Geleneksel El Sanatlarını Hem Tanıtıyor Hem Yaşatıyorlar

Adana Olgunlaşma Enstitüsü kurduğu müze ve sergi sarayıyla, geleneksel Türk el sanatından örnekler sergiliyor, hem de bu eserlerden ilham alarak yenilerini oluşturuyor. Yaklaşık 40 yıldır kentte faaliyet gösteren Kız Teknik Öğretim Adana Olgunlaşma Enstitüsü tarafından Çukurova'nın el sanatlarının ve kültürünün yaşatılması için yeni bir çalışmaya başlandı. Yöresel sanatlar ile geleneksel Türk el sanatlarını hem eğitimde hem de üretimde kullanan enstitü, bugüne kadar ürettikleri giysi, takı ve süslemeleri, kuruma hediye edilen eski eşyalarla birleştirerek müze ve sergi salonu oluşturdu. Geçtiğimiz haftalarda Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf tarafından açılışı gerçekleştirilen salon, hem Osmanlı-Türk motiflerine ilgi duyanlar hem de öğrencilerden büyük ilgi görüyor. Enstitü Müdürü İkbal Kalın, yaptığı açıklamada, Vali İlhan Atış'ın büyük desteğiyle yaklaşık 2 yıl önce sergi ve müze salonu açılması için çalışmalara başladıklarını anlattı. Toplamda 100 bin liraya mal edilen salonda kendi öğrenci ve öğretmenleri tarafından yapılan 500 eserin yanı sıra, 52 adet tarihi değere sahip eşyanın sergilendiğini ifade eden Kalın, nakış, el sanatları, seramik, resim, rölyef pano, eski dönem giysi koleksiyonlarından örnekler içeren müzenin 250 metre kare alan içinde yer aldığını kaydetti. Hem Çukurova hem de geleneksel Türk kültürünü tanıtmak adına böyle bir çalışmanın önemli olduğunu vurgulayan Kalın, şöyle devam etti: "Salonda geleneksel Türk el sanatları ile yöresel sanatlardan örnekler var. Tuğralar, hatlar, rölyefler, minyatürler, yöresel bebekler, Toros Esintileri adlı özel bir çalışmamız da müzemizde sergileniyor. Her biri yoğun emek ve tam manasıyla göz nuru isteyen çalışmalar. İlk kez Osmanlı Padişahlarının tuğralarının tamamen gümüşle işlenmesiyle yapılan çalışmalarımız var. Elimizdeki eserleri değerlendirmek ve Adana'ya gelenlere arşivde gösterdiğimiz eserleri sergilemek, yöremizi, kültürümüzü daha düzgün tanımalarını sağlamak adına çok iyi bir çalışma ortaya çıktı. Ayrıca, çok önemli tarihi değere sahip giysiler, takılar, geçmişte günlük olarak kullanılan çeşitli eşyalara da müzemizde yer veriyoruz. Sergilemekle kalmıyoruz. Öğrencilerimiz bu eski eşyaları inceleyor, eşyanın desen, model ve renklerinden esinlenerek, yenilerini oluşturuyor. Bu eşyalardan ilham alarak yaptığımız eserlerle kültürümüzü zenginleştiriyoruz. "-100 YILLIK "ERKEK" GÖMLEĞİ-Kalın, müzeye Rahmi Çavuş ve Yusuf Çavuş tarafından hediye edilen 100 yıllık yöresel bir gömleğin de sergilendiğini vurguladı. Bu gömleğin tam anlamıyla Anadolu motiflerini taşıdığını ve çok değişik bir hikayesinin bulunduğunu ifade eden Kalın, "O dönemlerde erkek çocuk dünyaya geldiğinde yakasız bir gömlek dikilirmiş. Daha sonra çocuk büyüyüp, ergenlik çağına gelince yakası yapılırmış. Bu gömleğin yakası maalesef yok. Buradan anladığımız kadarıyla gömleğin sahibi ergenlik çağına kadar yaşamamış. Bize hediye edenler de bu konuda tam bilgi sahibi değiller" dedi. Kalın, sergide ayrıca Devlet Bakanı Kavaf tarafından hediye edilen 2 eserin bulunduğunu belirterek, "Sayın Bakanımız tarafından üzeri tel kırma ve kenarları iğne ile boncuk işlemeyle süslenmiş, 100 yıllık bir gelin ayna örtüsü hediye edildi. Ayrıca, has ipekten el dokuması ve kök boyalı, kasnakta gezdirilerek pul işlenmiş, kenarları iğne oyalı ocak örtüsünü de sergilememiz için bize verdi. Bu eser de yüzyılın üzerinde bir değere sahip" diye konuştu. -ALTIN İŞLEMELİ MASA ÖRTÜSÜ YELEK OLDU-Kalın, isminin açıklanmasını istemeyen bir hayırsever tarafından kendilerine üzerindeki çiçek motifleri altından işlemeli masa örtüsü hediye edildiğini söyledi. Hayırseverin izniyle bu masa örtüsünü daha iyi değerlendirmeye karar verdiklerini anlatan Kalın, şöyle devam etti: "Arkadaşlarımız bu masa örtüsünün üzerinde önce fikir çalışması yaptı. Sergiye de yakışacak şekilde bir eser ortaya çıkartmak istedik. 3 arkadaşımız 2 aylık bir çalışma sonucu, bu örtüden Osmanlı'ya özgü bir yelek, şapka ve kemer ortaya çıkardı. Göz alıcı bu eser, müzemizin en değerli ürünleri arasında yer alıyor. Altın işlemelerine zarar vermemek için üzerinde titizlikle çalışıldı. Yoğun emek verilmiş bir ürünü müzemize kazandırdık. "Kalın, koleksiyoner belgesi alarak kuruma daha hızlı ve kolay tarihi eser bağışı yapılmasını sağlayacaklarını söyledi. İkbal Kalın, Çukurova'nın kültürünü yansıtan bez bebeklerin de müzede ayrı bir yere sahip olduğunu, burada Hollanda'da birincilik ödülü aldıkları ve Hollanda Kraliçesinden büyük beğeni gören folklorik bebeğin de sergilendiğini sözlerine ekledi. - ADANA

Geleneksel El Sanatlarını Hem Tanıtıyor Hem Yaşatıyorlar

Yerel Haberler

Adana Olgunlaşma Enstitüsü kurduğu müze ve sergi sarayıyla, geleneksel Türk el sanatından örnekler sergiliyor, hem de bu eserlerden ilham alarak yenilerini oluşturuyor

Eğitim, Yerel, Kültür Sanat, Haberler