Haberler

-"reklam ve Tüketici Paneli"... -Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdür Yardımcısı Güler: -"son Dönemde Özellikle Rakip Firma Başvurularından da Anlıyoruz Ki Aslında Reklamlardaki Aldatıcılık, Tüketicileri Olumsuz Yönde Etkilediği Kadar O Sektö

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdür Yardımcısı Ozan Güler, "Son Dönemde Özellikle Rakip Firmaların Başvurularından da Anlıyoruz Ki Aslında Reklamlardaki Aldatıcılık, Tüketicileri Olumsuz Yönde Etkilediği Kadar O Sektörde Faaliyet Gösteren Dürüst Firmaları da Etkiliyor" Dedi.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdür Yardımcısı Ozan Güler, ''Son dönemde özellikle rakip firmaların başvurularından da anlıyoruz ki aslında reklamlardaki aldatıcılık, tüketicileri olumsuz yönde etkilediği kadar o sektörde faaliyet gösteren dürüst firmaları da etkiliyor'' dedi.

Güler, Bursa Ticaret ve Sanayi Odasında (BTSO) düzenlenen ''Reklam ve Tüketici'' konulu panelde, mal ve hizmetlerin satın alınmasında sadece reklamlara bakarak karar verilmediğini, başka etkenlerin de karar sürecinde etkili olduğunu söyledi.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan ve 1800 kişinin katıldığı ''Türk Tüketici Profili'' araştırmasının sonuçlarına dikkati çeken Güler, şöyle konuştu:

''Türkiye'de tüketicilerin satın alma kararlarını en çok etkileyen unsur fiyat. Bir mal veya hizmetin reklamından önce fiyatı, o mal veya hizmeti satın almamızda belirleyici rol oynuyor. Ama bu reklamların satın alma davranışlarımızda hiç etkisi olmadığı anlamını çıkarmıyor. Yine bazı bilimsel çalışma sonuçlarına göre, bu oran özellikle eğitim ve gelir düzeyi artan kesimlerde düşmekle beraber, eğitim ve gelir düzeyi düşük olan kesimlerde reklamdan etkilenme oranı oldukça yüksek. Öyle veya böyle reklamlardan etkileniyoruz.''

-''REKLAMLAR DENETİME TABİ TUTULMALI''-

Reklamların, çok sayıda tüketiciyi bir anda etkilemesi açısından özel denetime tutulması gerektiğini ifade eden Güler, iletişim araçları yoluyla bütün tüketicilere ulaşabilen reklamlardaki mesajların bir veya birkaçının ''aldatıcı, yanıltıcı, tüketiciyi istismar edici'' olmasının, aynı anda belki de milyonlarca kişinin bu aldatmadan etkilenmesi anlamını taşıyacağını dile getirdi.

Güler, bu nedenle hemen hemen tüm dünyada reklama ilişkin ayrı bir denetim mekanizması bulunduğunu belirterek, Türkiye'nin de bu çerçevede idari denetim mekanizmasını oluşturduğunu, 1995 yılından bu yana ticari reklam ve ilanların toplumun tüm kesimlerinin temsil edildiği Reklam Kurulu aracılığıyla denetlendiğini, kurulun verdiği kararların da yargı denetimine tabi olduğunu kaydetti.

'Aldatıcı, yanıltıcı, tüketiciyi istismar edici'' reklamları örnekleriyle değerlendirirken, özellikle ürün ve sağlık ilişkisine dikkati çeken Güler, şunları söyledi:

''Son dönemde özellikle rakip firmaların başvurularından da anlıyoruz ki aslında reklamlardaki aldatıcılık, tüketicileri olumsuz yönde etkilediği kadar o sektörde faaliyet gösteren dürüst firmaları da etkiliyor. Örneğin, ürettiği hazır yatakların bel ağrısı çeken hastalarda yüzde 88-93 oranında tedavi edici özelliği olduğunu söylüyor ama ne yazık ki bu iddiasını kanıtlayamıyorsa o zaman biz 'kanıtla diyoruz'. Türkiye'de faaliyet gösteren 20'ye yakın hazır yatak üreticisi var. 19'u bu iddiayla satış yapmıyor da bir tanesi bu iddiada bulunuyorsa bunu ispatlamakla yükümlüdür. Çeşitli üniversitelerden 'bunun hiçbir şekilde bilimsel içeriği yoktur' cevabı alırken, firma bize kendi laboratuvar sonuçlarını gönderiyorsa, o zaman maalesef 'cezayı hak ediyorsun, hem reklamını durdurmak hem de para cezası vermek zorundayım'.''

Güler, Reklam Kuruluna yılda 1000 civarında şikayet geldiğini, yaklaşık 750'sinin incelemeye değer bulunduğunu, bunun da en az yarısının cezai yaptırıma tabi tutulduğunu kaydetti.

-''ÜRETİCİ VE TÜKETİCİ ARASINDA KÖPRÜ''-

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Ali Çetin de üretim ve tüketim ilişkilerinin karmaşıklaşmasının aynı zamanda tüketicilerin karar verme süreçlerini de etkilediğini vurguladı.

Çetin, talep edenin, bilgiye sahip olma ihtiyacı noktasında reklamların devreye girdiğine işaret ederek, üretici ve tüketici arasında köprü vazifesi gören reklamların, tüketicilerin ihtiyacı olan bilgiyi sağlayabildiğinin tartışmalı olduğunu dile getirdi.

Reklamların, bilgilendirmeden çok yönlendirme vazifesi gördüğünü ifade eden Çetin, reklamın özellikle kadın ve çocuklar üzerindeki etkilerinin reklam dünyasında da etik açıdan tartışıldığını ifade etti.

Çetin, dünyadaki yaklaşık 300 milyon obezite hastasının bulunduğunu belirterek, yanlış beslenme alışkanlıklarının edinilmesinde reklamların payının bugün birçok dünya ülkesinde kabul gördüğünü ve bilimsel açıdan ispatlandığını sözlerine ekledi.

Panele, BTSO Genel Sekreteri Tolga Yücel, TÜKDER Başkan Yardımcısı ve Reklam Kurulu Tüketici Temsilcisi Sıtkı Yılmaz ve Bursa Reklamcılar Derneği Başkanı Nail Özer de konuşmacı olarak katıldı.

Kaynak: AA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title