Şehit yakınından Akşener'e yanıt: O adresle hiçbir ilgim yok

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında şehit yakınına küfreden ve grup başkanvekilliği görevinden alınan İYİ Partili vekil Lütfü Türkkan ile ilgili açıklamalarda bulundu. "PROVOKASYON YAPTIRABİLİRSİNİZ" Şehit yakınına ait olduğu iddia edilen bir sosyal medya hesabındaki paylaşımlara gönderme yapan Akşener, "Zannetmeyin harlayarak, gürleyerek beni geri çekeceksiniz. Her dükkanın içinde A Haber'inize provokasyon yaptırabilirsiniz, her dükkanın kapısında p.rno sitesi gezenlere yavşak yavşak konuşanlara provokasyon yaptırabilirsiniz. Biz gezmeye, milletimizin sesi olmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. "NAMUSUMA İFTİRA ATIYORLAR" Akşener'in kendisine yönelik eleştirisine yanıt veren şehit yakını Tahir Gümren "Benim adımla bir Twitter adresi açılmış, bu adresin varlığını bile bugün öğrendim, o adresle benim hiçbir ilgim yoktur. Ayıptır artık, özür dilemek yerine bana aileme namusuma iftira atmaya devam ediyorlar" dedi. "BU HATAYI MARUZ GÖRECEK DEĞİLİZ" Öte yandan Akşener, parti grubundaki konuşmada Lütfü Türkkan hakkında şu ifadelere yer verdi: "Unutmayalım ki karşımızda bütün değerlerimizi ayaklar altına almış kirli bir zihniyet var. Tam da bu nedenle bu durumu hatırlatmış ve uyarmıştım. Milletimizin ayağına gitmemizden, dertlerini dile getirmemizden rahatsızlar. İktidarları için en büyük tehdit olarak görüyorlar bu yüzden büyük çirkinlikler yapacaklar demiştim. Nitekim, geçtiğimiz cuma AK Parti'nin planlı bir provokasyonu sonucunda talihsiz bir olay yaşadık. Rakibinizin milletvekili bir hata yapmışsa siz de bunun üzerine yürüyeceksiniz. Lütfü bey bir hata yaptı. Karşısındaki genel başkanına küfürler etmiş ahlaksız bir adam da olsa sinirlerine hakim olması gerekirdi. Hislerine yenik düştü, elbette bu hatayı maruz görecek değiliz. "ŞEHİT HASSASİYETİNİ KEŞFETTİLER" Bu olay sayesinde AK Parti gönüllerindeki kadın ve şehit hassasiyetini keşfettiler. Dün akşam kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamalarda muhalefetten, STK'lara kim varsa demediğini bırakmadı. Utanmadan işi İstanbul Sözleşmesi'ne kadar getirdi. Hatta kantarın topuzunu kaçırıp Lütfü beyin kredi borcunu açıklayıp kanunları bile çiğnedi."