları, şehit aileleri ve gazilerin sorunları ve askeri sağlık sisteminin ne zaman devreye gireceği konularında somut, tatminkar ve zaman planlamasını içeren açıklama yapılmasını bekliyoruz. İçinde bulunan şartlar dikkate alındığında hem milli güvenliğimiz hem de personelin yaşam mücadelesi açısından kaybedecek zamanımız yoktur."

Kaynak: ANKA / Güncel
title