İyi Parti Grup Başkanvekili Kavuncu: "İktidara Sesleniyorum, Bakın Gün Gelir Bu Kantar Sizi de Tartar"

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, "Herkes yargılanabilir, herkes soruşturulabilir ama siz Merkez Bankası ile ilgili yolsuzluk konusunda bir soruşturma başlatıp ondan sonra tutuksuz yargılama kararı verirken, beri tarafta bambaşka bir uygulama yaparsanız, efendim bir olayda üst düzey yöneticileri astlarının attığı imzadan dolayı sorumlu tutmazsanız, mesela Kartalkaya yangınındaki gibi, ama başka bir olayda üst düzey yöneticileri astlarının atmış olduğu imzadan dolayı sorumlu tutar tutuklarsanız nasıl eşit yargıdan bahsedeceksiniz, nasıl eşit hukuktan bahsedeceksiniz?" dedi.

(TBMM) - İyi Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, "Herkes yargılanabilir, herkes soruşturulabilir ama siz Merkez Bankası ile ilgili yolsuzluk konusunda bir soruşturma başlatıp ondan sonra tutuksuz yargılama kararı verirken, beri tarafta bambaşka bir uygulama yaparsanız, efendim bir olayda üst düzey yöneticileri astlarının attığı imzadan dolayı sorumlu tutmazsanız, mesela Kartalkaya yangınındaki gibi, ama başka bir olayda üst düzey yöneticileri astlarının atmış olduğu imzadan dolayı sorumlu tutar tutuklarsanız nasıl eşit yargıdan bahsedeceksiniz, nasıl eşit hukuktan bahsedeceksiniz?" dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Kavuncu, ekonominin her zamanki gibi milletin önceliği olduğunu, asgari ücrete yapılacak zamma ilişkin tartışmaların yine başlayacağını belirterek, "Yüzde 30 bir zam yapıldığında bile asgari ücret, açlık sınırının yüzde 2,8 altında başlayacak 2026 yılına veya yüzde 20 zam yapıldığı zaman da yüzde 19,6 ile açlık sınırının altında bitecek asgari ücret rakamı" diye konuştu.

Her kesimde çok ciddi sıkıntı bulunduğunu, ümitsizlik, umutsuzluğun had safhada olduğunu, öğretmenlerin yüzde 50'sinin gelirleriyle giderlerini ancak karşılayabildiğini, yüzde 25'inin de ek iş yaptığını, gençlerin de ekonomik sıkıntılardan adeta yıldıklarını anlattı.

Aile Bakanlığına, 180 bin çocuğun ailesinin başvuru yaparak, "Biz çocuklarımıza bakmakta sıkıntı çekiyoruz" diye talepte bulunduklarını belirten Kavuncu, "2026 bütçesini biz tükenmekte olan, milleti tüketen iktidarın bir tükeniş bütçesi olarak ifade ediyoruz" dedi.

Buğra Kavuncu, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanı Mesud Barzani'nin Şırnak'ın Cizre ilçesinde düzenlenen bir sempozyuma uzun namlulu silahlı korumaları eşliğinde gelmesini eleştirerek, şunları söyledi:

"Bu konuda Türkiye'ye gelen herkese elbette misafirperverlik gösterilir. Ama burası bir hukuk devletidir. Türkiye Cumhuriyeti bir muz Cumhuriyeti değildir. Burası bir kabile devleti de değildir. Herkes protokolleri uygun bir şekilde gelir ağırlanır ve ondan sonra da ayrılır. Fakat bu geliş burada gösterilen tavırlar, uzun namlulu tüfeklerle, kamuflaj elbiseleri ile hiç bir resmi ünvanı olmayan bir kişiye gösterilen bu tavır ciddi şekilde tartışma yaratmıştır. Zamanında biz bu muameleyle karşılaşanların kırmızı pasaportu almak için nasıl Ankara'da dolaştıkları da çok iyi biliyoruz. Bu muameleye tabi tutulanların teröristlerin iade edilmesi kendilerine söylendiğinde 'Kedi bile vermem' dediklerini de çok iyi hatırlıyoruz. Biz diyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti devletin normları, hukuk kuralları protokol kuralları içerisinde hareket etmeli.

Bakın bir milletvekili bugün bir açıklama yapmış konuyla ilgili ve demiş ki ya olur yani daha önce de Türkiye'den giden resmi devlet görevlileri de korumalarıyla gitti. Galip Ensarioğlu yaptığı açıklamadan bahsediyorum bakar mısınız yaklaşıma? Türk milletinin onurunu taşıyan, bu devletin onurunu, gururunu düşünen hiç kimse bu meseleyi görmezden gelemez. Hiç kimse kusura bakmasın. Biz bununla ilgili eleştirilerinizi en yüksek tonda yapmaya devam edeceğiz ve bitmedi de bu işi orada. Ondan sonra da tabii açıklamalar yapıldı ofisinden. Bir siyasi partinin genel başkanına çok ağır kitaplarda bulunuldu. Yani Türkiye'de hiçbir siyasi partinin bir genel başkanına böyle bir yaklaşımda böyle bir hitapta bulunulması da doğru değildir, kabul edilemez."

"Herkes için hukuk, herkes için adalet"

İYİ Partili Kavuncu, kim için olursa olsun Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarının uygulanması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Herkes yargılanabilir, herkes soruşturulabilir ama siz Merkez Bankası ile ilgili yolsuzluk konusunda bir soruşturma başlatıp ondan sonra tutuksuz yargılama kararı verirken, beri tarafta bambaşka bir uygulama yaparsanız, efendim bir olayda üst düzey yöneticileri astlarının attığı imzadan dolayı sorumlu tutmazsanız, mesela Kartalkaya yangınındaki gibi, ama başka bir olayda üst düzey yöneticileri astlarının atmış olduğu imzadan dolayı sorumlu tutar tutuklarsanız nasıl eşit yargıdan bahsedeceksiniz, nasıl eşit hukuktan bahsedeceksiniz? Can Atalay konusunda biz gündeme getirdik, kayyumlarla ile ilgili konuda da her seferinde itirazımız ve en yüksek tonda gündeme getirdik. Tayfun Kahraman ile ilgili konuda da üstümüze düşeni yapacağız, yapmalıyız, yapmak durumundayız. Fatih Altaylı onu da ziyaret ettim. İnanılır gibi değil, Türkiye'nin en çok takip edilen gazetecilerinden bir tanesi hatta en takip edileni, verilen karar herkesin vicdanını sızlattı. Bu ülkede ana muhalefet partisinin liderini linç etmeye kalktılar, sokak ortasında yumrukladılar, sığındığı evi yakmaya kalktılar, bunu yapanlarla ilgili uygulanan mevzuat bile bu değil. Bakın gün gelir bu kantar sizleri de tartar, iktidara sesleniyorum onun için hukuk herkes için hukuk, adalet."

"Oraya TBMM'den bir heyet götürmenin tek bir sebebi var, İmralı'yı meşrulaştırmak"

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kavuncu, Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin TBMM'de kurulan komisyona ilişkin bir soru üzerine, şunları söyledi:

"Komisyon toplanıyor. Bugün muhtemelen yapılan ziyaretle ilgili detaylar verilecek, bir kere orada bir mahcubiyet var, o ziyareti yapanlar, yaptıkları işin ayıplı bir iş olduğuna dair bir hissiyat verecek şekilde davranıyorlar, hareket ediyorlar, önce bu ayıptan kurtulmaları lazım.

Oraya yapılan ziyaret, teknik bir ziyaret değildir. İmralı bugüne kadar ne istedi de söylemeyedi, İmralı'nın bugüne kadar kamuoyuna ulaştıramadığı bir mesaj var mı? Oraya TBMM'den bir heyet götürmenin tek bir sebebi var, İmralı'yı meşrulaştırmak, terör örgütünü bir şekilde meşrulaştırmak ve orada bir kaanat önderi oluşturmak."

Kaynak: ANKA / Güncel
Haberler.com
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title