Uyuşturucu Kaçakçısı Nejat Daş'ın İade Edilmesi

Uyuşturucu ticareti yaptığı gerekçesiyle İspanya'da tutuklandıktan sonra Türkiye'ye iadesi istenen ayrıca uluslararası uyuşturucu trafiğinin kilit isimlerinden olan ve Lucky-S ile Kısmetim 1 davalarından hakkında toplam 25 yıl 8 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Nejat Daş, 13 yıl sonra Türkiye'ye iade edildi.

Daş'ın başvurusunu hem de Türkiye tarafından yapılan iade talebi değerlendiren İspanya hükümeti Daş'ın iadesine karar verdi. Talebin kabulünün ardından Türkiye'den görevlendirilen özel bir ekip, Daş'ı teslim almak için İspanya'ya gitti. Daş'ın iki ayrı davadan aldığı ceza nedeniyle toplam 16 yıl 8 ay hapis yatacağı belirtiliyor. Nejat Daş eğer firar etmeseydi 10 yıl 8 ay hapis yatacaktı.

Adı 3.1 ton uyuşturucu yüküyle batırılan 'Kısmetim 1' ve 14 ton uyuşturucuyla ele geçirilen 'Lucky S' gemileriyle anılan Daş hakkında 1992 yılında İstanbul 1 No'lu ve 2 No'lu DGM'ler de uyuşturucu suçundan iki ayrı dava açılmıştı. Daş, Kısmetim-1'in batırılmasıyla ilgili olarak 29 Mart 1994 tarihinde İstanbul 2 No'lu DGM'de 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

1 No'lu DGM'deki Lucky-S ile ilgili yargılaması süren Daş, 8 Kasım 1994 tarihinde görülecek duruşma için Sinop'tan İstanbul'a getirilmişti. Duruşma sonrası yanındaki jandarmaları ikna ederek, kardeşi Vahdet Daş'ın Beyazıt'taki işyerini ziyarete gitmişti. Kendisine nezaret eden jandarmanın elinden Beyazıt'a kaçan Daş, Samsun'dan 'Mehmet Kartal' adına düzenlenmiş sahte bir pasaportla Ro-Ro gemisine binerek Ukrayna'nın Novorossisk Limanı'na, oradan da Moskova üzerinden uçakla Romanya'nın Bükreş kentine geçmişti. Lucky-S davasından gıyabında karar verilen Daş, 6 Mart 1995 tarihinde 30 yıl ağır hapse çarptırılmıştı. Ancak bu ceza Yargıtay'ın bozma kararı üzerine 24 yıl hapis cezasına indirilmişti.

7 Temmuz 1997 tarihinde İspanya'nın başkenti Madrid'de 14 kilogram eroinle yakalanan Daş, Türkiye'ye iadesi reddedilmiş ve 2003 yılında serbest bırakılmıştı. Ancak Daş, aynı yılın aralık ayında ele geçirilen 70 kilogram uyuşturucu maddeye ilişkin yine İspanya'da tutuklanmıştı. Daş, İspanya polisi tarafından gözaltına alındığında eşi ve çocuklarının gözü önünde dövüldüğünü belirterek, Türkiye'ye iade edilmeyi istemişti.

2005 yılında yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) yürürlüğe girmesiyle Nejat Daş'ın Avukatı Ekrem Marakoğlu, iki ayrı dilekçeyle müvekkilinin yargılanıp hüküm giydiği mahkemelere başvurdu. Avukat Marakoğlu, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçesinde, 1 Haziran 2006 tarihinde yürürlüğe giren yeni TCK'da, önceki TCK'daki 403/10. maddesinin yürürlükten kaldırıldığını, 'uyuşturucu kaçakçılığı yapmak üzere teşekkül oluşturmak' konusunda ayrı bir ceza tayin edilmediğini belirtmişti. Marakoğlu dilekçesinde, TCK'da yapılan değişiklik nedeniyle müvekkili hakkında Kısmetim-1 gemisiyle ilgili 'uyuşturucu kaçakçılığı yapmak üzere teşekkül oluşturmak' suçundan verilen 5 yıl 10 aylık mahkumiyet kararının hükmünü kaybettiğini ifade ederek, bu nedenle Daş hakkında kesinleşen bu hapis cezasının geri alınmasını istemişti. Avukat Ekrem Marakoğlu, İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçedeyse yurtdışında işlenen uyuşturucu suçlarının yeni TCK'nın 188/3. maddesine göre suç olmaktan çıkarıldığını belirterek, müvekkili hakkında kesinleşen 24 yıl ağır hapis cezasınınsa ortadan kaldırılmasını talep etmişti.

İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen uyarlama davası sonucunda yeni TCK'nın lehe bir hüküm getirmemesi nedeniyle eski TCK'dan verilen 24 yıl ağır hapis cezası aynen kalmıştı. Ancak, 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen uyarlama davasında yeni TCK'nın lehe olması nedeniyle Daş hakkında kesinleşen 5 yıl 10 aylık hapis cezası 1 yıl 8 aya indirilmişti.

(YM-AS-RO-RO-Y)

Haberler