Haberler

Tekirdağ: Çorlu'da Ailelere Yönelik Seminer

Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.dr. Hasan Yılmaz, Çocuğa Bırakılacak En Güzel Mirasın Onu İyi Yetiştirmek Olduğunu Söyledi.

Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Hasan Yılmaz, çocuğa bırakılacak en güzel mirasın onu iyi yetiştirmek olduğunu söyledi.

Çorlu'da Tekirdağ Milli Eğitim Müdürlüğü ile Fen Bilimleri Merkezi Dershanesi'nin işbirliği ile düzenlenen bir seminere katılan Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Eğitim Psikologu Doç. Dr. Hasan Yılmaz, Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonunda öğrenci velilerine çalışma, motivasyon ve aile içi iletişim konularında bazı bilgiler aktardı.

Çocukların karşılarında öğüt veren insanlar değil o öğütleri yaşayan modeller görmek istediğini anlatan Yılmaz, şöyle konuştu: "Çocuğunuzu olumlu bir açıdan görmeniz, onunda kendisini o şekilde görmesini sağlar."

Küçük yaşta evlendiğini ve küçük yaşta baba olduğunu anlatan Yılmaz,

sözlerine şöyle devam etti: "Çocuk büyütürken körebe oynadık, anne babanın yapacağı bütün hataları yaptık. Şimdi ayırım yapmadan il il, ilçe ilçe, dolaşıp her yere gidiyorum. Bu yanlışları başkalarının yapmaması için uğraş veriyorum. Cebine harçlık koymakla, üzerine elbise almakla işler bitmiyor. Çocuk yetiştirmek dershaneye göndermekle, taksidini ödemekle olmuyor"

Çocuğun evde ders çalışma anında önemsenmesi gereken konular olduğunun altını çizen Yılmaz, "Çalışma alışkanlığı da bu konulardan biri. Çocukların çalışmaları için kendilerine ait bir odaları ve çalışma masaları olsun" ifadelerini kullandı.

"Çalışacak çocuk her yerde çalışır, derseniz, televizyona gözü takılan çocukta, "ders her zaman çalışılır ama bu dizi kaçmaz" der çalışmayı bırakır" diyen Yılmaz, "Çocuğun çalışma odasının süslü, püslü olmaması gerekir, duvarlarda araba resimleri, sanatçı posterleri varsa resme bakan çocuk, arabaya biner, konsere gider dersle alakası kalmaz. Odası dağınık olan çocuğun zihni dağınık olur" ifadelerini kullandı.

"Çocuklarınızın elinde ders kitabı haricinde bir kitap görürseniz onlara kızmayın, roman, öykü, hikaye kitaplarını da okumaları gerekiyor" diyen Doç Dr. Hasan Yılmaz, "Okuyan çocuğun kelime haznesi genişler. Sınavda çocuklar, soruyu okuyor, cevap seçeneklerini okuyor bu yüzden okuduklarını iyi anlamaları gerekir, okuduğunu anlayabilen sınava bir adım önde başlar."

"Çocuğunuz fen dersinde zayıfsa işe önce Türkçe`den başlayın" diyen Yılmaz, şöyle konuştu: "Çocuklar çalışmaya başlamadan önce her şeyi masalarında hazır etsinler, çalışma boyunca masadan kalkmasınlar, öğrenci ders çalışırken bir cetvel için masadan kalkar ve araya bir sürü şey girer böylece bu çalışma çalışma olmaktan çıkar. Ders çalışmada miktar değil, kalite önemlidir."

Tembel öğrencinin psikolojisinin hasta olan ama iyileşmek istemeyen kişiye benzediğini anlatan Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "Çocuğunuz televizyon izlesin, sinemaya gitsin, müzik dinlesin ama neyi ne zaman ve ne kadar yapacağına iyi karar versin. Yasaklayarak bir yere varamayız. Hiçbir şeyi çocuklarınızın hayatından çıkarmanıza gerek yok. Uzlaşabilirsiniz, bilgisayar başına geçmek isteyen çocuğunuza "evet" deyin ama önce ders çalışması gerektiğini hatırlatın. Bilgisayarı ona ödül olarak verin, ders çalışmasının ödülü bilgisayarı olsun, bu sayede çalışma alışkanlığını kazanır. Bir insanın hem kafası hem de midesi aynı anda, aynı başarı ile çalışmaz. Oyunu kuralına göre oynayanlar kazanıyor, zeki olan insanlar, zeki çocuklar sınav kazanmıyor doğru çalışanlar kazanıyor."

Öğrencilerin tamamına yakınında cep telefonu bulunduğu ve bu konuda da ölçünün kaçırıldığını söyleyen Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti:

"Cep telefonu konusunda ölçü kaçtı, çocuk bir mesaj gönderiyor, bir soru çözüyor, sorunun ardından mesaja cevap geliyor, dersi bırakıyor, ya da cevap gelmiyor neden gelmedi diye bu sefer arıyor, çocuklarınız ders çalışırken cep telefonlarının kesinlikle kapalı olmasını isteyin. Çocuklarınıza bazı kurallar koyun, 'ben karışmam' demeyin, siz anne babasınız bir bakıma rehber öğretmensiniz ve karışacaksınız. Ders çalışan çocuklar, çalışırlar ama en çok başarılı oldukları konulara çalışır, dershanenizin müfettişi olun, çocuğunuzun genel durumuna bakın, ayrıntılı bir şekilde değerlendirme yapın. Yanlış yaptığı konuları görüp, yanlış yaptığı derslerini öğrenip çalışma önceliğini doğru tespit etmesine yardımcı olun."

Çocuğun ders çalışmasının yanı sıra anne ve babadan göreceği desteğin de önemli olduğunu anlatan Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı: "Dünyada mutsuz çocuğundan daha mutlu olabilen anne ve baba yoktur. Onların mutluluğu bizim mutluluğumuzdur. Azarlamak, dövmek kolay ama bu acizliğin göstergesidir. Çocuklarımızın ihtiyacı mal, mülk değil. Çocuklarınıza para, banka hesabı, apartman dairesi bırakmak zorunda değilsiniz. Çocuğa verilecek en güzel miras onu iyi yetiştirmektir. Bırakın onları kendisi kazansın. Zaten iyi yetiştiremezseniz, onu yönetemez ve bıraktığınız mal mülk başına bela olur."

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title