TBMM Genel Kurulu

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, "Her yıl bütçelerinden belirli bir kaynağı, Suriye'nin kuzeyindeki PYD/PKK terör örgütüne aktaran ABD, ayrıca terör örgütlerine TIR'larla silah yardımı yaparak bölgenin istikrarsızlaştırılmasına zemin hazırlamıştır." dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda gündem dışı konuşmaların ardından grup başkanvekilleri yerlerinden söz aldı.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, Çin'in Doğu Türkistan'da zulüm ettiği ve toplama kamplarına gönderildiğine ilişkin Uygur Türklerine ait 5 binden fazla fotoğraf ve belgenin BBC tarafından yayımlandığını söyledi.

Çin'in, bölgedeki kampların sadece eğitim amaçlı olduğunu savunduğunu, ancak yayımlanan belgelere göre kampların hapishaneden farksız olduğunu belirten Usta, şunları kaydetti:

"Çin hükümetine ait belgelerde kampın silahlı gardiyanlar tarafından korunduğu görülmekte ve birçok soydaşımızın sadece Müslüman olduğu için gözaltına alındığı belirtilmektedir. Anne babaları gözaltına alınan Uygur Türkü çocuklar ise Çin hükümeti kontrolündeki yurtlara yerleştirilmiştir. Çin'in, Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine uyguladığı zulme, Avrupa'dan, ABD'den bile ses gelirken Ankara'dan hala beklenen tepki gelmemiştir. Hükümet, zulüm gören kardeşlerimizi duymamakta, insan hakları ihlallerini sürdüren Çin'e karşı sesini çıkarmamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Doğu Türkistan'a sahip çıkmalı, Çin zulmünü tanımalı, soydaşlarımızın can ve mal güvenliği uluslararası yasalara göre garanti altına alınmalıdır. Uygur Türklerinin acılarının son bulması için başta Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olmak üzere Birleşmiş Milletleri ivedilikle harekete geçmeye davet ediyoruz."

"Price, haddini aşan açıklama yaptı"

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül ise ABD'nin geçmişine bakıldığında adım attığı her coğrafyaya kan, gözyaşı, kaos ve kargaşa götürdüğünün görüldüğünü, özellikle Irak işgalinde yaptıklarıyla DEAŞ terör örgütünün oluşumuna meydan verdiğini vurguladı.

ABD'nin, 1984'ten beri teröre karşı verdiği mücadelede Türkiye'ye destek olmak yerine terör örgütü PKK/PYD'yi doğrudan veya dolaylı yollardan açıkça desteklediğinin altını çizen Bülbül, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Her yıl bütçelerinden belirli bir kaynağı, Suriye'nin kuzeyindeki PYD/PKK terör örgütüne aktaran ABD, ayrıca terör örgütlerine TIR'larla silah yardımı yaparak bölgenin istikrarsızlaştırılmasına zemin hazırlamıştır. Suriye'nin kuzeyinde terör koridorunun oluşumuna engel olunması ve ülkemizin sınır güvenliğinin sağlanması, olası göçlerin engellenmesi ve nihai olarak bölgede istikrarın sağlanması için yapılacak olan askeri harekatın gündemde olduğu bir süreçte ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Price haddini aşan bir açıklama yaptı. ABD'li sözcünün, Türkiye'nin olası bir operasyonunun bölgesel istikrara zarar verebileceği şeklindeki manipülatif açıklamaları, ABD'nin bugüne kadar uygulamış olduğu istikrarsızlaştırıcı politikaları ve terör örgütlerine olan açık desteğini gizleyemeyecektir."

"Hala iddianame yazılmadı"

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği ve 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın 10'uncu duruşmasının yapıldığını anımsattı.

Son duruşmada ailelerin, "muhatabımız savcılıktır" diyerek mahkeme salonunu terk ettiğine işaret eden Beştaş, "Davanın avukatı Can Atalay da maalesef Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunuyor. Mahkeme heyeti, Atalay'ın SEGBİS ile katılma talebini de reddetti. Bin 417 gündür 25 kişinin hayatını kaybettiği katliamda rolü olan üst düzey sorumlular hakkında hala iddianame yazılmadı." sözlerini sarf etti.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise Gezi Parkı olayları davasında duruşma için Almanya'dan çağrılan Çiğdem Mater'in kaçma şüphesi ile tutuklandığını hatırlattı. Özel, "Tutuklanan Mater, daha önceki duruşmada 3 hakim tarafından beraat ettirilmişti. Mater, Almanya'da film çekimlerinde çalışıyordu. Türkiye'ye geldikten bir ay sonra tutuklandı. Tutuklanma gerekçesi kaçma şüphesi. Kaçma şüphesi ile tutuklanan Mater, duruşmaya kendisi gelmişti. Çiğdem Mater ve diğer tüm tutukluların özgürlüğüne kavuşacağı günleri bekliyoruz." diye konuştu.

"Kayseri'ye özel olmasının nedeni budur"

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nde yer alan Kayseri'deki kooperatiflere yönelik düzenlemeye ilişkin 4 aydır çalıştıklarını aktardı.

Elitaş, Kayseri'de etaplar halinde yapılan kooperatiflerde farklı bir uygulamanın ortaya çıktığını, konutlarının borçlarını ödeyen çok sayıda vatandaşın kooperatif yönetimlerinin değişmesiyle yeniden borçlandırıldığını vurgulayarak, "Kimilerine 200 bin, kimilerine 80 bin, kimilerine 380 bin lira borç ihdas edilmiş. Dolayısıyla bir düzenleme yapma ihtiyacı hissettik. Kayseri'ye özel olmasının nedeni budur. Başka bir ilde bunun benzerleri varsa orası için de aynı değişiklik yapılabilir. Bu konunun ne ideolojik ne de siyasi bir tarafı var. Mağdur olmuş insanların mağduriyetlerini gidermek üzere yapılan bir düzenlemedir." bilgisini paylaştı.

Türkiye Haberler