'Türkiye Otomotiv Üssü Olabilir'

Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış CEO'su Ali Haydar Bozkurt, Avrupa normlarında uygulanacak vergi sistemiyle her yıl Türkiye'de satılan 800 bin civarındaki otomobil sayısının, 2.5 milyona çıkabileceğini, böylelikle Türkiye'nin otomotiv üssü olabileceğini söyledi.

Türkiye'deki tek çevreci otomobil bayisi BREEAM sertifikası sahibi olan Adana Toyota Plaza Onatça'da, Toyota Prius Plug-in Hybrid'in deneme sürüşüne katılan Ali Haydar Bozkurt, araç hakkında bilgi verdi.

Toyota Prius Plug-in Hybrid'in rakiplerinin çok ilerisinde olduğunu belirten Bozkurt, "Toyota'nın Prius Plug-in Hybrid modelini ilk kez Adana'da tanıtıyoruz. Bizler çok heyecanla karşıladık. 100 kilometrede sadece 2.6 litre yakıt tüketimi var. Şu anda 4 litrenin altına sadece biz inebildik. Bu anlamda ciddi bir ekonomi sağlıyor. Bununla birlikte karbondioksit salınımı ise 29 gram, bu da rakiplerine göre oldukça açık ara ile önde bulunuyor" dedi.

HYBRİD İÇİN TEŞVİK ÖNEMLİ

Hybrid otomobillerin teşvikle satılabileceğini, bunun tüm dünyada böyle olduğunu belirten Bozkurt şöyle konuştu:

"Dünyada bir çok yerde çevrenin korunması için hybrid otomobiller teşvik ediliyor. Hybrid teknolojisi çevreye çok az zarar veriyor. Bu nedenle hybrid otomobiller için dünyada vergi teşvikleri bulunuyor. Bazı metropollerde şehir merkezlerine girişler ve otoyollar ücretlidir. Ancak hybrid otomobiller bu ücretlerin bir çoğundan ya muaf tutuluyor, ya da indirim alıyor. Yani kamunun bile teşviğini görüyor. Bunun kullanıcı tarafından tercih edilebilmesi için mutlaka teşvik gerekiyor. Türkiye'de de bazı indirim ve teşvikler yapılabilir. Örneğin motorlu taşıtlar vergisi alınmayabilir. Çok değişik formüller uygulanabilir. Ülkemizde ne yazık ki hybridle ilgili hiçbir teşvik bulunmuyor. Bu nedenle de Türkiye'de satılan hybrid sayısı çok az. Bu bahsettiğimiz teşvikler olursa, hybrid otomobilleri kullanmak isteyenler olacaktır. Ancak bu teşvikler gündeme gelmediği sürece yaygınlaşması mümkün görünmüyor."

NASIL TEŞVİK OLACAĞINI BAKANLIKLAR BİLİYOR

Sektör olarak nasıl bir desteğe ihtiyaçlarının olduğunu ilgili bakanlıkların çok iyi bildiğini belirten Bozkurt, şöyle devam etti:

"Yaptığımız çalışmaları bakanlıklarla paylaştık. Bu durumun çok net farkındalar. Sektör olarak teşviklerin nasıl olması gerektiğinin farkındalar. Ancak bahsettiğiniz gibi otomotiv, vergi olarak en önemli kaynaklardan birisi. Çok net vergi elde edildiği için bu gelirden yerine bir şey koymadan vazgeçmek kolay olmayacaktır. Ama belli teknolojilere öncelik verilebilir. Bunlardan birisi hybrid olabilir. Teşvik olsa bile hemen hybride bir ilginin olmasını beklemiyoruz. 2014 sektörümüz için bir kilometre taşıdır. Otomotiv Strateji Belgesi'nde 2014'e kadar çevreci teknolojilerin desteklenmesi konu başlığı çok net ortaya konuldu. Bu 2 yıllık süreçte bazı teşvik edici çalışmalar bekliyoruz."

PETROL BİTİYOR

Önümüzdeki 30-40 yıl içinde dünyada petrolün bitmesinin beklendiğini belirten Bozkurt sözlerini şöyle sürdrürdü:

"Böyle bir ortama yaklaşırken 30-40 yıl azmış gibi görünebilir, ama petrolün yanında muadil bir enerjinin devreye girmesi için Ar-Ge çalışması için çok kısa bir dönemdir. Toyota bunu çok önce görerek, 42 yıl önce elektirikli otomobil çalışması yapmaya başladı. Ancak çalışma sürecinde bunun pratik olmadığını, elektriği dışarıda üretip yüklemek yerine otomobilin içinde üretip kullanmanın daha pratik olduğunu düşünüp hybride dönmüşler."

OTOMOTİVDE SATIŞ PATLAMASI OLUR

Yapılacak vergi düzenlemelerinin ardından satış patlaması olabileceğini belirten Bozkurt değerlendirmelerine şöyle devam etti:

"Otomotiv sektörü Türkiye'de toplanan verginin yaklaşık yüzde 21'ini kapsıyor. Bu çok önemli bir oran. Avrupa normlarına yakın bir vergi sistemine yaklaşırsak bizim pazarımız bugün olduğunun 2-2,5 katına çıkabiliyor. Bugün Türkiye'de 800 bin adetlerde satış oluyorsa, böyle bir uygulamada 2-2,5 milyon adete çıkabilir. Belki birim bazında kademeli vergi düşüşü olabilir, ama toplam bazda mutlaka bunu telafi edecek bir şey olacaktır. Bununda tek katkısı otomobil satışlarının büyümesi değil, Türkiye'deki yatırımların artmasına yol açar. İç pazar büyürse, Türkiye'de halen üretim yapanlarla birlikte hiç üretimi olmayanların üretim üssü olarak göreceğini söyleyebiliriz. Türk pazarının böyle bir potonsiyeli var. Bölge olarak çok önemli bir yerdeyiz. Rusya, Avrupa, Afrika, körfez ülkeleri, Türki Cumhuriyetler'e yakınız. Yan sanayimiz çok güçlü, lojistik iyi, bu bölgelerle bağlantılarız var. Bunları gözönüne aldığınızda Türkiye, otomotiv üssü olabilir. Ülke olarak bir sektörün bayraktarlığını yapmamız lazım. Bazı sektörler zaten kapılmış, otomobil ise hala şansı devam eden sektörlerden diyebiliriz." - Adana

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel