Üsküdar Üniversitesi'nde Akademik Yıl Açılışı Yapıldı

Davranış bilimleri ve sağlık alanına odaklanan Üsküdar Üniversitesi, Dünya Sağlık Örgütü tarafından ilan edilen Ruh Sağlığı gününün bu yılki temasına uygun olarak düzenlediği "Sağlıklı Yaşam ve Zinde Kalma" konulu panel ile akademik yılına başladı.

2013-2014 eğitim-öğretim yılı açılışı, "Sağlıklı Yaşlanma ve Zinde Kalma" konulu panel ile gerçekleştirildi. Panelde, Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ, "Bilişsel Fonksiyonlar ve Yaşlanma", Caz Sanatçısı Okay Temiz "Müzik ve Ritimle Sağlıklı Yaşlanma", Memorial Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, "Kalbiniz Beyninizin Uzantısıdır" başlıklı sunumlarıyla sağlıklı yaşlanma kurallarını uygulayarak zinde kalabilmenin yollarından bahsetti.

Beyin Müzikle Birlikte Dans Ediyor

Dünya Sağlık Örgütü tarafından Dünya Ruh Sağlığı Günü olarak ilan edilen 10 Ekim'in bu yılki teması "Yaşlılarda Ruh Sağlığı". Davranış bilimleri ve sağlık alanında tek tematik üniversite olan Üsküdar Üniversitesi, akademik yılının ilk dersini "Sağlıklı yaşlanma ve zinde kalma" konulu panel ile verdi.

İlk dersin açılış konuşmasını Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan gerçekleştirdi. Tarhan, konuşmasında müzikle terapi ve ruh sağlığı konusuna değindi. Müziğin beyin ve psikoloji üzerinde önemli bir etkisi olduğuna dikkat çeken Rektör Tarhan, müzikle beyin ilişkisi üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu.

Tarhan, "Müzikte, türünden çok kişinin algılaması önemli. Müziğe verdiği anlam önemli burada. Bazı kişilerde müzik huzur, esenlik uyandırırken kiminde aynı müzik agresifliğe ve saldırganlığa neden olabiliyor. Beyin müzikle birlikte dans ediyor. Beyin elektrolarıyla yapılan incelemelerde müzikle birlikte beynin de senkronlu çalıştığı gözlemlendi. Farklı ritmdeki müzikler beynin farklı bölgelerini harekete geçirebiliyor. Müziği insan iyi kullanabilirse kendini tedavi etmiş oluyor. Sinir sistemini düzenlemiş oluyor. Terapilerde müziği nasıl kullandığımızı bu okulda okuyan öğrencilerimiz de öğreniyor." şeklinde konuştu.

Panelistler arasında yer alan ritim ve perküsyon ustası Okay Temiz de müzik ile ritmin sağlıklı yaşama ve yaşlanma açısından önemini anlattı. Ritmin insan hayatının her anında yaşamının bir parçası olduğunun altını çizen Temiz, geçirdiği kalp ameliyatının ve oğlunun doğumunun hayatının dönüm noktası olduğunu ifade etti. Sağlıklı yaşlanmak için insanın hayata tutunacak bir şeylerinin olması gerektiğini belirten ünlü perküsyon ustası, "İnsanların yapacakları bir şeyleri kalmazsa yaşlanırlar" şeklinde konuştu.

Kalp Beynin Uzantısıdır

Sunumuyla katılımcılardan büyük beğeni toplayan ünlü Kalp Cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez sağlıklı yaşlanmada kalp sağlığının önemi hakkında bilgi verdi. Sönmez insanoğlunu tehdit eden karbonhidratlı ve şekerli gıdaların kalp damar sertleşmesine yol açtığının belirterek doğal hayatta hayvanların hiç kalp krizi geçirmediğinin altını çizdi. Prof. Dr. Sönmez konuşmasında şöyle konuştu;

"Yaşam tanrıyla insan arasında oynanan satranç oyunudur. Biz hekimler oyunu uzatmak için insanlara danışmanlık ediyoruz. Doğumla beraber sıfır olan kalp damar yaşımız, yirmili yaşlarımızda strese bağlı sürtünme katsayısı arttığı için 5-10 yıl daha yaşlı olabiliyor. Çünkü hayatın stresine bağlı sürtünme katsayısı kadar kalbimizde yaşlanabiliyor. Kalbinizin rahat etmesi için beyninizi boşaltmanız gerekir. Düşünceler canlı; yaşayan şeylerdir. Dopdolu bir yaşam sürmek istiyorsanız düşüncelerinize özen gösteriniz."

Türkiye'nin önde gelen nörologları arasında yer alan Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ ise, ilerleyen yaşlarda yavaşlayan bilişsel fonksiyonları korumanın sırlarını paylaştı. Tanrıdağ geleceğin hastalıkları arasında kabul edilen alzheimer hastalığının düzenli kontrollerle önüne geçmenin mümkün olduğunu ifade etti. Prof.Dr. Tanrıdağ, beynin yaşlanma ve hastalıkları sırasında zihinsel yapımızın gösterdiği direncindeki değişiklerin belli bir yaş itibariyle takip edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Kaynak: Haberler.Com / Güncel