Kaz Dağı Madra Dağı Ulusal Çalıştayı

Kaz Dağı Madra Dağı Ulusal Çalıştayı
Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Kaz dağı ve Madra dağı yörelerinde yaşayan halkın verdiği birlikte mücadele çok çetrefilli ve uzun bir yoldur.

12-13-14 ekim 2012 tarihlerinde Ayvalık'ta yapılan Kaz dağı- Madra dağı çalıştayının 10. OTURUMU- MADRA DAĞI,ÇEVRE SORUNLARI VE YEREL YÖNETİMLER TOPLANTISINDA, Oturumu yöneten CHP Milletvekili Prof Dr. Süheyl BATUM ve konuşmacılar, Hasan Bülent TÜRKÖZEN (Ayvalık Belediye Başkanı), Fikret AKOVA (Burhaniye Belediye Başkanı), Osman ÖZGÜVEN (Dikili Belediye Başkanı), Mehmet GÖNENÇ (Bergama Belediye Başkanı), Mesut ENGİN (Küçükköy Belediye Başkanı)nın konuşmalarının ardından söz alan Çanakkale Tarih ve Kültür Vakfı Başkanı Muzaffer BAYRAKTAR;

Bölgemizde başta altın madenciliği olmak üzere her türlü maden faaliyetleri yapan yerli ve yabancı maden şirketleri, bölgemizin çevre değerlerinin yok olmasına ve bölgenin kültürel peyzajın değişmesine, bölgede yaşayan halkın binlerce yıldır atalarından gelen bu kıymetli topraklarda bu tür doğa cinayetleri ile halkın geleneksel yaşam alanlarının tamamen yaşanamaz hale getirilmesine neden olan maden şirketlerine karşı, örgütlü mücadele verilemez ise büyük yılgınlıklar, umutsuzluklar, kırgınlıklar, birbirine düşürülen düşmanca tavırlar oluşur. Zaten maden lobisinin de isteği budur.

Kaz dağı ve Madra dağı yörelerinde yaşayan halkın verdiği birlikte mücadele çok çetrefilli ve uzun bir yoldur. Yapılan bilimsel çalışmalar, geleceğe ve insanlığa ışık tutan çalışmalar olacaktır.

Halkımızın umutlarının arttırılmasında ; Kaz Dağı -Madra Dağı Belediyeler Birliği Başkanlarına büyük görev düşmektedir. Bir tarafta bilimsel konferanslar, panel-forumlar yapılarken bir tarafta da sivil toplum örgütleri, İl Genel Meclis, üyeleri, siyasi parti temsilcileri ile maden sahalarının olduğu yerleşim bölgelerinde alan çalışmaları ve bilgilendirme toplantıları ile yanında olduklarımızı hissettirmemiz gerekir.

Maden Kanununda yapılan değişiklerle, cüretkarlıklarını arttıran maden lobisi , bulundukları maden alanlarında, yerel özel güvenlikleri ile kaba güç gövde gösterilerini her geçen gün daha da arttırarak bölge halkını psikolojik sindirme ile baskı altına almaya çalışmaktadırlar.

Yaşam alanlarımızın kirletilmesine karşı verdiğimiz bu mücadelenin başarılı olmasının yolu TBMM sinden geçer..Yasa koyucular, doğamızın ve içinde yaşayan canlılarımızın ve bizlerin yaşam kalitelerini bozan bir siyaseti her halde düşmanların da yapamayacağını düşünmeleri gerek.TBMM sinde bulunan tüm siyasi partilerin çevre komisyonlarının temsilcileri görevlerini, çevre ve tüm canlılar adına yapmalı.

Sonuç olarak; Tüm yerel yönetim birimleri, stk'lar, il genel meclis üyeleri, siyasi parti organları , TBMM'si ile işbirliği yaparak bu doğa cinayetlerine son vermek için mücadele etmelidirler. Bu kutsal görevi yanlı olarak yerine getirmeyenlerden gelecekte çocuklarımız, torunlarımız hesap soracaktır.

Kaynak: Bültenler / Güncel
title