Bursa 'İnsanlık Köyü' Uyuşturucudan Kurtaracak

Türkiye'de ilk kez Bursa'da kurulan İnsanlık Köyü'nde uyuşturucu bağımlıları ilaç kullanılmadan, oluşan hobi atölyeleri, bahçe ve hayvan işleri ile bağımlılıklarından kurtulacaklar. Bağımlılara, daha önce uyuşturucu bağımlısı olup da kurtulmuş olan iki kişi 7 gün 24 saat koçluk yapacak. Bursa'nın Orhaneli İlçesi kırsal Nalınlar Mahallesi mevkiinde doğayla iç içe kurulan İnsanlık Köyü'nde uyuşturucu bağımlıları Türkiye'de pek çok yönden ilk kez olan sbir yöntemlerle tedavi görecek. Bursa merkezli Dilruba Evleri Yardımlaşma Derneği tarafından yürütülen ve önümüzreki ay hizmete girecek proje kapsamında tesis aynı anda 40 hastaya ev sahipliği yapacak. Projenin finansmanını Bursa Valiliği sağlarken Vali İzzettin Küçük de sık sık köyü ziyaret ederek eksikler ve projenin ilerlemesi hakkında bilgi alıyor. Bungalov tarzında yapılarla 5 bin metrekarelik alana inşa edilen İnsanlık Köyü, dörder kişilik on yatakhane, hobi atölyeleri, ortak sosyal alanlar gibi pek çok yapının yanı sıra, at, keçi, koyun, tavuk gibi hayvanların yaşam alanlarını ve tarımsal çalışma alanlarını da içinde barındıracak.UYUŞTURUCU BAĞIMLILARINI ESKİ BAĞIMLILAR KURTARACAKUyuşturucu bağımlıları için kapsamlı bir tedavi ve rehabilitasyon merkezinin olacağı İnsanlık Köyü'nde bağımlıların tedavileri kimyasal ilaçlar kullanılmadan gerçekleştirecek. Ortalama 40 gün sürecek ve gerekirse sürenin değiştirilebileceği proğamlarda hastaların tedavisinde rol alacak psikolog Yalçın Kireççi'nin yanı sıra daha önce uyuşturucu bağımlılığı yüzünden tüm varlıklarını kaybeden ve daha sonra bağımlılıktan kurtulan iki kişi 7 gün 24 saat koçluk yapacak.İNŞAATINDA GÖNÜLLÜ OLARAK ÇALIŞTILARAile koşulları nedeniyle 13 yaşında uyuşturucu ile tanışan 29 yaşındaki Cihan Savaş bağımlılığının kurbanı olarak her şeyini kaybettikten sonra kurtulma şansı buldu. 10 yıl uyuşturucu kullanan, 6 yıldır ise uyuşturucusuz bir hayat süren Savaş, İnsanlık Köyü'nde çalışan koçlardan biri olacak. Köyün yapımı son aşamasına gelen çalışmalardan gönüllü olarak görev alan Savaş, şunları söylediMadde bağımlılığına bulaştıktan sonra her şeyimi kaybettim. Birileri bana yardım eli uzattıktan sonra farklı bir pencereden olaya baktım. Yaşamın böyle olmadını gördüm. ve bu konuda mücadele vermeye başladım. Bağımlılıktan kurtulmamın birinci senesinde, uyuştucudan kurtulmaları için başka bağımlıların yaşamlarına dokunmaya başladım. Bundan büyük haz aldım. Bu zaman iç ersinde bir üniversite yaşadıklarım hakkında bir konuşma yapmam için beni davet etti. Konuşmamın sonunda 300 kişilik salon ayağa kalkıp beni alkışladığında kendimi değerli hissettim. Orada var olduğumu anladım. Sonraki süreçte de aynı duyguyu diğer bağımlılar da yaşasın diye onlarla birlikte günübirlik çalışmalara başladık. Çok şükür Allah buralara kadar getirdi. Buradaki arkadaşlarla 7 gün 24 saat birlikte olacağız. Onların yaşam kalitelerini yükseltmemiz gerekiyor. Buradaki atölyelerde, bahçe işlerinde, hayvanlarla ilgilenmek konusunda kendilerini var hissedebilirlerse,bir şey üretebilirlerse o arkadaşlar kendilerini değerli hissedip burada tekrar yaşama hazırlanacaklarşeklinde konuştu.SEVGİYE DAYALI TEDAVİ METODUProjenin sahibi Dilruba Evleri Yardımlaşma Derneği'nin Yönetim Kurulu Üyesi Ertuğrul Duman da proje hakkında yaptığı açıklamalarda dernek olarak her yönden muhtaç insanlara el açtıklarını söyledi. İnsanlık Köyü projesinde de bu şekilde bir karşılık beklemeden sevgiye dayalı bir tedavi prensibiyle bağımlılara kucak açacaklarını söyleyen Duman, Türkiye'de ilk olan bir çalışma yöntemi kullanacağız, yani ilaçsız tedavi edeceğiz. Sevgiye dayalı bir metot izleyeceğiz. İlk başta bağımlıları bulunduğu ortamdan uzaklaştıracak sonra temiz bir hayat yaşanabilir olduğunu onlara göstereceğiz. Projemiz tamamlandığında 1 kişi de olsa 10 kişi de olsa insanlara faydalı olmak istiyoruz. Kapasitemiz 40 kişi, ancak biz hepsini kurtarmaya talibiz. Onlar neyi tercih edecekler ve ne yaşayacağız önümüzdeki süreçte bunları göreceğiz dedi. Köyün yapım aşamasında gönüllülerle çalıştıklarına dikkat çeken Duman, Biz gönüllerimizle yola çıktık. Evlerin ilk yapılma aşamasında profesyonel bir şirketten destek aldık. Sonra gördük ki kendi içimizde de değişik meslek erbabı gönüllerimiz var. Program yapıyoruz, haftalık kimin ne günü boşsa tahta çakmayı bilen tahta çakıyor, toprak kazmayı bilen toprak kazıyor, çiçek ekmeyi bilen çiçek ekiyor. Ayrıca derneğimizin diğer kuruluşlarında bizim bakımını üstlendiğimiz Suriyeli kardeşlerimiz de destek oluyorlar şeklinde konuştu.EKMEK PARASI KAZANMA HİSSİ YAŞAYACAKLARUyuştucu bağımlılar, doğa tedavi gördükleri süreç içersinde burada bulunan ve içersinde çömlek, kilim ahşap işleme ve demir atölyelerin de bulunduğu birimlere gönüllü olarak çalışıp üretim yapabiecek ve bunları gelen misafirlere satarak para kazanma hissini de yaşayacaklar. Atölye sisteminin bir şeyler üretme hissini de kazandıracağını söyleyen Duman, Örneğin sıcak demir atölyesi oluşturuyoruz. Örs üzerinde demiri kızdırıp döverek küçük objeler yapacağız. Bu konunun uzman arkadaşlar da bize destek verecekler. Örneğin kasap kancaları yapacağız. Burada üretilmiş olacak, buraya gelen misafirler de onları kendilerinin tercih edecekleri bedel karşılığında satın alabilecek. Satış fiyatının yarısı da ürünü yapan arkadaşa harçlık olacak. Bu sayede para da kazanacaklar. Tabii bu geçim sağlayacak kadar bir para olmasa da para kazanmayı öğrenmiş olacaklar. Çalışacaklar, üretecekler, biri ürünü beğenip müşteri olacak ve ekmek paralarını kazanma hissini yaşayacaklar. dedi.