2026 Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçesinde Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'ya tepki gösterdi. Çömez, “Siz, Et ve Süt Kurumu’na mal satan bir adamı aldınız, getirdiniz. Et ve Süt Kurumu’nun başına koydunuz. Sabah ‘yapmadı’ dediniz. Siz bu kadar ilişkileri olan birisini getirdiniz genel müdür yaptınız. Asıl büyük ithalat Polonya Beef tarafından yapıldı. Peki bu ithalatı kim yapmış biliyor musunuz? Bu ithalatı yine bir Türk aracılığıyla yapmışsınız. 10 küsür milyar liralık... Okan Ataş isminde biri. Türkleri alıp götürüyorsunuz, oradaki firmalara ortak ediyorsunuz, dünya kadar hayvan getiriyorsunuz” dedi.
Haber: Zeynep BOZUKLU - Eren CESUR
(TBMM) - İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki Tarım Ve Orman Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçesinde Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'ya tepki gösterdi. Çömez, "Siz, Et Ve Süt Kurumu'na mal satan bir adamı aldınız, getirdiniz. Et Ve Süt Kurumu'nun başına koydunuz. Sabah 'yapmadı' dediniz. Siz bu kadar ilişkileri olan birisini getirdiniz genel müdür yaptınız. Asıl büyük ithalat Polonya Beef tarafından yapıldı. Peki bu ithalatı kim yapmış biliyor musunuz? Bu ithalatı yine bir Türk aracılığıyla yapmışsınız. 10 küsür milyar liralık... Okan Ataş isminde biri. Türkleri alıp götürüyorsunuz, oradaki firmalara ortak ediyorsunuz, dünya kadar hayvan getiriyorsunuz" dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2026 bütçesi ve kesin hesabının görüşmeleri devam ediyor.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, "Erdoğan, 'sığır eti, tavuk eti yumurta üretiminde Avrupa'da birinciyiz dedi. Madem Avrupa'da birinciyiz o zaman neden Avrupa'dan et ithal ediyoruz" diye sordu. Çömez, yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Türkiye'de giderek artan et krizi, protein krizi var. Bunun sebeplerini araştırdığımızda karşımıza birçok neden çıkıyor. Bunlardan bir tanesi yıllar içerisinde hayvancılık politikalarının yeterince desteklenmemiş olması, planlanmamış olması, yanı sıra ithalat kültüründeki büyük yetersizlikler, eksiklikler.... Dünyadaki gıda fiyatlarına baktığımızda son 4-5 yıl içerisinde gıda fiyatlarında ciddi bir artış görmüyorsunuz ama Türkiye'de çok ciddi bir gıda fiyatı artışı söz konusu. Et fiyatına baktığımız zaman da dana fiyatında özellikle son 5 yıl içerisinde yüzde bine yakın bir artış söz konusu. Ama Avrupa'ya baktığımızda bu fiyatların son derece düşük miktarlarda arttığını görebiliyorsunuz.
Geçtiğimiz haftalarda Sayın Erdoğan şöyle bir söz söyledi bir toplantıda; 'sığır eti, tavuk eti yumurta üretiminde Avrupa'da birinciyiz'. Peki hakikaten Avrupa'da birinciysek ve bu işi bu kadar iyi yapıyorsak niye Avrupa'dan hayvan ve et ithal ediyoruz? Bunun mutlaka cevabının verilmesi lazım.
Asıl konuya temas etmek istiyorum. Sizin bir genel müdürünüzün herhangi bir şirkette ortaklığının olması, o şirkette yönetici olması kabul edilemez. Yasal olarak suç. Peki bunun dışında başka şeyler var. Şimdi belgeleriyle paylaşacağım. Siz de kabul edeceksiniz. Muhtemelen bilmiyorsunuz. 'Belgesi varsa paylaşsın' dediniz. Bugün de yine sabahki konuşmanızda ıspatlasın dediniz. Yok böyle bir şey dediniz. Son 3 yıl içerisinde Macaristan'dan biz yaklaşık 4 milyon kilo kadar et ithal etmişiz. Firma ve başkanınızın da ortaklığı elimdeki kağıtta.
"Bu şirketin geçtiğimiz 4 yıl içerisindeki bütçesi veya cirosu 1 milyar lira"
Sayın Bakan, ben başkanınızın, Et Süt Kurumu Genel Müdürü'nün firmasından, resmi yollardan Macaristan Maliye Bakanlığı'na verilmiş beyannameleri buldum. Hepsini paylaşmaya hazırım. Bütün kamuoyu görsün. 4 yıl içerisinde beyefendinin Green Farm and Trade şirketinden Tam 1 milyar liralık işlem hacmi yapılmış. Bunu bütün Türkiye ve komisyonumuz görsün. Bunlar internetten falan alınmış evraklar değil. Bunlar Macaristan Maliye Bakanlığı'ndan alınmış evraklar ve 'yok, ben böyle bir işlem yapmadım' dedi. Firmayı araştırdım. Firma Macaristan'da mahalle arasında bir ev. Arkadaşlarımız gitti. O adresi buldu. Evdekiyle de görüştü. Evdeki gayet iyi tanıyor. 'Bir zamanlar beraber çalıştık. Kendisinin burada başka işleri de var. Başka firmalarla da çok ciddi ilişkileri var' dedi. Bilgileri aldık. Sonra başladık araştırmaya. Şu anda şirket dediği yerde bir ev var ve bu evde de insanlar yaşıyor. ve bu şirketin geçtiğimiz 4 yıl içerisindeki bütçesi veya cirosu 1 milyar lira.
Sayın Bakan, sabah dediniz ki; 'Asla et ve süt kurumuyla bir işlem yapmadım' Zaten sizin genel müdürümüz hiçbir şekilde yasaya göre bir şirkette ne ortak ne de yönetici olamaz. Et işinde yönetici olamaz. Allah aşkına! Burada biz hayvancılığı ve insanları besleme konusunda politika üretmemiz gerekirken yurt dışından ithal edilen hayvanlarla ilgili beyefendi şirket kurmuş. Beyefendinin şirketi Green Farm and Trade, Et ve Süt Kurumu ile yapmış."
"Siz bu kadar ilişkileri olan birisini getirdiniz genel müdür yaptınız"
Bakan Yumaklı, Çömez'in bu sözleri üzerine "Tarihini söyler misin" diye sordu. Çömez ise "21, 22, 23, 24" yanıtını verdi. Çömez, sözlerine şöyle devam etti:
"Siz, Et ve Süt Kurumu'na mal satan bir adamı aldınız, getirdiniz. Et ve Süt Kurumu'nun başına koydunuz. Sabah 'yapmadı' dediniz. Siz bu kadar ilişkileri olan birisini getirdiniz genel müdür yaptınız. Asıl büyük ithalat Polonya Beef tarafından yapıldı. Peki bu ithalatı kim yapmış biliyor musunuz? Bu ithalatı yine bir Türk aracılığıyla yapmışsınız. 10 küsür milyar liralık... Okan Ataş isminde biri. Türkleri alıp götürüyorsunuz, oradaki firmalara ortak ediyorsunuz, dünya kadar hayvan getiriyorsunuz."
"Karşımızdaki bu bütçe teklifi, çiftçinin maliyetler karşısında ezilmesini engellemeye yetmiyor"
Komisyona 1 kilogram pamukla gelen CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, "Bu bütçeye biz 'hayır' diyoruz" diyerek, şunları kaydetti:
"Bu bütçe çok önemlidir. Çünkü ülke tarımı ve çiftçisini, halkın ekmeğini, gıdasını, kırsalın umudunu, milyonlarca yurttaşın bugününü ve geleceğini ilgilendirmektedir. Çünkü tarım bir ülkenin bağımsızlığının, güvenliğinin, halk sağlığının, aynı zamanda da üretim gücünün ve sosyal huzurunun da en temel unsurudur. Ancak üzülerek ifade etmek isterim ki karşımızdaki bu bütçe teklifi tarımsal üretimdeki gerilemeyi durdurmayı, çiftçimizin artan maliyetlerini ve bu maliyetler karşısında ezilmesini engellemeye yetmiyor. Bu bütçe, gıda fiyatlarını istikrara kavuşturmayı, kırsal kalkınmayı sağlayacak yeterli bir bütçe değil. Dolayısıyla bu bütçeye biz 'hayır' diyoruz.
"Bu sene pamuk, soğan, patates, karpuz, biber hiçbiri para etmemiştir"
Bu yıl gerçekten çiftçinin başına gelmeyen kalmadı. Neredeyse tabiri yerindeyse gökten bir meteor taşının düşmediği kaldı. Bu yıl başta şubat ayında bölgemizde yaşanan aşırı don, daha sonra 10-12 Nisan'da tüm ülkede yaşanan aşırı don, arkasından 9-10 Ağustos'ta yine 58,5 dereceyi gösteren aşırı sıcaklar dolayısıyla meyve yanıkları derken kuraklık maalesef tarımda ve üreticilere büyük zararlara uğrattı. Bu vesileyle ülke gıda egemenliği riske girerken aynı zamanda iktidarın uygulamış olduğu tarımsal ekonomi fiyatı da yok olan ürünlerin fiyatı da maalesef değerinde satılmamıştır. Bugün bölgemizde limon ağaçları kesilmiştir. Bu sene pamuk, soğan, patates, karpuz, biber hiçbiri para etmemiştir."
"Bu Meclisten bir katliam yasası geçti"
DEM Parti İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk, sokak hayvanlarına ilişkin yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Gündem Tarım ve Orman Bakanlığı olunca biraz şunu konuşma ihtiyacı içerisindeyiz; bu ülkede hayvanlar için hapishaneler var, hayvanat bahçeleri. Son zamanlarda hayvanat bahçelerindeki, örneğin Antep'teki Hayvanat Bahçesi'nde yaşanan zulüm oldukça gündeme geldi. Bakanlığınız bunları takip ediyor mu? Bunun nasıl görmezden gelindiğini anlamıyoruz. Biz, hayvanların bütün doğal yaşam alanlarını yok ettik. Üzerine bu Meclisten bir katliam yasası geçti. Bu katliam yasasından bu yana birçok şehirde barınaklardan ve sokaklardan katliam haberleri alıyoruz.
"Katliam yasasının geri çekileceği günleri iple bekliyoruz"
Hayvan düşmanlığıyla ilgili özellikle sosyal medyada bot hesaplarla yayılan birçok olay gerçek değildi. Gerçek olanların da çözümü bu katliam yasası değildi. Net olarak şunu söylüyoruz; doğa düşmanı olan kendi evinde olsun. Hobi olarak olsun ama bu yasalarla kabul edilecek bir şey değildir. Biz doğanın bütünlüğünü, canları savunmaya devam edeceğiz. Katliam yasasının geri çekileceği günleri iple bekliyoruz."
"Tarımda yaşanan sorunların tümü sizin tercihinizdir"
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ise şöyle konuştu:
"İktidar yetkilileri 23 yılda yaptıklarını anlatmaktalar. Bunu bir başarı öyküsü olarak söylüyorlar. Ama halktan toplanan paralar, vergiler, iktidar olmanın gerekleri doğrultusunda elbette yapacaklar. 1920-2002... Tam 80 yılda 57 hükümet 713 milyar dolar para harcamış. 2002-2025 AKP ve Saray iktidarı yaklaşık olarak 3 trilyon 464 milyar dolar para harcamış. Kim yapacak? Ben mi yapacağım? Dolayısıyla yapacaksınız tabii. Mesele şu, yapamadıklarınızı biz gündeme getireceğiz. İyi şeyleri ortaya koyacağız. Siz de onları yapacaksınız.
Önceki bakanlar da söyledi, siz de söylediniz. 'Bu bir milli güvenlik meselesidir' dediniz. O zaman bakalım. Bütçede milli güvenliğe ayrılan para 2 trilyon 700 milyar TL. Faize ayrılan para 2 trilyon 742 milyar TL. Tarıma toplam ayrılan 542 milyar, destekleme bütçesi 168 milyar. Faize verdiğiniz para tam 16 kat daha fazla. O zaman soru şu; Hem 23 yılda elde edilen gelirler açısından -3,4 trilyon dolar açısından- hem de 2026 bütçesinde faize ve Milli Savunma Bakanlığı bütçesine ayırdığınız paralar üzerinden bakıldığında bir tercih yapıyorsunuz. Yani tarımda yaşanan sorunların tümü sizin tercihinizdir. Aslında bu tercih açıktır. İthalattan yanadır."






















