Haberler

Tümsiad Genel Başkanı Yıldırım, 60. Hükümet Programını Değerlendirdi

Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Başkanı Mehmet Yıldırım, 60. Hükümet Programı'nın uygulanmasında, ülke gelişimi ve küresel rekabet açısından etkin, radikal tedbirler ve faaliyetler beklediklerini açıkladı.

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı kabinenin başarılı olmasını dilediklerini kaydeden Yıldırım, "Geçtiğimiz dönemde sıkı enflasyon hedeflemesi, kontrollü döviz kuru, piyasaların ateşini söndüren faiz uygulamaları, makro ölçekte ekonomimizi belli bir yörüngeye oturtmuştur. Fakat makro ekonomideki dengelerin, bu dönemde mikro ölçekte tabana, piyasaya ve reel ekonomik hedeflere yöneltilmesi gerekmektedir. Merkez Bankası kanalıyla uygulanan sıkı para politikası enflasyonun ateşini almış, fakat piyasalarda

nakit akışını zayıflatmıştır. Kontrollü döviz kuru ve YTL'nin kademeli olarak değerlenmesi, ihracatçımızın elindeki kozları zayıflatmıştır. Yüksek faiz uygulamaları, elinde para olan yatırımcıyı ranta teşvik eder niteliktedir. Biz şu anda pratik olarak, çok ciddi bir faiz ve enflasyon baskısı altındayız. Düşük döviz kuru dolayısıyla ihracat karsızlığı problemiyle karşı karşıyayız. Bu nedenlerle rekabet edilemez şartları sırtımızda taşıyoruz. Aynı zamanda üretime dayalı ithalatın bozduğu iç üretim

dengesizliğiyle karşı karşıyayız. İhracat ve ithalat arasındaki denge, ithalat lehine artarken, cari açığımız ise sürekli büyüyor. İthalat ve ihracat arasındaki makasın bu dönemde ihracat lehine dönmesini sağlayacak tedbirler alınmasını bekliyoruz" dedi.

Hükümet programının tüm unsurlarıyla uygulanması yönünde etkin bir iradenin ortaya konulması gerektiğini ifade eden Yıldırım, "Dileriz yazılı olan her şey kağıt üzerinde kalmaz ve teker teker hedeflere ulaşılır. Enflasyon hedeflemesi, yıllık 40 milyar dolar turizm geliri, sosyal güvenlik reformu, sağlık reformu, eğitim reformu ve ülkemizin kangrene dönmüş birçok meselesi etkin bir irade ortaya konularak çözüme kavuşur" diye konuştu.

Açıklanan hükümet programında istihdam üzerindeki yüklerin kademeli olarak düşürüleceğine dair bir iradenin ortaya konulduğunu, fakat bu çabanın yetersiz olduğuna dikkat çeken Yıldırım, "İstihdam üzerindeki yüklerin 5 puan düşürüleceği ifade ediliyor. Bu oran, kayıt dışının kayıt içine çekilmesi yönünde hiçbir anlam ifade etmemektedir. Bugün, Türkiye'nin yaşadığı en önemli sorun kayıt dışının, kayıt içinden fazla olmasıdır. Gelişmiş ülkelerde işverenler üzerindeki istihdam yükü yüzde 15-25 düzeyindeyken,

bu oran Türkiye'de dolaylı vergiler, direkt vergiler, SSK, enerji yükü gibi unsurlarla kümülatif olarak yüzde 50'lere ulaşmaktadır. Bu durum üreticileri, esnafı, işverenleri, sanayiciyi kayıt dışına yöneltmektedir. Eğer istihdam üzerindeki yükler, radikal bir uygulamayla yüzde 50 oranında düşürülebilir, kabul edilebilir bir oran uygulamaya konulabilir ve bu uygulamalar etkin denetim ve cezalarla desteklenebilirse, Türkiye, üretim üssü olma noktasında tarihin en büyük sıçramasını yapacaktır" şeklinde

konuştu.

Kayıt dışının kayıt içindeki firmaların kurumsal kimlik, rekabet ve markalaşma avantajlarını da ortadan kaldırdığını vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:

"AB uyum yasaları çerçevesinde Türkiye'de her sektörün kendisine çekidüzen verme vakti gelmiştir. Türkiye, tüm kurum ve kuruluşlarıyla küresel rekabet avantajlarını yakalamak istiyorsa, kazanan, kazandığının vergisini veren, büyüyen, kazanan ve dünya ölçeğinde marka olan değerler üretebilmelidir."

Yıldırım, hükümetin sivil anayasa taslağıyla ilgili çalışmalarını da çok yakından takip ettiklerini kaydederek, "Umarız, bu çalışma Türkiye'nin ve Türk milletinin hayrına gelişmelere sahne olur. Ülkemizin demokratikleşmesi, demokrasinin içselleştirilmesi ve hak ve özgürlüklerin tabana daha çok yayılması için bu anayasanın katkısı olacaksa, biz de desteğimizi esirgemeyeceğiz. Bizce, hükümet, bu çalışmayı dar bir alana sıkıştırmamalı, toplumun tüm kesimlerini kucaklayarak, sivil toplum örgütlerini içine

alarak, üniversiteler, akademisyen nezdinde bilgi akışı sağlayarak ve topyekün halkı kucaklayarak bir taslak ortaya koymalı. Böyle bir çalışma daha kucaklayıcı ve toplum tarafından kabulü daha kolay bir çalışma olacaktır" dedi.

(LK-ÖZ-E)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Ekonomi

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title