Haberler

Ürgüp'te Göçük Altından 'İhmal' Çıktı

Nevşehir'in Ürgüp İlçesinde, 'Temenni Tepesi' Olarak Adlandırılan Bölgeden Yuvarlanan Kayanın Bir Eğlence Merkezinin Üzerine Düşmesi Sonucu 3 Kişinin Ölümüyle Sonuçlanan Göçük Olayının Altında Kocaman Bir 'İhmal' Çıktı.

Nevşehir'in Ürgüp ilçesinde, 'Temenni Tepesi' olarak adlandırılan bölgeden yuvarlanan kayanın bir eğlence merkezinin üzerine düşmesi sonucu 3 kişinin ölümüyle sonuçlanan göçük olayının altında kocaman bir 'ihmal' çıktı.

2003 yılında Hacettepe Üniversitesi'nden 2 bilim adamının bölgede inceleme yaptığı ve adeta 'geliyorum' diyen faciaya hazırladıkları rapor ile dikkat çektikleri ortaya çıktı. Aradan geçen 4 yıl içerisinde heyetin hiçbir önerisi hayata geçirilmezken, raporda, 'en tehlikeli' olarak tespit edilen kaya bloklarından biri 3 kişinin ölümüne yol açtı. Ürgüp'te Dr. Adil Binal ile birlikte araştırma yapan Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Uygulamalı Jeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erçin Kasapoğlu, İHA'ya konuştu. 4 yıl önce Nevşehir Belediye Başkanı Bekir Ödemiş'in isteği üzerine bölgeye gittiklerini ve tespitleri ile önerilerini raporlaştırdıklarını anlatan Prof. Dr. Kasapoğlu, "Mağaralardaki yani tehdit altındaki evlerin ve özellikle diskoteklerin boşaltılmasını ya da faaliyetlerinin durdurulmasını önermiştik. Düşen blok en büyük tehlike arz eden ve dikkat çeken bloklardan bir tanesi. Ön inceleme raporumuz da ortada kaldı. Bizim önerilerimizden hiç biri yapılmadı" dedi.

İncelemeleri sırasında bölgede yoğun kaya düşmesi olayı olduğunu tespit ettiklerini belirten Prof. Dr. Kasapoğlu, kayanın eğlence merkezine yuvarlandığı Temenni Tepesi'ndeki çarpıklaşmayı şöyle dile getirdi:

"Peri Bacaları doğal anıt özelliği olan yapılardır. Bölge jeolojisinin olumsuz yönleri var. Volkanik kayaçlar bulunuyor. Bu yapılar ince taneli, yumuşak, mikroçatlaklar içeren, dayanağı düşük bir malzemelerdir. Malzemelerin rüzgar ve yağmura karşı son derece zayıf, kırılıp çatlayabilen bir yapısı var. Bu nedenle mevcut kırık ve çatlaklar derenleşiyor ve blokların etrafını boşaltıyor. Etrafı boşalan bu bloklar bağlı oldukları ana kütleden kopup aşağıya düşüyor. Jeolojik yapıyı değiştiremeyiz ama su ile temasını kesebiliriz. Örneğin bu bölgede Temenni Tepe olarak bilinen, belediyenin bir seyir alanı olarak düzenlediği, üzerinde tarihi türbe ve kütüphanenin olduğu bölge bulunuyor. Belediye bu bölgeyi park haline getirmiş. Ancak bunu yaparken tesfiye amacıyla buranın etrafına kalın bir dolgu malzemesi konulmuş. Bu dolgu malzemenin ağırlığı bazı yerlerde 1.5-2 metreyi buluyor. Hem yapıların ağırlığı hem de kalın dolgu malzemesinin ağırlığı bloklar üzerinde olumsuz bir etki yapıyor. Raporda tüm bunları yazdık. Temelli Tepe'deki drenaj sistemi de ters yönden yani kırık-çatlakların yoğun olduğu yerlere verilmişti. Öncelikle bu dolgu maddesinin kaldırılmasını, daha ince yalıtkan bir madde ile kaplanmasını önermiştik. Ayrıca drenaj sisteminin yerinin değiştirilmesini tavsiye etmiştik."

Peri Bacaları içindeki mağaraların bir kısmının ev, bir kısmının işyeri, bir kısmının ise eğlence merkezi olarak kullanıldığını ifade eden Prof. Dr. Kasapoğlu, özellikle eğlence merkezlerinde yüksek frekansla çalınan müziğin felakete zemin hazırladığını öne sürdü. Kasapoğlu, "Bu diskoteklerde zaman zaman yüksek frekanslarda müzik çalınıyor. Yüksek müziğin yaydığı titreşimler mağaranın tavanında bir takım parçaların düşmesine, dolayısıyla destek sisteminin zayıflamasına neden oluyor. Ayrıca konser verilirken yüksek frekanslı müzikler çalınıyor. Bu gibi durumların kaya ve blok düşmesini tetikleyebileceğini ifade ettik. Bunun için mağaralarda tehdit altındaki evlerin ve özellikle diskoteklerin boşaltılmasını veya faaliyetlerinin durdurulmasını önermiştik. Bunun dışında başka önerilerde bulunduk. Karayollarındaki toprak kaymalarını önlemek için çelik hasırlar serilebileceğini düşünüyoruz. Ama orası turistik bir bölge olduğu için bu estetiği bozabilirdi. Bunun yerine daha pahalı fakat daha etkili bir yöntem olan yüzey kısımların sentetik kimyasallar ile kaplanması ve böylece bölgenin atmosferik etkilerden korunmasını önermiştik" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Kasapoğlu, yapılacak kapsamlı bir bilimsel çalışma sonucu düşme ihtimali olan blokların tespit edilmesinin, bununla birlikte blokların hangi yükseklikten ne kadar mesafeye düşebileceğinin bilgisayar programları ile tespit edilebileceğinin altını çizdi. Bütün ikazlarına rağmen bölgede yaşanan göçük olayı sonrası 3 kişinin ölmesinden büyük üzüntü duyduğunu ifade eden Prof. Dr. Kasapoğlu, "Sayın belediye başkanı da jeoloji mühendisidir, olayın farkındadır. Ama bir türlü bu projeyi uygulamaya koymak için gerekli desteği bulamadım. Ve böylece ön inceleme raporumuz da ortada kaldı. Bizim önerilerimizden hiç biri yapılmadı. Düşen blok en büyük tehlike arz eden ve dikkat çeken bloklardan bir tanesi. Tüm bunlar Türkiye'de sorumlu kişilerin ne kadar duyarsız olduğunu gösteriyor. Deprem konusunda ve diğer konularda aynı sorunları yaşıyoruz. Bu konularda etkin ve yetkin olan ve sorumluluk taşıyan kişilerin vurdumduymazlığıdır. İnsan hayatını hiç bir şeyle ölçemezsiniz" şeklinde konuştu.

(YZE-MAY-MEF-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title