Haberler

'Ramazanda Büyük Bir Fiyat Artışı Beklemiyoruz"

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanı Şemsi Kopuz, Ramazan ile ilgili fiyat artışını ciddi anlamda öngörmediklerini belirterek, "Sektör olarak ülkemizde yeterli ham madde ve stokumuz mevcut" dedi.

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanı Şemsi Kopuz, Ramazan ile ilgili fiyat artışını ciddi anlamda öngörmediklerini belirterek, "Sektör olarak ülkemizde yeterli ham madde ve stokumuz mevcut" dedi.

26 üye derneği ile gıda sektörünün en yetkin temsilcisi konumundaki Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) tarafından düzenlenen geleneksel yıllık değerlendirme toplantısı, İstanbul'da yapıldı. TGDF Başkanı Şemsi Kopuz'un gıda sanayinin gündemindeki konulara ilişkin değerlendirmeler yaptığı toplantıda, TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik de, Gıda hattı tarafından yayınlanan Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi 2016 Envanteri'nden, AB ve Türkiye Gıda Sektörüne ilişkin verileri paylaştı.

Ramazan ile ilgili fiyat artışını ciddi anlamda ön görmediklerini dile getiren Şemsi Kopuz, "Sektör olarak ülkemizde yeterli ham madde ve stokumuz mevcut. Bu konuyla ilgili sektörün envanterini sunduk. Türkiye'de özellikle 2016-17 sene içinde çok ciddi anlamda gıda fiyatlarında işlenmiş veya işlenmemiş gıda fiyatlarında bazı artışlar oldu. Bu artışların nedenlerini ortaya koyduk. Türkiye'de ciddi anlamda tarım ve gıda izleme komisyonunun da başkanlığını yapacak olan Bakan Şimşek'in, rol alacağı komisyon, Türkiye'de aktif çalışacak olan komisyonun üretim planlamasını yeniden gözden geçirmesi lazım" ifadelerini kullandı.

"Yaklaşık 11 milyar dolar ihracat yapıyoruz"

Yaklaşık 11 milyar dolar ihracat yapıldığının bilgisini veren Kopuz, "5 milyar dolar ithalat rakamımız var. 321 milyar TL katma değer üretim söz konusu. Özellikle ihracatımızı arttırmak için ülkelerle yoğun çalışmalarımız var. İran'da ciddi GMP raporunda sorun yaşadık. Devam eden ihracat raporu var. Belgelerin tekrar yenilenmesi lazım. Bu konuda da Dış Ticaret Bakanlığı'nın yetkililerini davet ettik. Bu konuda hedefimiz, Ramazan öncesi vatandaşımıza daha sağlıklı, daha ucuz gıda ham maddesini sunmak" şeklinde konuştu.

"Olağanüstü fiyat artışı ön görmüyoruz"

Özellikle bakliyat kısmında fiyat artışı olduğunu vurgulayan Kopuz, "Dünyadaki ürün arz ve talep konusunda sıkıntı olduğu için, gelen talebi karşılayamadığı için Türkiye'de de özellikle nohut, pirinç ve fasulye gibi bazı kalemlerde fiyat artışı oldu. Temel gıdalarda kısmi artışlar var. Tavuk ürünlerinde azalış var. Et ürünlerinde yüzde 12'ye yakın artış var. Bazı bölgelerde yüzde 7, bazı bölgelerde yüzde 12. Çok ciddi anlamda zam gerektirecek bir şey yok. Klasik pastırma geçen sene fiyatlarıyla aynı. Hurma fiyatlarında bir atış var. Bunların dışında olağanüstü fiyat artışı ön görmüyoruz" dedi.

"Türkiye, gıda ve içecek sektörü 321 milyar TL büyüklüğünde"

TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik, "AB'nin gıda ve içecek sektörü açısından verilerini değerlendirdiğimizde 85 bin civarında bir işletme olduğunu görüyoruz. 4 milyondan fazla insan bu sektörde istihdam ediliyor. Cirosal bazda katma değeri de 150 milyar avronun üzerinde. Türkiye işletme sayılarımız 42 bin civarında ve 485 bin civarında istihdam söz konusu. 321 milyar TL büyüklüğünde bir sektör. Oldukça katma değeri yüksek. Yüzde 199 gibi dış ticaret fazlası veren bir sektör. Diğer sektörlere göre baktığımızda ihracatın, ithalatı karşılama oranı açık ara önde. TGDF, bütün verileri üreten sivil toplum kuruluşu" şeklinde konuştu.

"Avrupa ortalamasından aşağıdayız"

Türkiye dahil olmak üzere fiyatlara bakıldığında 37 Avrupa ülkesi içinde Türkiye endeks değeri bakımından 23'üncü sırada olduğunu söyleyen Menlik, "Avrupa ortalamasından aşağıdayız. Avrupa ortalamasından daha ucuz gıda ve içecek tüketiyoruz. Bu endeksin en tepesinde İsviçre yer alıyor. İsviçre gıda ve içecek bakımından en pahalı ülke. Makedonya isen en ucuz ülke" ifadelerini kullandı.

"Enflasyonun sebebi gıda sanayi mi?" diye çok tartışıldığını ifade eden Menlik, "Gıda sanayi, ham maddesini tamamen tarımdan alan bir sektör. Mevsimsel değişimler ve iklim değişikliği bazlı risklere çok açık sektör. Bu risklerden nasibini en hızlı alan sektör diyebiliriz. Üretim düşüşleri ve yükselmeleri ciddi anlamda işlenmiş ürünlerin fiyatlarına yansıyabiliyor. Ama enflasyonun genel değerlendirmesine baktığımızda, Hükümetin ana vurgusu hep işlenmemişi gıda üzerinedir. Enflasyonun işlenmiş gıda sanayiyi yükselten değil, aksine aşağı çeken bir rol oynuyor diyebiliriz. Hep sorunumuz işlenmemiş yani açıkta satılan gıdalardan kaynaklanıyor" diye konuştu. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Ekonomi

Mehmet Şimşek İstanbul Türkiye Ekonomi Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title