Orgeneral Büyükanıt'ın Basın Toplantısı

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, Emekli Oramiral Özden Örnek'e Ait Olduğu İleri Sürülen Günlük Konusunda Genelkurmay Başkanlığı'nın Elinde En Ufak Bir İz Bile Bulunmadığını Belirterek, "Doğru Olup Olmadığını Ben Bilemem. Hukuki İşlem Bilgi, Belge ve Tanıklara Dayanır. Bilgi, Belge Talep Edilir. O Kişi Hakkında Durup Dururken Nasıl Soruşturma Açılır?" Dedi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, emekli Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu ileri sürülen günlük konusunda Genelkurmay Başkanlığı'nın elinde en ufak bir iz bile bulunmadığını belirterek, "Doğru olup olmadığını ben bilemem. Hukuki işlem bilgi, belge ve tanıklara dayanır. Bilgi, belge talep edilir. O kişi hakkında durup dururken nasıl soruşturma açılır?" dedi.
Orgeneral Büyükanıt, düzenlediği basın toplantısında TSK'yı yıpratma çabalarına değindi. Türkiye'nin birçok tehditle karşı karşıya olduğunu belirten Orgeneral Büyükanıt, bu tehditlerin mimarlarının devletin temel yapısını ve değerlerini dinamitlemekten kurum ve kuruluşları birbirine düşürmeye kadar geniş bir yelpazede faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade etti. Öncelikle devletin temel taşını teşkil eden Atatürk'ü yıpratma faaliyetlerine devam edildiğini anlatan Orgeneral Büyükanıt, yurt içi ve yurt dışında önyargılı ve tescilli TSK karşıtlarının raporlar hazırladıklarını ve Atatürkçülüğün işlevinin bittiğini, Türkiye'nin ilerlemesine engel teşkil ettiğini telaffuz ettiklerini anlattı. Devletin anayasa ile belirlenen temel niteliklerini reddeden bu fikirleri öne süren bazılarının akademik unvan taşıyan kişiler olmasının meselenin vahametini artırdığını belirten Orgeneral Büyükanıt, bu kesimlerin, hedeflerine ulaşma yolunda en önemli engel olarak gördükleri TSK'ya karşı yoğun bir yıpratma ve karalama kampanyası yürüttüklerini bildirdi. İçeride ve dışarıda sürdürülen bu karalama kampanyalarına karşı TSK'nın kendini savunmasının askerin politikaya müdahalesi olarak gösterildiğine işaret eden Orgeneral Büyükanıt, TSK'ya da sızan Atatürk ve Cumhuriyet düşmanları sayesinde elde edilen doğruluğu şüpheli belgelerle, yüce kurumun yıpratılmasının amaçlandığını savundu. Orgeneral Büyükanıt şunları kaydetti:
"Bazı haberlerin ilgili medya organlarınca görüntülerle de oynayarak farklı anlamlara sebebiyet verilecek şekilde gösterilmesi, ne şekilde elde edildiği belli olmayan bazı bilgi ve belgelerin memleketteki siyasi gelişmeleri şekillendirecek, dikkatleri asıl problem sahalarından TSK'nın üzerine çekerek hedef saptıracak şekilde yavaş yavaş servis edilmesi gibi çabalar, bunları hazırlayanların beklentilerinin tersine TSK'nın tüm mensuplarının birbirlerine sımsıkı kilitlenmesine ve Türk milletinin nezdindeki saygınlığının artmasına yol açmaktadır. Bu bağlamda bu çaba içinde olanlara açıkça ifade etmek isterim ki, TSK'yı herhangi bir şekilde yıpratmaya çalışmak kimseye bir fayda sağlamayacağı gibi bu yapılan saldırılar bizi daha da güçlü kılmaktadır. Silahlı Kuvvetler karşıtlığı ile prim ve yatırım yapmaya, yurt içinde ve dışında bazı çevrelere şirin gözükmeye çalışmak hiç kimseye bir yarar ve beklenen menfaati sağlamayacaktır. TSK, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel direklerinden biridir. Bu direk yıkılırsa devletin dengesinin bozulacağı da çok açıktır."
Bu çeşit saldırıların yoğunlaştığı yılın 2003 olduğuna işaret eden Orgeneral Büyükanıt, Şemdinli olaylarında kendisine yapılan saldırıların TSK'ya yapıldığını vurguladı. Şemdinli olaylarında dünya hukuk tarihine geçecek bir hukuk cinayetinin işlendiğini savunan Orgeneral Büyükanıt, bunların TSK'yı yıpratma hedefiyle yapıldığını bildirdi. Bu girişimlerin faili meçhul olarak başlatıldığını anlatan Orgeneral Büyükanıt, bir Cumartesi günü birkaç saat içinde 15 bine yakın telefona mesaj atıldığını hatırlattı. Bunu ancak illegal şekilde detaylı hazırlık yapan bir örgütün yapabileceğine dikkat çeken Orgeneral Büyükanıt, herkesin cep telefonuna nasıl ulaşıldığının sorulması gerektiğini belirtti. 2006 yılında birden bire mecranın değiştirildiğini dile getiren Orgeneral Büyükanıt, Genelkurmay'ın önünde sahte belgelerin birilerine dağıtıldığını anlattı.
Kısa süre önce basına yansıyan andıç olayıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Orgeneral Büyükanıt, andıçın, karargah için çalışma kağıdı anlamına geldiğini söyledi. Her konuda bunun hazırlandığını belirten Orgeneral Büyükanıt, "O andıç taslaktı. Ben daha görmemiştim bile" dedi. Orgeneral Büyükanıt, andıçı sızdıran asteğmenin tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığını belirtti.
Genelkurmay'da akreditasyon uygulaması bulunduğuna işaret eden Orgeneral Büyükanıt, "Bunun olmasını biz de istemezdik. Ancak siz arzu eder misiniz, Türkiye'de yayın yapan bir PKK gazetesi var, bunun elemanı bu sıralarda otursun" diye konuştu.
Bir gazetede 'asker Cuma namazının hangi gün kılındığını bilmez' başlığıyla bir haber yayınlandığına işaret eden Orgeneral Büyükanıt, "Bu adamlarla biz niye çalışalım. Akreditasyon, basın kuruluşlarına ceza vermek değildir. Biz sizinle işbirliği yapmak istemiyoruz. Bütün basın mensupları kendilerini bize beğendirmek zorunda değil. Haber doğru olur, canımızı sıkar. Ona katlanmak zorundayız. Asker düşmanı-asker yanlısı sınıflandırmalarını ben kabul etmem. Önemli olan çarpıtmamak" diye konuştu.
Dün bir haber ajansının emniyetin kuruluş yıldönümü faaliyetlerine jandarmanın katılmadığı yönünde haber geçtiğini hatırlatan Orgeneral Büyükanıt, iki kurum arasında çatışma varmış gibi gösteren bu tür bir haberin yayınlanmasının, uygun bir hareket tarzı olmadığını savundu.
Orgeneral Büyükanıt, Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu ileri sürülen günlükle ilgili görüşlerini de dile getirdi. Bu olayın hemen Genelkurmay'a geldiğini belirten Orgeneral Büyükanıt, haberin yer aldığı dergiyi okuduğunda günlüğün doğru olup olmadığını sormadan edemediklerini belirtti. "Ben bilgisayarın başına geçip yazsam, bunlar Murat Yetkin'in günlükleri desem, içine de kötü şeyler yazsam" diye konuşan Orgeneral Büyükanıt, bu günlüğün doğru olup olmadığını bilemeyeceğini ifade etti. Derginin genel yayın yönetmeninin verdiği bir röportajda, 'belge var mı?' sorusuna, 'günlüğün kendisi belge, Genelkurmay'ın arşivinde var' karşılığını verdiğini belirten Orgeneral Büyükanıt şöyle konuştu:
"Demek ki Genelkurmay'ın arşivine de girmişler. Genelkurmay'daki bütün arşivleri tarattım. Böyle bir belge yok. Buna benzer bir yazı yok. Hukuki işlem bilgi, belge ve tanıklara dayanır. O zaman yasalar ortaya çıkar. Acaba bir askeri yargı çerçevesinde mi, TCK kapsamında mı ele alınır? Yasa neyi emrediyorsa o yapılır. Ama bilgi, belge talep edilir. O kişi hakkında durup dururken nasıl soruşturma açılır? Şu anda Genelkurmay Başkanlığı'nın elinde bu konuda hiçbir belge, bilgi, en ufak bir iz bile yoktur."
(ZÇ-SN-OK-Y)
















