Haberler

Yıldırım ve İmamoğlu ortak yayında (2)

Gülseli KENARLI / İstanbul DHA- AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde gazeteci İsmail Küçükkaya moderatörlüğünde düzenlenen tartışma programında bir araya geldi.

Gülseli KENARLI / İstanbul DHA- AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde gazeteci İsmail Küçükkaya moderatörlüğünde düzenlenen tartışma programında bir araya geldi.

"İFTİRA VAR. BU 'ÇALDILAR' LAFI OLMAZ. KİME SÖYLÜYORSUNUZ BUNU"
Ekrem İmamoğlu, "Nasıl aynı zarftan çıkan 3 pusula geçerli sayılır, 1 pusula geçersiz sayılır?" sorusuna, "Anadolu Ajansı bu veriyi niye kesit? Sayın Yıldırım'ın tek bir açıklaması yok.  Sayın Yıldırım ertesi sabah Anadolu Ajansı'nın verisini niye kestiğine dair bir açıklaması yok. Anadolu Ajansı yetkilileriyle görüştü mü? Sayın Bakanlarla görüştüğünü kendisi ifade etmişti. Bunlar çok önemli sorular. niçin 12 saat veri verilemedi. 20 bin 388'e maddi hatlardan sonra sayı indi. Sonra geçersiz oylar sayıldı. 320 bin civarında. Geçersiz oylarla beraber sayı 13 bin 888'e indi. Sonra 'sondaj yapacağız' dedi AK Parti yetkilileri. Sandık Sandık talepte bulundular. Bunlar da sayıldı ve 13 bin 729'a indi. O sondaj yaptıkları 57 sandıkta bizim adımıza artı oy çıktı. ve YSK bir karar verdi. Sonuç, 24 binden 14 bin 657'ye inen oy oranı" yanıtını verdi. İmamoğlu daha sonra elinde bulunan bir zarfı göstererek, "Bu zarf, 4 pusula var bunun içinde. Oyları çıkarıyoruz; muhtarlık seçimi, aynı zarfta pırıl pırıl, hiçbir sorun yok. İlçe belediyesi meclis üyesi sayımı, pırıl, pırıl. Her şey çok güzel. İlçe belediye başkanlığı seçimi. Nedir bu ilçe belediye başkanlığı seçimi? 25'ini AK Parti kazandı, bu da pırıl pırıl. Şaibe yok. Gerekçesi, şaibesi bir tek dokunuyor Büyükşehir Belediye Başkanlığına. Olası bir şey değil. Diyorsun ki vatandaşa, 'senin 20 liranın 5 lirası sahte'. Buna hiç kimse inanmaz ve İstanbul Büyükşehir Belediye seçimleri 31 Mart'ta tertemizdir. Anamızın ak sütü gibi helaldir. Bu süreçte, 'çaldılar'. Kime? 'Bende bilmiyorum' olmaz. Bunun içinde büyük bir itham var, büyük bir iftira var" diye yanıt verdi.
Yıldırım, "Bunun cevabını siz vereceksiniz" diye araya girdi.
İmamoğlu bunun üzerine, müsaade isteyerek, "İftira var. Bu 'çaldılar' lafı olmaz. Kime söylüyorsunuz bunu. AK Partili sandıkta görev alan kardeşlerime mi söylüyorsunuz? Oradaki İYİ Partili, MHP'li kandık kurulu üyelerine mi söylüyorsunuz.  Sandık kurulu başkanlarına mı söylüyorsunuz? Kime söylüyorsunuz? Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) raporunda 'çaldılar' yok. Daha ötesi, 'halk dilinde söyledim' diyor Binali Yıldırım, ben bugün mektubu aldık okudum, 'çaldılar' diye bir tarif yok. Ama meydanlarda, caminin önünde 'çaldılar' sözü var. Kime? Kim çaldı Allah aşkına?" dedi.

"SAYIM AYRI YAPILIR. ZARF AYNI AMA AYRI AYRI SAYILIR"
Binali Yıldırım, "O gün ne oldu? Anadolu Ajansı ver akışını kesti, YSK kararı vs." şeklindeki soru üzerine, "Olayları çarpıtmanın gereği yok, çok açık konuşalım. 29 bin fark, 13 bin 729'a indi mi Ekrem Bey?" dşye sordu. Ekrem İmamoğlu da "Hayır inmedi" dedi. Yıldırım bunun üzerine, "Ne oldu?" diye sordu. Yıldırım daha sonra sözlerine şöyle devam etti:
"Nihai fark başlangıçta ne kadardı? Ekrem Bey'in açıkladığı 29 bin 400 küsür. Kaldı ki Ekrem Bey ilk açıklamasını saat 9'da yaptı, akşam 9'da. 'Biz yüzde 54'üz, rakibimiz yüzde 44, 9 puan öndeyiz' diye ilk açıklamayı kendisi yaptı. Benim ilk açıklamam 11.25'dir.  11.25'te de eldeki verilere göre, 'biz seçimi kazandık' dedik. Sayı da vermedik. Hata değildi. O gün eldeki bilgilere göre, bizim hesaplarımıza göre ve kalan miktarlarda hesap edildi ve kazandığımız ortaya çıktı. Orada bir hata yok. İki; Anadolu Ajansı niye yayını kesti, kesmedi? O benim işim değil. Biz elimizdeki verilere göre konuşuyoruz. Bizim orada müşahitlerimiz var. Elimizde mazbatalar var. Ona göre genel merkezimize biz teyit de ediyoruz. Gelelim şu 4 pusula meselesine. Bu tamamen aldatmacadır. 4 tane ayrı pusula var. İtiraz edilen Büyükşehir Belediye Başkanlığı oyu. İlçeler içinde itiraz var. Var. Maltepe için MHP, Büyükçekmece için AK Parti, Sancaktepe için de CHP. yani CHP niye Sancaktepe'ye itiraz etti, neden tamamını saydırdı? Demek ki orada bir şüphesi var. İtiraz olan oy pusulası sayılır. Bu kadar basit bir iştir. Bunu '4 pusulanın 3'ü temiz, biri neden çalındı?' gibi işi çarpıtmanın bir anlamı yok. Bu bu kadar basit."
Yıldırım, "Aynı sandık görevlilerin, aynı sandık müşahitlerinin olduğu yerde, aynı zarftan çıkanlarda nasıl oluyor ?" sorusu üzerine, "Sayım ayrı yapılır. Zarf aynı ama ayrı ayrı sayılır. Zarf bir, oylar ayrı sayılıyor ve tutanaklara da ayrı yazılıyor. Tek pusulada bütün oylar yok.  Ayrı pusulalarda. Biz buna itiraz ediyoruz. İlçelere değil" dedi.

BEKA SORUNU
"Bu seçim neyin seçimi? Bunun sizin için manası nedir? Kampanyanızda da bir takım değişiklikler var. Sayın Cumhurbaşkanı da geri planda kalmış görünüyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soruya Yıldırım, "Ekrem Bey 'biz yeniden sayılmasına itiraz etmedik' dedi. Kocaman bir yalan. Elimizde il seçim kuruluna CHP'nin müracaatı var. Gece saat 22.00'de ve 5 dakika içinde aldığı ret kararı var. Aynı zamanda biz Yüksek Seçim Kurulu'na da bunu götürdük. Dolayısıyla Yüksek Seçim Kurulu, 'il bizden daha iyi bilir'. O da ret kararına uydu. Sadece şunu söyledi; 'Başlayan sayımlar varsa ilçelerde o da devam etsin'. Yoksa tamamının sayımını asla kabul etmedi Cumhuriyet Halk Partisi. Bunun altını çizerek söylüyorum. Tamamı sayılsaydı ne olacaktı? Sonuç değişecekti. Biz bunu Maltepe'de gördük. Maltepe'de tamamı sayıldı. Ekrem Bey'in kazandığı oylar, bizim kazandığımız oylar aradaki fark 808 oy. 1080 sandıkta. Bunu 39 ilçeye yayın, sonuç ortaya çıkıyor. Açık ara seçim bizim lehimize olacaktı. Velev ki Ekrem Bey'in lehine olsun. Bizim istediğimiz ortadaki şüpheler, şaibeler yolsuzluklar, özensizlikler kalksın ve bir daha bu seçim tekrarlanmasın, biz bunu istedik. İstanbul halkını düşünerek bunu istedik maalesef bu konuda beklediğimiz anlayışı görmedik. Bunu söyleyeyim. Şimdi 23 Haziran'a doğru gidiyoruz. Söylemlerimde benim hiçbir değişiklik yok. Baştan beri ben İstanbul'u konuşuyorum. İstanbul'u anlatıyorum. Eğer 31 Mart'tan önceki kampanyamı da izlediyseniz ben organik bir kampanya yapacağım, İstanbullu vatandaşlarımızla buluşacağımı, esnafıyla, çalışanıyla, emeklisiyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, kadınlarla, gençlerle, aynen de bunu yaptım. Yapmaya da devam edeceğim" yanıtını verdi.  Yıldırım, Küçükkaya'nın "Beka söylemi vardı mesela. Sayın Cumhurbaşkanı çok fazla ön plandaydı. Bunlar bir değişim mi acaba, değil mi?" şeklinde sorduğu soruyu da, şöyle yanıtladı:
"Şimdi şunu unutmayalım. Biz bir ittifakla seçime giriyoruz. Bir Cumhur İttifakı adayı olarak ben. Millet İttifakı'nın adayı olarak da Ekrem Bey giriyor. Dolayısıyla 2 ittifakta kimler var, partiler var. Milliyetçi Hareket
Partisi, AK Parti bir tarafta. İYİ Parti, Cumhuriyet Halk Partisi diğer tarafta. Ayrıca HDP de Millet İttifakı'nı destekliyor. İttifakın içinde resmen yok. Yani böyle bir şey yok mu?" ifadelerini kullandı.

"MAZBATASINI ALMIŞ 18 GÜN GÖREV YAPMIŞ SEÇİLMİŞ BELEDİYE BAŞKANIYIM"
Ekrem İmamoğlu, "CHP oyları yeniden saydırsaydı sonuç değişirdi" şeklindeki söylemlere ilişkin ne diyeceği ve 23 Haziran'daki seçimi nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine, "Bir kere saat 9 gibi açıklama yaptığım doğrudur. Kendimizi mecbur hissettik. Anadolu Ajansı diye garabet, rezillik yaşıyoruz. Yüzde 64'te rakibimizi gösteriyor. Bizim girmiş olduğumuz yüzde 22 seviyelerindeki orana göre oranımız şudur dedik. ve televizyon kanallarının, Anadolu Ajansı'nın verileriyle yaklaşık 1,5 saatin üzerinde hukuksuz yayın yaptı. 'Anadolu Ajansı beni ilgilendirmez' diyor Sayın Yıldırım. Bakanlarıyla görüşüyor. 'Benim bakanlarım, kabinem, herkesle görüşürüm' diye de açıklaması var. Bir başka şey saat 02.20'de benim açıkladığım 29 bin 408 verisi aynen şöyle, girdiğimiz veriler üzerinden 30 bin 86 sandığa göre artık sonucun değişme şansı kalmamıştır. Kalan sayıya göre, onun için 29 bin sayısı vardı. Daha orada girilmemiş 100 civarında sandık söz konusudur. Bu veriler üzerinden söyledik. 1 Nisan'daki veriler burada, birleştirme tutanağı burada. 24 bin 57, ne 29 bini? İşinize geldiği gibi rakamlarla oynamayın. Yalan ifade, yanlış ifade, uydurma ifade hoş bir şey değil. İtiraz etmedik demedim. Bu CHP'nin işi değildir, dedim. Sayımı yapan kişilerin hukuka aykırı olduğunu söylüyor. YSK'nın kararında çaldılar yok, sayımla ilgili hiçbir şey yok. Sadece ve sadece sandık kurulu üyelerine bakıyor. Daha önce öyle bir tespit yeteneği ortaya koydu ki Sayın Yıldırım veya ekip arkadaşları. Soyadına göre seçmeni tanıdıklarını söylediler, yüzüne bakıp seçmeni tanıdıklarını söylediler. Bunlara hiç kimse inanmaz. 2019'da yapılan bu yenilenen seçim bir demokrasi süreci mücadelesidir. Bu sadece bir yerel seçim değildir, ben seçilmiş belediye başkanıyım. Mazbatasını almış 18 gün görev yapmış seçilmiş belediye başkanıyım. Yenilen bir demokrasi
mücadelesidir. Hakkımızı gasp edenler 16 milyonun hakkı, kul hakkı yiyenlere karşı bir demokrasi mücadelesidir. Geçmişte beka sorunu var diyenler, aynı kampanya, nerede aynı kampanya? Beka sorunu var diyenler, bunu kendileri de ifade ettiler, sadece başkalarına mal etmesinler. Bu süreçte hiç beka sorunu yok. Konu İstanbul'a döndü. Yenilen bir yerel seçimdir. Hakkımız yenmiştir, kul hakkı yenmiştir. Ama aynı zamanda derinden bir demokrasi mücadelesidir" şeklinde konuştu.


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Cumhuriyet Halk Partisi AK Parti İstanbul İmamoğlu Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title