Zirve Yayınevi Sanıkları 30´uncu Kez Hakim Karşısına Çıktı

Malatya Zirve Yayınevi'nde 3 kişinin öldürülmesi olayı ile ilgili görülen davada 6'sı tutuklu 9 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşma sırasında sanık avukatlarından Mert Eryılmaz'ın yüksek sesle savunma yapması ortamı gerdi. Mahkeme başkanı tarafından dışarı atılan avukat bağırmaya devam edince polisler zor kullanarak dışarı çıkardı.

Sabah saatlerinde alınan yoğun güvenlik önlemleri altında cezaevinde tutuklu bulunan Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Abuzer Yıldırım, Salih Gürler ve Emre Günaydın ile Adıyaman Cezaevinde bulunan tutuklu sanık Varol Bülent Aral Mahkeme binasına getirildi.

Öldürülen Alman uyruklu Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske ile avukatlarında mahkemeye gelmesiyle başlayan duruşmada söz alan Varol Bülent Aral önceki duruşmada kendisi ile ilgili iddiaların asılsız olduğunu söyledi. Aral konuşmasında, "Bizler gelip gidiyoruz eğer bu dava bu şekilde biteceği yok. Ergenekon davası gibi gelir gideriz" dedi. Tahliyesini isteyen Aral mahkeme başkanına, "Benim hakkımda asılsız iddialar da bulunuyorlar. Asılsız iddialarda bulunanların resmi belgelerle konuşmasını istiyorum'dedi. Mahkeme Heyeti'nden söz almadan ve yüksek sesle bağırarak mahkemeye yazılı olarak sunduğu dilekçesini okuyan sanık Abuzer Yıldırım'ın avukatı Mert Eryılmaz, 'Meşhur olma kaygısıyla akıl sağlığı dahi yerinde olup olmadığı şüpheli olan tanıkların hayal mahsulü ifadeleri gerekçesiyle Ergenekon-Kafes Eylem Planı davasıyla dava birleştirilemez. Bugün Ergenekon Örgütünün varlığı ve faaliyetleri konusunda dahi kesin bir delil elde edilmemişken müşteki avukatlarının davaların birleştirilmesi yolundaki taleplerinin kabulü son derece usulsüz bir karar olacaktır" dedi.

Zaman zaman sesi kısılan ve mağdur yakınlarını işaret ederek savunmasını okuyan Eryılmaz, 'Zirve Yayınevi'nin Malatya'daki faaliyeti fikir ve düşünce-dini inanç yayma faaliyeti özgürlüğü olarak düşünülemez. Ortada apaçık tahrik vardır. Sorun demokrasi sorunu değil, ülkemizin bağımsızlığına yönelik tehdittir. Sanıklar, Evangelistlerin ve diğer misyonerlerin tüm Türkiye'deki tahrik içeren bölücü-yıkıcı-hain faaliyetlerinden tahrik olmuşlardır. Zirve Yayınevi Dünya Evangelist Kiliseler Birliği'ne bağlıdır' ifadelerine yer verdi.

Eryılmaz konuşma yaparken Uğur Yüksel'in annesi Hatice Yüksel'e dönerek 'Burası lay lay lom mahkemesi değil, PKK mahkemesi de değil' diyerek bağırdı. Sanıkların ağır cezada yargılanmaması gerektiğini söyleyen Mert Eryılmaz mahkeme başkanı tarafından dışarı atıldı.Bu sırada bağırmaya devam eden avukat Eryılmaz aynı lafını tekrarlayarak "Burası lay lay lom mahkemesi değil. Bu mahkeme de PKK mahkemesi değil" diyerek bağırmasına devam etti. Bunun üzerine salonda bulunan polis ekipleri Avukat Eryılmaz'ı zorla salondan çıkardı.

Daha sonra söz alan sanık Emre Günaydın ise "Erhan Özen 5 yıldır içerdeymiş beyanları delil olmaz" diyerek Varol Bülent Aral'ı kastederek "Bu ondan daha deli""dedi.

Duruşmaya verilen aradan sonra mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Tanık Erhan Özen'in kullandığı GSM hattının kayıtlarının istenmesine de karar veren Mahkeme, Kayseri Jandarma Bölge Komutanlığı'na yazı yazılarak Malatya İl Jandarma Komutanlığında olay öncesi Misyonerlikle ilgili seminer brifinglere ait tüm materyallere ait görüntü ses kayıtlarının da istenmesini istedi. Ayrıca, yapılan seminerlerin hangi üst komutanlığın emri ile yapıldığı rutin ve ülke genelinde yapılıp yapılmadığının sorulmasına da karar verildi. Önümüzdeki duruşmada ise Veysel Şahin ve Ercan Genli ile Erhan Özen'in ek ifadesine başvurulacak. Bir sonraki duruşma tarihi 20 Ocak olarak belirlendi.

Güncel Haberler