Şeker Piliç'ten 17 Milyon YTL'lik Net Kar

Şeker Piliç, 2007 yılını 16 milyon 986 bin 45 YTL'lik net karla kapattı.

Şeker Piliç'ten yapılan açıklamaya göre, 2006 yılında 10.4 milyon YTL zarar açıklayan şirket, 2006 yılına göre cirosunu yüzde 40 oranında artırarak, 2007 yılsonu itibariyle 186 milyon 758 bin 156 YTL'lik ciroya ulaştı. Ağırlıklı olarak Türki Cumhuriyetlere ve Uzakdoğu'ya ihracat yapan Şeker Piliç, ihracat rakamlarını da bir önceki yıla göre yüzde 117 oranında artırarak 1.2 milyon dolara yükseltti.

Şeker Piliç Yönetim Kurulu Üyesi Emre Bor, 2007 yılı sonuçlarından genel olarak memnun olduklarını belirterek, geçen iki yılın yaralarını 2007'de sardıklarını söyledi. 2007 yılında ciro ve kar hedeflerine ulaştıklarının altını çizen Emre Bor, üretim miktarını da 2005 yılına göre yüzde 16 artırarak 59 bin 500 tona çıkardıklarını ifade etti.

2007 yılındaki olumlu gelişmeler nedeniyle, 2008 yılını yatırım yılı ilan ettiklerini belirten Emre Bor, "2007 yılında aldığımız kararla mevcut şube sayımızı artırmaya devam edeceğiz. 2007'de Bodrum şubesini açarak şube sayımızı yediye yükseltmiştik. Bu yılki hedefimiz ise bu rakamı 10'a çıkarmak. Bu konuda da ilk adımımızı Eskişehir şubemizi açarak attık. 10 gün içinde İzmir'de bir şube açacağız. Önümüzdeki iki ay içinde de Fethiye'de bir şube daha açacağız" dedi.

Emre Bor, Aralık 2007'de aldıkları yatırım kararı ile Eskişehir'e ikinci damızlık çiftliğini kuracaklarını söyledi. Söz konusu çiftliğin toplam 12 bin metrekare kapalı alanda, 70 bin damızlık hayvan yetiştirilmek üzere planlandığını ifade eden Bor, toplam yatırımın kümes ekipmanları ile beraber 5 milyon 730 bin YTL olacağını belirtti.

Kesim ve ileri işlem şarküteri tesislerine yönelik olarak da toplam 3 milyon 500 bin YTL'lik yatırım kararları olduğunu hatırlatan Bor, bunun 900 bin YTL'sinin ileri işlem ve şarküteri ürün grubunun makine yatırımlarına ayrıldığını söyledi. Bu yatırım sayesinde ileri işlem ve şarküteri ürün grubundaki kapasitelerini yüzde 50 oranında artıracaklarını ifade eden Bor, tamamlanmak üzere olan yatırımın 2,6 milyon YTL'lik kısmının ise kesimhanelerdeki teknolojiyi iyileştirmeye yönelik kullanılacağını belirtti.

"YATIRIMLARIN GERİ DÖNÜŞÜ 2009'DA ALINACAK" Emre Bor, 2008 yılında üretim rakamlarını 65 bin tona yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi. 2008 için ciro hedeflerinin 245 milyon YTL olduğunu ifade eden Bor, ihracatta ise 2 milyon dolara ulaşmayı planladıklarını belirtti. Şeker Piliç'in sektörel gelişmeler çerçevesinde gelecek planlarını daha uzun vadeli yaptığına dikkat çeken Emre Bor, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şeker Piliç olarak 2009 yılı ve sonrasını kapsayacak ve ciddi bir büyüme trendini yakalayıp pazar payını artıracak yatırım kararları aldık.

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) ile geçtiğimiz günlerde bir kredi anlaşması yaptık ve 14 milyon YTL'lik uzun vadeli yatırım kredisi aldık. Bu kredi ile çok modern, yüksek kapasiteli, bir piliç işleme tesisinin yanı sıra, yine Eskişehir iline iki adet daha 12 bin metrekarelik damızlık çiftliği kurmayı planlıyoruz. Tüm bu yatırımların 2008 yılında tamamlanmasını bekliyoruz. Yatırımların geri dönüşünü ise 2009 yılının ikinci yarısından itibaren alacağımızı düşünüyoruz. Hedefimiz, bugün itibariyle yüzde 5-6 seviyesinde olan pazar payımızı yüzde 8-9'lara çekmek ve Türkiye'nin her noktasını Şeker lezzetiyle tanıştırmaktır." "YÜKSEK MALİYETLER SEKTÖRÜN ÖNÜNÜ KAPATIYOR" Beyaz et sektörünün her yıl yüzde 10-15 büyüdüğünü söyleyen Emre Bor, geçen yıl 1 milyon 50 bin ton olan üretimin 2008'de 1 milyon 200 bin tona ulaşmasının hedeflendiğini söyledi. Brezilya'da yılda 10 milyon ton üretim yapıldığını ve bunun 3 milyon tonunun ihraç edildiğini hatırlatan Bor, ABD'li Tyson firmasının tek başına 3,7 milyon ton üretim yaptığını ifade etti. Beyaz et sektöründe 40 civarında firmanın faaliyet gösterdiğini belirten Bor, üretimin yüzde 60'lık bölümünün ise sektörün ilk altı firması tarafından yapıldığını söyledi.

Şu anda sektörün en önemli sorunlarından birinin yüksek maliyetler olduğunu ifade eden Emre Bor, "Mısır Türkiye'de 442 dolarken, ABD'de ise bu rakam 165 dolar civarındadır. Soya fasulyesinin Türkiye'deki fiyatı 685 dolar, ABD'deki ise 522 dolardır. Bu farkın nedeni mısıra uygulanan yüzde 35'lik, soya fasulyesine uygulanan yüzde 8'lik vergidir. Ayrıca ara ve gemi nakliyesi de ton başına yaklaşık 110 dolar yük getiriyor" diye konuştu.

Kişi başına düşen beyaz et tüketimin de gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin bir hayli altında olduğunu belirten Bor, ABD'de 50 kilogram, Suudi Arabistan'da 26 kilogram, AB'de 24 kilogram olan miktarın Türkiye'de 13,5-14 kilogram seviyesinde olduğunu ifade etti. Türkiye'de uzun vadede sektörün önünün açık olduğunun altını çizen Emre Bor, "Tüketimin hızla artması, beyaz etin kırmızı ete göre daha ekonomik olması ve değerli bir protein kaynağı olması nedeniyle sofralarda daha fazla yer alacaktır" dedi.

Yüksek maliyet ve teşvik sorunu nedeniyle 2007 yılında sektörün toplam ihracatının 50 bin ton ile sınırlı kaldığına dikkat çeken Emre Bor, "Bu ihracatın yarısı piliç eti, diğer yarısı da tavuk ayağıdır. Az önce de söylediğim gibi maliyetlerimiz hala çok yüksek. Üstelik teşvik de alamıyoruz. Bugün AB ülkeleri üreticisine ton başına 430 Euro, ABD ise 600-700 dolar teşvik veriyor. Bizler sürekli destek istemiyoruz. Beş yıllık bir teşvik planı, bizlerin pazarımızı oturtmamıza yeter. Tabii bir de ynçevesinde gelecek planlarınıllardır süren ve bir türlü sonuç alamadığımız AB ülkelerine ihracat konusundaki maceramız da devam ediyor. Sektör olarak bir an önce bu konularda önümüzün açılmasını istiyoruz" diye konuştu.

(CY-CY-ÖK-E)