Remzi Çayır: "Bu Ülkede İki Dil, İki Tane Devleti Çıkarır, Bölünmeyi Getirir"

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, "Bu ülkede iki dil, iki tane toplum, iki tane devleti çıkarır. Yani bölünmeyi getirir. Siz bu ülkede resmi dili, Türkçeyi veya başka bir şeyi yok ederek kendinizi var edemezsiniz. Ülkenin geleceğini yok edersiniz" dedi.

(ANKARA) - Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, "Bu ülkede iki dil, iki tane toplum, iki tane devleti çıkarır. Yani bölünmeyi getirir. Siz bu ülkede resmi dili, Türkçeyi veya başka bir şeyi yok ederek kendinizi var edemezsiniz. Ülkenin geleceğini yok edersiniz" dedi.

Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Çayır'ın gündeminde Çankırı ile Elmadağ arasında imha edilen İHA vardı. Savunma sanayide abartıldığı kadar iyi olmadığımız bir göstergesi olarak nitelendirdi. Çayır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi de devam eden "süreç" üzerinden eleştirdi.

Elmadağ ile Çankırı arasında düşürülen İHA'ya ilişkin Çayır, "Rusya'nın İHA'sı Çankırı'ya gelmiş. Efendiler sonradan haberdar olmuş. Hava kuvvetleri uçakla düşürmüş. Demiyorlar ki 'Bu kadar yolu gelirken bu hava sahamızda biz bunu nasıl görmedik'. Soran yok. Olmayan bir şey var edip propaganda yapmak güzel. Birkaç şey yapıp üstüne binlerce sanki yapılmış gibi göstermek kolay da şişmiş balonun ömrü nedir? Nedir? Şişirdiğin kadardır. Türkiye, ülkeler ve yönetimler rasyonel yaklaşımlarla akılcı bir takım çözümlerle yönetilirler. Aklı dışarı atan hiçbir yaklaşım hiçbir toplumu mutluluğa, refaha götüremez. Artık masal siyaseti Türkiye'de son bulmalıdır. Masal siyasetiyle varabileceğimiz hiçbir şey yoktur. .

"Üç yıl, beş yıl önce ip atanlar, ölüm fermanı dizenler şimdi alkış tutuyorlar"

Türk milletine ben yanlış yaptım, özür diliyorum demiyor. Diyor mu? Demiyor. Ne diyor? Yeni bir evreye geçiyoruz diyor. Yeni evre ne demek? Metotları değiştiriyoruz. Amaçlarımıza farklı metotlarla gideceğiz bundan sonra diyorlar. Bizim öne atılan ve vazife takılan Amerika'nın görev verdiği arkadaşlar ne diyor? Öve öve birbirlerini bitiremiyorlar. Bugüne kadar sanırsın ki bunlar ne çabuk kanka oldular. Maşallah. O onu övüyor, o onu övüyor. Ben diyor senin konuşmana imza atarım, öbürü diyor ki ben senin konuşmana atarım. Daha da ileri götürüyor. Kimse gitmezse Önder Kurucu'nun ayağına kendi gidecekmiş. Vay anam, vay ülkeye bak. Siyasete bak, siyasetin geldiği seviyesizliğe bak. Birkaç yıl önce, üç yıl, beş yıl önce ip atanlar, ölüm fermanı dizenler şimdi alkış tutuyorlar. Halk inanmamalıdır bu iki yüzlü siyasetçilere ve siyasete. Türkiye'deki cari olan bu iki yüzlü siyasete inanmamalıdır.

"Devleti temsil eden yetkililer yanlış yapmış olabilirler ama bu sistematik bir yok ediş değildir"

Bugüne kadar herhangi bir kişi dilinden dolayı, kimliğinden dolayı, coğrafyasından dolayı ayrıma tabi tutulmuşsa, bu zaten bütün Türkiye'nin ayıbı olur. Biri 'eşit vatandaşlık hakkı gelmelidir' diyorsa, bundan önce eşit vatandaşlık olmadığına işaret eder ve bütün bu Türkiye'de yönetimle bulunan herkesi zan altında bırakır, Türkiye Cumhuriyeti'ni de zan altında bırakır. Yani yukarıya doğru herhangi bir makama çıkışta Türk çıktı da Kürt mü çıkmadı? Kürt çıktı da Türk mü çıkmadı? Orada bir ayrım var mı? Kas sistemi var mı? Yok. Elbette dönem dönem bu coğrafyanın insanları acı çekmişlerdir. Ben de çektim. Benim kuşağım da çekti. Türk milliyetçiler, ülkücüler de çekti. 44'te çektiler. 80'de biz çektik."

"Bu ülkede iki dil, iki tane toplum, iki tane devleti çıkarır, yani bölünmeyi getirir"

Geçmişte sağcısından solcusuna herkesin işkence gördüğüne değinen Çayır, "Dönemsel elbette ki devlet veya devleti temsil eden yetkililer yanlış yapmış olabilirler. Ama bu sistematik bir yok ediş değildir. O halde şu an yürütülen bu ihanet süreci çok net söylüyorum tiyatro süreci bir yerde son bulacaktır. Ben buradan Türk milletine söylemek durumundayım. Bunlar birkaç ay sonra yasal zeminde yasalar yoluyla artık bu işi çözelim dediklerinde birbirine düşeceklerdir. Çünkü şu anda gerçekleri ne millete söylüyorlar ne birbirlerine söylüyorlar. Hadi çıkarın bakayım yasaları. Bu ülkede iki dil, iki tane toplum, iki tane devleti çıkarır, yani bölünmeyi getirir. Siz bu ülkede resmi dili, Türkçeyi veya başka bir şeyi yok ederek kendinizi var edemezsiniz. Ülkenin geleceğini yok edersiniz" diye konuştu.

"Şehadete ermiş o insana işkenceci demek kimsenin haddi değildir"

"Türk siyasetinde zübükten geçmilyor" diyen Çayır, isim vermeden Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu'nun geçtiğimiz günlerde Esat Oktay Yıldıran'a yönelik "işkenceci" ifadesine de tepki gösterdi. Çayır, "Kemal Sunal'ın eline suyu da dökerler daha öteye de geçerler. Bunlardan Türkiye'ye bir hayır gelmez. Bazen bilmediğini bilmek iyi bir şeydir. Gelip söyleseler biz söylerdik. Bir kardeşimize iftira atmanın gereği yok ki. Şu anda şehadete ermiş o insana işkenceci demek kimsenin haddi değildir. Biraz azıcık frenle kendini. Azıcık haddini bil" dedi.

"Normalleşme erken seçimle gerçekleşebilir"

Erken seçimin şart olduğunu belirten Remzi Çayır, sözlerini şöyle tamamladı:

"Türkiye'nin artık yavaş yavaş normalleşmesi gerektiğini bu normalleşmeyi yapılacak bir erken seçimle gerçekleştirebileceğimizi ifade etmeliyim. Erken seçim sürecine girdiğinde elbette sesimizi çıkaracağız. Beni birçok insan, birçok sivil toplum kuruluşu ve parti aramaktadır. Artık Türk milliyetçileri, ülkücüler, vatanseverler, hukuku üstün tutanlar birleşin diyor. Milletin önüne bir umut koyun diyor, bize söylüyor. Ben de diyorum ki; kendini bu şekilde tarif edenler çıkın sırça köşklerinden ve birlikte hareket etmenin yolunu bulalım.

"İkinci olağan kongremizi kış ayı içerisinde yapmayı planlıyoruz"

İkinci olağan kongremizi kış ayı içerisinde yapmayı planlıyoruz. On binlerin, yirmi binlerin katıldığı salona sığmayacak şekilde onun da şu anda bir yol haritasını çiziyoruz. Sizlerin ve bize inanan Muhsin Yazıcıoğlu'nun davası doğru davaydı. Türkiye'de yaşamalıdır. Onun ruhu da yolu da mutlaka gençler için rehber olmalıdır diyenler bu yola katkı sunmak zorundalar. Bu yolda koşarak gitmek zorundalar."

Kaynak: ANKA / Güncel
Haberler.com
500

Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

title