Şanlıurfa: Şanlıurfa'da Kan Davaları Araştırılıyor
Şanlıurfa'nın Siverek İlçesi'nde kan davaları araştırılıyor. 1990 yılından beri ilçenin çeşitli sorunlarıyla ilgilenen, ilçenin ekonomik ve sosyal kalkınması için projeler üreten, "Siverek'i Vilayet Yapma ve Kalkındırma Dernek Başkanlığı", ilçedeki kan davası olaylarını araştırdı.
Şanlıurfa'nın Siverek İlçesi'nde kan davaları araştırılıyor. 1990 yılından beri ilçenin çeşitli sorunlarıyla ilgilenen, ilçenin ekonomik ve sosyal kalkınması için projeler üreten, "Siverek'i Vilayet Yapma ve Kalkındırma Dernek Başkanlığı", ilçedeki kan davası olaylarını araştırdı.
Siverek'i Vilayet Yapama ve Kalkındırma Dernek Başkanlığı ve ilçedeki yerel basın kuruluşlarından İrfan Gazetesi tarafından ortaklaşa yapılan araştırmada, kan davaları ele alındı. Oluşturulan 4 kişilik ekip, ilçe merkeziyle kırsal alanda bulunan ve geçmişte aralarında kan davası bulunan 13 ailenin bireyleriyle bire bir görüştü. Siverek'i Vilayet Yapama ve Kalkındırma Dernek Başkanı Koçali Aymaz, bölgede halen kan davası güdüldüğünü belirterek, "Bölgemizde son dönemlerde azalmasına rağmen, halen kan davası güden aileler var. Geçmişte kan davalı ailelerin sayısı daha fazlaydı. Son yıllarda yapılan barışlar bu sayıyı azalttı. 1997 yılında dernek yönetim kurulu olarak bu konuya dikkat çekmek için 3 ay boyunca kan davasına son kampanyası başlatmıştık. Bu kampanya da yararlı oldu. Aralarında halen kan davası devam eden ve geçmişte bu tür olayları yaşayan ailelerle bire bir görüşmelerde bulunarak, kan davasının ekonomik ve sosyal yönünü araştırdık. Araştırmamız bir ön hazırlık olup, derneğin kendi çabalarıyla yapılmıştır. Bunun yanında bölgede bu konuda üniversitelerin mutlaka bilimsel araştırma yapmaları gerekir" dedi. Aymaz, geçmişte ve günümüzde kan davası mağduru olan 13 ailenin bireylerinden oluşan 25 kişiyle yapılan görüşmelerden ortaya çıkan sonuçları şu şekilde açıkladı:
"Kan davası olan aileler ekonomik ve sosyal yönden mağdur oluyor. Kan davalarında en çok zarar gören kadınlar oluyor. Eşi ölen, hapishaneye düşen kadınlar, evi geçindirmek zorunda kalıyor. Çocuklar kan davası yüzünden eğitimlerini sürdüremiyor. Eğitimin sürdürenlerde kan davası yüzünden eğitimlerini yarıda bırakmak zorunda kalıyor. Öldürülme korkusu, tüm ailelerin psikolojisini bozup kişileri saldırganlaştırıp toplumun barış ve huzurunu tehdit edecek boyuta ulaşabiliyor. Toplumda sosyal barışı sağlamak ve toplumun ekonomisine katkı sunmanın yolu, bölgede çok az sayıda kalan kan davalarının mutlak barışla noktalanması gerekir. Yaptığımız araştırmada ilçenin ileri gelenlerinden ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden bir barış komitesi kurup kan davalı ailelerin barışmaları sağlanmalıdır."