Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Açıklaması
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Ülkemizde, dünyanın en gelişmiş ülkeleri ile rekabet edebilecek, baskının, yasakların, sansürün olmadığı, herkesin özgürce eserler ortaya koyduğu, her açıdan dinamik ve sağlıklı bir medya ortamı var" dedi.(Medya)...

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Ülkemizde, dünyanın en gelişmiş ülkeleri ile rekabet edebilecek, baskının, yasakların, sansürün olmadığı, herkesin özgürce eserler ortaya koyduğu, her açıdan dinamik ve sağlıklı bir medya ortamı var" dedi.

Doğan Holding tarafından Doğan TV Stüdyoları'nda organize edilen Fresh MESH

(Medya - Eğlence - Şov Dünyası) Konferansı'nın açılış konuşmasını yapan Arınç, medya sektörünü bilgilendiren böylesine toplantıyı düzenleyenlere teşekkür etti.

İletişim bilimci Marshall Mcluhan'ın 1960'lı yıllarda dile getirdiği "Dünya global bir köydür" kavramının tam olarak gerçekleştiği bir dönemde olunduğunu anlatan Arınç, iletişim dünyasında yaşanan değişimle ülkelerin sınırlarının ortadan kalktığını, dünyanın iç içe geçtiğini, uçsuz bucaksız dünyanın mobil telefonlar aracılığıyla ceplere girecek kadar küçüldüğünü kaydetti.

Arınç, tek kanalda renksiz yayınların yapıldığı dönemlerde, "Uzay Yolu",

"Uzay 1999" gibi filmler olduğunu, bu filmlerde uzay araçlarının taksi gibi çalıştığını, telefonların olduğunu, kişilerin görüntülü konuşma yaptığını ifade ederek, o zamanlar izleyenlere bu görüntülerin hayal gibi geldiğini aktardı.

TV yayınlarının renkli, yüzden fazla TV kanalı, uzaktan kanal değiştirilmesini sağlayacak kumandaların olmasının kimse tarafından düşünülmediğini kaydeden Arınç, bugün gelişmelerin hızına ayak uydurmakta zorlanıldığını, her gün yeni gelişmeler yaşandığını bildirdi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, şöyle devam etti:

"Yeni medya ortamı, araç bolluğu, üretilen bilginin çokluğu ve bu bilginin iletim hızı ile hem bireyleri hem de kurumsal yapıları zorlamaya başladı. Wikipedia'ya bir dakika içinde 6 yeni makale ekleniyor, 204 milyon e-mail gönderiliyor, 1300 kişi yeni mobil kullanıcısı haline geliyor. Yine bir dakika içinde Amazon'da 83 bin dolarlık satış yapılıyor, 100 bin twit atılıyor, Facebook'ta 6 milyon sayfa görüntüleniyor. TV yayıncılarını yakından ilgilendireceği için bunu özellikle vurgulamak istiyorum; YouTube'a 30 saatlik video yükleniyor ve bu bir dakika içinde 1 milyon 300 bin video izleniyor. Bütün bunları teknoloji dünyasında yaşanan ve sınırları da yine bu dünyanın içerisinde kalan basit gelişmeler olarak değerlendiremeyiz. Bu gelişmeler hayatımızı her yönüyle etkileyen gelişmelerdir. Bundan 150-200 yıl önce yaşayan bir insan, hayatı boyunca insanlığı etkileyen 1 veya 2 buluşa tanıklık ederken, bizler neredeyse beş, on yılda bir çığır açacak buluşlara hem tanıklık ediyoruz hem de onlardan bizzat yararlanıyoruz. İletişim teknolojisindeki hızlı gelişmeler işlerimizi ve günlük yaşantımızı kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda hayatımızı dönüştürüp, başkalaştırıyor. Binlerce yılda oluşan gelenek, adetler, ahlak anlayışı, hukuk sistemi kısacası birçok toplumsal değer, yeni şartlara yanıt veremez hale geliyor."

-Yeni kuşak tanımı-

Arınç, iletişim teknolojileri ve medya sektöründeki gelişmelerin kendilerinden farklı bir yeni kuşak meydana getirdiğini dile getirerek, bu kuşağın, "teknolojiyi etkin kullanan, sanal ortamlarda gezinen, çok kimlikli, daha çok elindeki yeni medya aracı ile baş başa kalan, yalnız ama aynı zamanda networkler üzerinde kurduğu ilişkilerle sosyal, duygu ve düşünce üreten, bunu diğerlerine ileten, paylaşımcı ve şeffaf, her zaman ve her yerde online, ancak fiziksel ortama odaklanma sorunu yaşayan bireylerden oluşan bir kuşak" olarak tanımlanabileceğini söyledi.

"İletişim teknolojileri ve medya sektörü profesyonelleri olarak sizlerin bu kuşağı dikkate alarak iş planlarını yapmanız, buna uygun içerikler üretmeniz gerekecektir" diyen Arınç, ülkeyi yönetenler olarak kendilerine de bu noktada büyük görevler düştüğünü ifade etti.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kendilerinin bu değişimi algılayarak, bir taraftan medya profesyonelleri için ihtiyaca yanıt verecek teknik ve hukuki açıdan sorunların çözüldüğü ortamlar oluşturacaklarını, diğer taraftan da bireyin fiziki ve ruhsal sağlığını da koruyacak tedbirleri alacaklarını vurguladı.

-"Sansürün ve baskının olmadığı bir medya ortamı var"-

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye'deki medya ortamının özgürce çalışmasına da değinerek, şunları söyledi:

"Ülkemizde, dünyanın en gelişmiş ülkeleri ile rekabet edebilecek, baskının, yasakların, sansürün olmadığı, herkesin özgürce eserler ortaya koyduğu, her açıdan dinamik ve sağlıklı bir medya ortamı var. Medya ile ilgili kamusal otorite konumundaki kurumlarımız, dünyada yaşanan bütün gelişmeleri yakından takip ediyor, sektörün de görüşünü alarak kısa süre içerisinde, yönetmelik ve yasal düzenlemeler ile hayata geçiriyor. Bizler yaşanan bu değişimleri yalnızca medya sektörünü ilgilendiren bir hadise olarak değil, ülkemizin geleceğini ilgilendiren hayati bir mesele olarak görüyoruz. Bu anlayışla, 2011 yılında yeni radyo ve televizyonların kuruluş ve yayın hizmetleri hakkındaki 6112 sayılı yasayı çıkardık."

-"Bilgisayarlardan TV yayınları izlenebilecek"-

Yasanın, sektörün talepleri doğrultusunda büyük bir uzlaşmayla çıktığını dile getiren Arınç, yasanın birçok sorunu çözdüğü gibi sektörün önünü açacak yeni imkanlar da sağladığını, bunlardan en önemlisinin dijital yayıncılığa geçiş süreci olduğunu, 2 yıl içerisinde TV yayıncılığında dijital dönüşümü de gerçekleştireceklerini anlattı.

Arınç, böylece karasal sayısal yayıncılığa geçileceğini, TV izleyicilerinin basit ev içi antenler kullanarak, dijital yayıncılık dünyasının imkanlarından yararlanabileceğini aktararak, kanal sayıları ve yüksek çözünürlüklü yayınların artacağını, uygun donanımlar kullanılarak tablet ve dizüstü bilgisayarlarla televizyon yayınlarının izlenebilmesinin mümkün olacağını söyledi.

-"Görme ve işitme engelliler TV yayınlarına erişebilecek"-

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, görme ve işitme engellilerin televizyon yayınlarına erişme imkanı yakalayacaklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"2015'te dünyayla aynı anda analog yayınları kapatacağız. Karasal sayısal yayıncılığa geçişle birlikte Uluslararası Telekomünikasyon Birliği tarafından alınan karar çerçevesinde yayıncılık bantlarının bir kısmı 4. nesil GSM servislerine tahsis edilecek. Böylece bu banttan diğer ülkelerle birlikte ülkemizde de daha kaliteli GSM hizmetleri yürütülebilecek. Tüm bu yeniliklerle Türkiye yayıncılıkta AB standartlarına ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği tavsiyelerine uygun teknolojik dönüşümü tamamlamış olacak."

(Sürecek)

Muhabir: Uğur Aslanhan - Andaç Hongur

Yayıncı: Sibel Ertürk Kurtoğlu - İSTANBUL

Kaynak: AA / Güncel
title