Ünlü İş Adamı Nedim Delibaş, Golden Palm Awards'a Dünyaca Ünlü İsimleri Getirmek İçin Destek İstedi

HABERLER.COM ÖZEL / Murathan Aslan - Büşra Özbelli

Son yıllarda adından sıkça söz ettiren büyük organizasyonlar yapan iş adamı Nedim Delibaş'la, Wyndham Grand Marina Hotel'de keyifli bir söyleşi yaptık. Bilinmeyenlerini anlatan Delibaş'la, ihtişamlı organizasyonların mutfağını konuştuk.

"Dev organizasyonların dev ismi desek herhalde yanlış söylemiş olmayız. Biz sizi prestijli organizasyonlardan tanıyoruz. Ama yine de bilmeyenler için kısaca Nedim Delibaş kimdir?"

"1970 Gaziantep doğumluyum. Fakir bir aileden gelmeyim. 17,5 yıl devlet memurluğu yaptım. Aşçıydım. Memurken gizli gizli organizasyonlar yaptım. 2009'da devlet memurluğunu bıraktım. 2013'ten beri İstanbul'dayım. Öncelikle kamu yararına, Türkiye'nin imajına ve sosyal hayata uygun projeler yapmayı kendimize prensip edindik. Şuanda da Türkiye'nin en büyük eventlerini yaptığımızı düşünüyoruz."

"Sizi bu sektöre iten ne oldu? Hayatınızdaki o kırılma anı nedir?"

Her işin bir mutfağı vardır. Memurken dışarı gizli gizli işlere gidiyordum. Düğünlerden ciddi noktalara kadar geldik. 2009'da da istifa ettim. Türk Milli Takımı 2002 Dünya Kupası'nda 3. olmuştu. Dönemin TFF Başkanı Haluk Ulusoy'a gittim. Türkiye Spor Ödülleri yapacağım dedim. Ve o zamandan itibaren Türkiye Spor Adamları serüveni başladı.

Spora en baştan beri ilgili olduğunuzu biliyoruz. Ve bu alanda birçok organizasyon yaptınız. Bu organizasyonlardan biraz bahseder misiniz? Kaç organizasyon yaptınız? Bunlar neler?

Şuana kadar 250'nin üzerinde büyük organizasyon yaptım. Buna Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sunumları dahil. Başbakanlık döneminde 2 defa sunum yaptım. Bunlarla birlikte sayısız eventler yaptık. 17 yıldır Türkiye Spor Ödülleri'ni yapıyoruz. 7 yıldır Altın Palmiye Ödülleri ki, son 2 yıldır Golden Palm Awards'ın tescilini de aldık. Bir dünya markasını ülkemize kazandırdık. 3 yıldır da İstanbul Marka ve Kariyer Zirvesi'ni, onunla birlikte Türkiye Altın Marka Ödülleri'ni yapıyoruz. İstanbul'un tanıtımına yönelik İstanbul City Awards'ın bu yıl ilkini gerçekleştirdik. Tamamıyla kamu barışına ve halkın birlik ve beraberliğine katkı sunacak projeler bunlar. Sloganımız hep "başarmak" oldu.

Türkiye'ye Altın Palmiye Ödülleri gibi bir değer kazandırdınız. Biraz Türkiye Altın Palmiye Ödülleri'nden bahseder misiniz?

2011 yılında TFF Başkanı Adayı oldum. Mehmet Ali Aydınlar'la seçime girdim. O döneme kadar Türkiye Spor Ödülleri'ni yapıyorduk. 2013 yılında Türkiye Spor Ödülleri'ni yaptığımız sırada dönemin Mersin Belediye Başkanı Macit Özcan, yanımıza geldi. 'Delibaş neden böyle bir organizasyonu yapmıyorsun?' dedi. Ben de Mersin'de palmiye ağaçlarını gördüm. Düşündükten sonra, 24 Mart 2014'te 15 günlük süreç içerisinde Altın Palmiye Ödülleri start aldı. İlk 3 yılı Mersin'de yaptık. Hedefimiz, ilk 5 yıl içerisinde uluslararası hale gelmekti. Biz bunu 3 yılda başardık. Birçok TV kanalını, birçok sanatçıyı ve oyuncuyu Mersin'e getirdik. Sonra dedik ki; bu işin yeri Türkiye'nin dünyaya açılan kapısı İstanbul'a yakışır. 3 yıldır da bu işi İstanbul'da yapıyoruz. Golden Palm Awards'ı bir dünya markası yapmak için de 3 yıldır İstanbul'da bu işi yapıyoruz. İnanıyorum ki; Altın Palmiye Ödülleri ve Golden Palm Awards'la beraber yurt dışında yapılır. ABD'de yapılır Katar'da yapılır Birleşik Arap Emirlikleri'nde yapılır. Bu markanın sahibi şuanda bir Türk.

Geleceğe yönelik, Türkiye Spor Ödülleri Töreni ve Türkiye Altın Palmiye Ödülleri gibi değerlerin yanına başka sektörlerde de gelenekselleşecek bir organizasyon düşünceniz var mı?

Ekonomi ile ilgili İstanbul Marka ve Kariyer Zirvesi'ni yapıyoruz. Bunun altında Türkiye Altın Marka Ödülleri var. Spor ödülleri, Sporun Zirvesi İstanbul çerçevesinde yapılıyor. Altın Palmiye Ödülleri ve Golden Palm Awards, kültür-yaşam üzerine bir olgu. Altın Palmiye bir yaşam, bunun içinde her şey var.

Türkiye Spor Ödülleri törenine birçok yıldızı getiren Delibaş şöyle devam etti:

Bunların hepsi ikili ilişkilerle oluyor. Bunu parayla yapamazsınız. Dünyada önemli Türkler var. Onlarla beraber yürüyoruz. Bir ekibimiz var. Takım ruhuyla çalışıyoruz. Golden Palm Awards'a Brad Pitt'i, Robert de Niro'yu, Angelina Jolie'yi, Justin Bieber'i ve Dua Lipa'yı da getirebilirim. Yeter ki destekler olsun. Türkiye'ye dünya devlerini getirmek bizim için sorun değil.

Şimdiye kadar sizi en çok zorlayan organizasyon hangisiydi?

Devletimizden destek istiyoruz. Spor Bakanlığından, Kültür ve Turizm Bakanlığından, Türkiye'yi Tanıtma Fonu'ndan destek istiyoruz. Antalya'da 20-25 Milyon TL bütçeli bir Altın Portakalımız var. Çok iyi bütçelerle yapılıyor. Ben o bütçelerin onda birine, çok daha önemli isimleri ülkeye getirebilirim. Bunlar büyük bütçeli işler. Devletimiz arkamızda olsun, Türkiye'ye getiremeyeceğimiz isim yok.

2 saatlik bir organizasyon için 6 ay çalışıyorsunuz. Küçük ayrıntılar zirveye çıkarabilir, küçük ayrıntılar dibe indirebilir. Yurt dışından gelen isimler, ülkedeki huzura bakıyor. 2 sene önceki bir olayı anlatayım. Chealsea'nin kaptanı John Obi Mikel'i, Phillip Cocu'yu, Barselonalı Deco'yu getiriyorsun, Ronaldinho'yu getiriyorsun... Ama Vodafone Arena'da patlama oldu, 2 gün sonra askerlerimiz şehit oldu, aynı gün Rus Büyükelçi Karvol'a suikast düzenlendi. Ama biz yinede projelerimizden vazgeçmedik, şehitlere saygı gecesi olarak yaptık. 2 sene önceki organizasyonumuzda bütün yabancılar iptal etti. Ülkede barış olduğu zaman herkes gelmek istiyor. Asya ve Avrupa'yı birleştiriyorsun... 4 mevsim aynı anda yaşayabiliyorsun ve bu kadar güzel denizi olan ülkeye insanlar gelmek istiyorlar.Bu küçük sıkıntılar, darbe girişimi, terör olayları gibi olaylar olduğu zaman zorlanıyoruz.

Organizasyon esnasında unutamadığınız bir an var mı?

Günde 2-3 saat uykulu olduğumu biliyorum. Az önce anlattığımı şehitlere saygı gecesi olarak yapmıştık. Saat 17.00'de Rus Büyükelçi suikaste kurban gitti. Devletimizin yetkilileri geldi. Sonraki günde Avrasya Tüneli açılacak. Cumhurbaşkanımız burada olacak. Başbakanımız burada olacak. Töreni hızlıca bitirmemiz gerekiyordu. O gün yaşadığımı hayatım boyunca unutamam. İnanılmaz bir stresti. Tüm Türkiye'ye inanılmaz bir mesaj verdik. Yüzlerce bayrakla ve bütün sporcularla tek vücut olduğumuzu gösterdik. Çok sıkıntılı bir süreçti ama o organizasyonu da sıfır hatayla götürdük.

Ben başta Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Gençlik ve Spor Bakanı'na ve Kültür ve Turizm Bakanı'na sesleniyorum. Bize ve bizim eventlerimize destek olurlarsa biz Türkiye'yi bir dünya markası yapmak için projelerimizle varız ve hazırız. Dünya yıldızlarını buraya getirebiliriz. Ülkemizin dünyadaki en büyük imajı, kültür, sanat ve spor... Bu eventler, tüm dünyaya bizim "bir" olduğumuzu göstermek için bir fırsat. Biz kamu görevi yapıyoruz, bize birazcık daha sahip çıkmalarını istiyoruz. Yapamayacağımız bir şey yok. Her şey Türkiye için. Bu anlamda desteklerini bekliyoruz.