Protesto İçin 1448 Seçmen Bir Olup Sandığa Gitmediler

Yerel Yönetimler Yasası kapsamında, 2011 yılındaki nüfusu iki binin altına düştüğü için belediyelik statüsünü kaybederek köye dönüşen Kütahya'nın Simav İlçesi'ne bağlı Kuşu Beldesi'nde vatandaşlar, bu kararı protesto amacıyla 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde sandığa gitmedi. 31 Mart sabahına muhtarsız uyanan Kuşu Köyü'ne dönemin Simav Kaymakamı İbrahim Süha Karaboran tarafından Kuşu Ortaokulu Müdürü Feridun Aktay muhtar olarak atandı. Ancak bu atama, 2013 TÜİK verilerine göre 2 bin 158 nüfuslu Kuşu Köyü halkını tatmin etmedi. SEÇİMİ SESSİZCE PROTESTO ETTİLER Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararıyla geçen 1 Haziran'da, 1502 seçmenin bulunduğu Kuşu'da muhtarlık seçimleri yeniden yapıldı. Ancak, "Muhtar değil, belediye başkanımızı seçmek istiyoruz." diyen Kuşulular, yine sandığa gitmedi. Sandıktan tek oy bile çıkmadı. Bunun üzerine Simav Kaymakamı İbrahim Süha Karaboran, ikinci kez sandığı boykot eden Kuşu Köyü'ne Ortaokul Müdürü Feridun Aktay'ı bu defa tarih belirlemeden tekrar muhtar vekili olarak atadı. Geçen 10 Ağustos'taki Cumhurbaşkanlığı Seçiminde de oy kullanmayan, belde statülerinin geri verilmesi için Ankara 10'uncu ve 16'ncı İdari Mahkemesi'ne iki ayrı dava açan Kuşulular; 25'inci dönem milletvekili seçimi için yine sandığı pas geçti. 1448 seçmenin bulunduğu açıklanan Kuşu'da kurulan dört sandık yine boş kaldı. 'SABIRLA DAVALARIN SONUCUNU BEKLİYORUZ' Kuşuluların sandığa gitmemesini değerlendiren Muhtar Vekili Feridun Aktay, "Simav 19 Mayıs 2011'de 5.9'luk depremle sarsıldı. Çok sayıda bina ağır ve orta hasar gördü. Vatandaşlar panik içinde ikamet ettikleri yerleri geçici bir süreliğine terk etti. Daha sonra ise tekrar ikamet ettikleri yerlere döndü. Şimdi nüfusumuz iki binin üzerine çıkınca vatandaş haksız yere elimizden alınan belde belediye hakkımızın tekrar geri verilmesini istiyor. Bu yüzden de bundan önceki üç seçimi boykot ederek sandık başına gitmedi. Hakkımızı aramak için mahkemelere başvurduk. Ankara'da 10'uncu İdare Mahkemesi'nin yanı sıra 16'ncı İdare Mahkemesi'nde iki dava açıldı. Avukatlarımız, 152'nci madde kapsamında davaların sonucunun lehimize olabileceği yönünde görüş bildiriyorlar, bizler de sabırla davaların sonucunu bekliyoruz." dedi. AMAÇ SESLERİNİ DUYARMAK Kuşuluların belde haklarının haksız yere ellerinden alındığına inandığını söyleyen Muhtar Aktay, "Bütün vatandaşlarımız bundan önceki seçimlerde olduğu gibi bugünkü milletvekilliği seçiminde de sandığa gitmeyerek seslerini hükümet ve devlet yetkililerine duyurmaya çalışıyor. Bu yapılanın herhangi bir boykot veya başkaldırma olarak algılanmaması gerekiyor. Tüm vatandaşlarımız haklı olduğunu duyurmaya çalışıyor. Bir gün hükümet veya devlet yetkililerinin sesimizi duyup 63 yıllık belediyelik hakkımızı geri vereceğine inanıyoruz. Bu inançla belediyemizin hiçbir sistemine, hatta tabelasına bile dokunmadık. Belediyeliğimizin tekrar geri döneceğine inancımız tam. Belediyeliğimiz geri gelince de dört dönemdir gitmediğimiz sandık başına giderek hem belediye başkanımızı hem de dört muhtarımızı seçeceğiz. Bu inançla mücadelemizi sürdürüyoruz." diye konuştu. KUŞULULAR KARARLI Kuşu sakinlerinden Murat Güntaş (51), "Kuşu halkı olarak haksız yere elimizden alınan belde statüsünün geri verileceğine inanıyoruz. Bu yüzden de yasal çerçevede kalmak kaydıyla tüm köy halkı olarak sandığa gitmiyoruz. Amacımız sesimizi duyurmak." dedi. Emekli Öğretmen Şahap Aydoğdu (67), "Oy kullanmadığımız için üzgünüz. Seçmek istediğimizi seçemiyoruz. Ancak Kuşu'nun beldelik hakkı daha önemli. Çünkü belde belediyesi hakkımızın haksız bir şekilde elimizden alınarak köye dönüştürülmemizi içimize sindiremiyoruz. Belde Belediyesi olma hakkımız geri verildiği takdirde bundan sonraki seçimlerde sandığa koşa koşa gideriz." diye konuştu. Bir diğer Kuşu sakini Hatice Dumlupınar (68), "Belediyeliğimiz geri verilinceye kadar seçimlerde oy kullanmayacağız. Bunu herkesin bilmesi lazım. Bu durumu herkesin kabullenmesi lazım." diye konuştu. Bir diğer Kuşulu Hatice Akpınar (69) da "Belediyelik gelmediği sürece oy yok. Kimse aksini düşünmesin. Oy yok." dedi.