Haberler

'Spor Medeniyetleri de Buluşturuyor'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Spor sadece insanları, sadece kitleleri yakınlaştırmıyor... Tarihteki birçok örnekten de anlaşılacağı gibi spor, ülkeleri, medeniyetleri, farklı kültürleri de buluşturuyor. Farklılıkları bir saha içinde, bir salon içinde kaynaştırabiliyor'' dedi.

Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi'nde spor camiası temsilcileri ile bir araya gelen Erdoğan, burada yaptığı konuşmada Türkiye'nin en can alıcı meselelerini istişare etmek, bu meselelerle ilgili olarak Türkiye'nin tanınmış simalarının, başarılı isimlerinin, kanaat önderlerinin görüş ve önerilerini almak için bir süredir bu toplantıları düzenlediklerini hatırlattı.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Şöyle geride bıraktığımız on yıllara baktığımızda, Türkiye'nin birçok meselesinin çözülememe nedeninin; özgürce konuşamamak, meselelerin üzerine cesaretle gidememek olduğunu görüyoruz. Konuşamamanın ötesinde, birçok sorunun da ne yazık ki yok sayıldığına, görülmediğine, görmezden gelindiğine şahit olduk. Türkiye'de demokrasi ve insan haklarının, ifade özgürlüğünün standartları yükseldikçe, toplum birbiriyle daha fazla konuşabilir, daha fazla iletişim kurabilir hale geldi. Sorunlar daha cesur bir şekilde ele alınmaya, daha kararlı bir çözüm iradesi sergilenmeye başlandı.''

Erdoğan, Hükümet olarak bu iletişim kopukluğunu gidermek, siyasetçi ile millet arasında, milletin her bir ferdi arasında dil bağını, gönül bağını güçlendirmek için çok yoğun gayret gösterdiklerini anlattı.

Bugünkü toplantıda, spor dünyasının çok önemli isimlerinin bulunduğunu, her biri kendi alanında büyük işler başarmış, Türkiye'nin adını dünyaya duyurmuş, Türkiye'nin imajına, itibarına önemli katkılar sağlamış, gençlere örnek olmuş kişilerin katıldığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

''Ama ben bugün, misafirlerimizden özellikle bir tanesine, Hakkari Devlet Hastanesi doktorlarından, aynı zamanda 'Hakkari'nin meleği' olarak bilinen Sayın Doktor Dilek Yeşilbaş'a dikkatlerinizi çekmek istiyorum. Dilek kardeşimiz, Hakkari Devlet Hastanesine, tırnak içinde söylüyorum, 'zorunlu' hizmet için atanmıştı. Ama zorunlu hizmet süresi bittiği halde, görev yerinde kalmayı tercih etti. Çünkü Hakkari'deki, 'Dilek Abla' diyerek arkasından koşan yüzlerce çocuğunu terk etmek istemedi. Dilek Hanım, Hakkari'deki bir sivil toplum örgütünde görev alarak, oradaki çocuklara futbolu sevdirdi, sporu sevdirdi, sinemayı sevdirdi. Hakkarili çocuklardan kurduğu futbol takımı, 20-24 Mayıs tarihleri arasında, Almanya'nın Dresden şehrinde uluslararası bir turnuvada Türkiye'yi temsil etti.''

Takımın turnuvada ikinci olduğunu, gol kralının bu takımdan çıktığını ve fair-play ödülünün de yine bu takıma verildiğini dile getiren Erdoğan, o çocukların hemen hepsinin hayatlarında ilk kez uçağa bindiklerini, bazılarının hayatlarında ilk kez Hakkari'nin dışına çıktıklarını, ilk kez İstanbul'u gördüklerini ve yine ilk kez yurt dışına gittiklerini anlattı.

Çocukluğunda, mahalle aralarında kağıttan toplar yaparak oynadıklarını anlatan Erdoğan, Bebeto, Bobo, Kafu, Riberia, Robinyo, Ronaldinyo, Mehmet Oralyo, Ziko, Alex, Tafarel ve daha nicelerinin bu gecekondulardan yetiştiklerini dile getirerek, Pele'nin 11 yaşına kadar ayakkabı boyacılığı yaparken, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük futbolcusu unvanına kavuştuğunu da anımsattı.

Başbakan Erdoğan, sporun kitleleri etkilediğini, sporcuların, bugünün dünyasında gençlere, çocuklara, yetişkinlere herkesten çok daha fazla etki ettiğini belirtti.

Türkiye'deki Kürt kökenli vatandaşların temsilcisinin PKK olmadığını ve olamayacağını vurgulayan Erdoğan, Kürt kökenli vatandaşların istismar edildiğini, bir grubun da bunu siyasi olarak istismar ettiğini söyledi.

Kendi partisinde birçok Kürt kökenli bulunduğunu, aralarında hiçbir sıkıntı olmadığını belirten Erdoğan, herkesin birlikte ülke için çalışmaya devam ettiğini dile getirdi.

Son dönemde terör eylemlerinde bir artış görüldüğüne dikkati çeken Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

''Bu son kanlı eylemler aslında terör örgütünün nasıl bir taşeronluk, nasıl bir figüranlık üstlendiğini açıkça bir kez daha ortaya koymuştur. Türkiye'nin her alanda büyüdüğü, her alanda geliştiği, umutlarının arttığı, uluslararası itibarının güçlendiği bir süreçte, kardeşliğin pekiştiği, birlik ve beraberliğin perçinlendiği bir süreçte ne yazık ki bunlar tırmanmaya başlamıştır. Bu kanlı eylemler ne Türkiye'yi ne de Milli Birlik ve Kardeşlik Projesini asla ve asla yolundan alıkoyamayacaktır. Bugün Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ne karşı çıkanlar, neden karşı çıktıklarını izah etmiyorlar, edemiyorlar, gerekçeleri yok. 'Alevi' kelimesini, 'azınlık' kelimesini ağızlarına alamayanlar var. 'Böyle gelmiş, böyle gider' diyemeyiz. Statükoyu sürdürmek mümkün de değil, Türkiye'nin çıkarına da değil. Bu statükoyla devam etmek, açık söylüyorum, ülkenin bekası adına hayırlı da değil.''

Başbakan Erdoğan, ölümlere, gözyaşlarına, acılara daha fazla seyirci kalamayacaklarını vurgulayarak, herkesin empati kurmasını ve 73 milyon vatandaşın her birinin kendini ötekinin yerine koyarak düşünmesini istediğini belirtti.

Kaynak: AA / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title