Haberler

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, canlı yayında gündemi değerlendirdi (1) Açıklaması

Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Amerika'daki seçimi dışarıdan takip ederiz, o kadardır. Yoksa bizim bir tercihimiz olması söz konusu olmaz." dedi.

Oktay, A Haber'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

ABD seçimlerinde hangi başkan adayının seçilmesinin daha iyi olacağı yönündeki bir soru üzerine Oktay, "Ankara'nın veya bizim öyle bir tercihimizin olması söz konusu değil. Her ülke kendi seçimini yapar, biz sadece bütün dünyadaki diğer ülkelerde olduğu gibi Amerika'daki seçimi de dışarıdan takip ederiz, o kadardır. Yoksa bizim bir tercihimiz olması söz konusu olmaz." ifadelerini kullandı.

Oktay, Joe Biden'ın ABD Başkanı olmasının sıkıntı yaratıp yaratmayacağına dair soruyu yanıtlarken "Türkiye'nin eski Türkiye olmadığını" vurguladı. Oktay, "Bir zihniyet dönüşümü gerçekleşti Türkiye'de aslında. İllaki bir başkasının ekseninde olan değil, kendi ekseni üzerinde duran, ayağını sapasağlam Anadolu'ya basan, sonrasında diğer pergelle de kendi menfaatleri doğrultusunda dünyadaki olayları değerlendiren bir Türkiye var. Dolayısıyla hiç kimsenin Türkiye'nin iç işlerine veya Türkiye'de iktidarın kim olduğu, kim olacağı veya iktidarın nasıl değiştirileceğiyle alakalı herhangi bir söz söylemesine kim olursa olsun, Türkiye'nin müsaade etmesi mümkün değildir. Buna ne biz müsaade ederiz ne de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı." değerlendirmesinde bulundu.

Biden'ın Türkiye'ye ilişkin geçmişteki açıklamasını "bir talihsizlik" olarak değerlendirdiklerini, buna ilişkin de zaten tepkilerini çok net olarak ifade ettiklerini hatırlatan Oktay, "Biz Türkiye olarak baktığımızda herhangi bir ülkede ya da Amerika'da Trump'tır veya Biden'dır bu bizim için fazla bir şey ifade etmez." dedi.

Türkiye'nin Amerika ile ilişkilerinde belli konular bulunduğuna işaret eden Oktay, bunlardan birinin hain FETÖ darbe girişimi olduğunu ve bu darbe girişiminin başındaki teröristin Amerika Birleşik Devletleri'nin topraklarında yaşadığını hatırlattı. Türkiye'nin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iadesini istemesi kadar doğal bir şey olamayacağını vurgulayan Oktay, "Tersini düşün, Amerika'da, Washington'da Beyaz Sarayı, parlamentoyu bombalayan birisini düşünün ve Türkiye'de bunu tutuyoruz, Amerika'nın tavrı ne olurdu? Dolayısıyla bizim tavrımız da budur, bu kadar nettir, bunun çözülmesi. İlk günden beri buna çalışıyoruz." diye konuştu

Oktay, ikinci konunun da Türkiye'nin güvenliği ile ilgili olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

"Suriye'nin kuzeyinde, bizim güneyimizde oluşturulmaya çalışılan bir terör koridoru vardır. Bu terör koridorunda Türkiye'nin aleyhine, Türkiye'nin güvenliğini doğrudan tehdit eden PKK, PYD veya DEAŞ tehdidine zemin hazırlayabilecek oluşumlara karşı Amerika'nın bizim hassasiyetlerimize karşı hassas olması. Dolayısıyla adına ne derseniz deyin, PYD/YPG/PKK/SDG deyin, hangisi olursa olsun, hangi alfabeye veya hangi oluşuma dönüştürürseniz dönüştürün bunu, dolayısıyla bunlar PKK ve PKK'nın türevleridir. Böyle bir tehdidin hemen sınırlarımızın güneyinde oluşmasına bizim müsaade etme şansımız olmaz. Dolayısıyla diğer taraftaki başkanın kim olduğuyla alakalı da değildir bu. Biz bunu önce diplomatik yollarla, sonrasında eğer oradan sonuç alamazsak, 'kendi göbeğimizi kendimiz keseriz' dedik, nasıl geçmişte yaptıysak Fırat Kalkanı ile başlayan Barış Harekatı'na kadar devam eden harekatlarımız bugün de aynı çerçevede, bundan sonra da aynı çerçevede devam eder."

"Amerika'da başkan her kim olursa olsun çalışmalarımıza devam ederiz"

Fuat Oktay, Irak'taki, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'taki gelişmelere de değinerek, "Ege'de devam eden Yunanistan ve Türkiye arasındaki ilişkilerdeki yine Amerika'nın burada tek yanlı, tek taraflı davranmaması, Türkiye'nin hassasiyetlerine dikkat etmesi olayıdır. Biz bu çerçevede Amerika Başkanı her kim olursa olsun çalışmalarımıza devam ederiz. Diplomatik yollarla devam ederiz, tüm kanalları kullanırız. Zaten kullandığımız kanalları Cumhurbaşkanımızdan başlayarak devlet başkanları seviyesinden en alttaki tüm ilgili bakanlıklarımız, Dışişlerimiz başta olmak üzere ilgili tüm bakanlıklarımız nezdinde ve ilgili tüm birimlerimiz ve bireylerin nezdinde de bu devam eder." değerlendirmesinde bulundu.

"Biden'ın seçilme ihtimaline karşı Ankara'nın Biden ile bir süreden beri bir diyalog sürdürdüğüne dair" iddiaların hatırlatılması üzerine Oktay, "Seçim sonuçlandığı zaman da kazanan adayla biz Türkiye olarak, diğer ülkeler gibi yolumuza devam edeceğiz. Orada bir sıkıntı yaşanacağını zannetmiyorum. Yani hiçbir ülkenin buna Amerika da dahil, bölgede Türkiye'ye rağmen ve Türkiye'yi dışlayarak, herhangi bir dış politikasını, herhangi bir programını, herhangi politikasını hayata geçirme şansı yoktur, bu zaten defalarca gözlenmiştir. Dolayısıyla gerek Biden gerek Trump'ın da ve ekibinin de görmeme şansı yok. Zaten ona göre tekrar çalışmalar başlayacak ve devam edecektir." şeklinde konuştu.

Oktay, yeni ABD Başkanının S-400 füzeleri konusunda bir ambargo yolunu seçerse Türkiye'nin tepkisinin ne olacağına ilişkin görüşlerinin sorulmasına, "Dün buna S-400 diyorlar, bugün buna başka bir şey, yarın başka bir şey diyebilirler. Ben hala gerçek nedenin S-400 olduğuna inananlardan değilim. S-400 bir gerekçe olamaz. Bu Türkiye'nin kendi savunma stratejisiyle, savunma politikalarıyla alakalı bir şeydir. Dolayısıyla son derece kırılgan bir bölgede yaşıyoruz. Kendi güvenliğini, kendi savunmasını sağlamlaştırmak zorunda olan bir Türkiye var. Birilerinin nazıyla niyazıyla hareket edecek, onların kararsızlığının sonuçlanmasını bekleyecek bir lüksümüz yok. Dolayısıyla biz hem ülke sınırlarının korunması hem vatandaşımızın güvenliğinin korunmasıyla alakalı gerekeni yaparız." cevabını verdi.

Türkiye'nin özellikle uzun menzilli füzelerle alakalı, yakın bölge ve uzak bölgeden gelecek tehditlerle alakalı bir savunma ihtiyacı olduğunu ve bu konuda görüşüldüğünü hatırlatan Oktay, "Eğer siz karşılamazsanız, farklı kanallardan bunu karşılama şansımız olacak. Nedir bu da Rusya'nın muadili S-400'dür. Bunun NATO silahları ile uyumlu olup olmaması veya o silahlara karşı bir tehdit unsuru oluşturup oluşturmaması da gerçekçi bir olay değil. S-300'lerin Yunanistan'da, Kıbrıs'ın güneyindeki yönetiminde olduğunu biliyoruz. Doğrudan bize, doğrudan NATO'ya tehdit değil mi? Hiç kimsenin ses çıkarmadığı olaylarda Türkiye S-400'ü konuşunca burada tehdit algısının konuşulması, tamamen bu da kendi içerisinde bir algı yönetimidir. Gerçekle bağdaşan bir tarafı yoktur." ifadelerini kullandı.

"Türkiye'yi kimse yaptırımlarla tehdit etmemeli"

Oktay, Türkiye'nin ulusal güvenliği ve çıkarları konusunda verdiği kararlarının gereğini yapabilecek bir ülke olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Türkiye'yi kimse yaptırımlarla tehdit etmemeli. Türkiye yaptırımlardan çekinen, korkan bir ülke olmaktan çıkmıştır ve Türkiye kendi özgürlüğü, kendi bağımsızlığı doğrultusunda ona halel getirebilecek herhangi bir konuda son derece katı durur. Yaptırımlar bizim azmimizi, kararlılığımızı daha da artırır. Biz çıkarız S-400 muadili kendi sistemlerimizi geliştiririz. Zaten bunun üzerinde de çalışıyoruz, bu da gizli değil, bunu da zaten açıkça ifade ediyoruz, bunu bir an önce geliştirmemizi sağlar bu tür yaklaşımlar. Türkiye ile sorunların çözümüyle ilgili gerçekten yol almak isteyen bilir ki bu tehditten değil, yaptırımdan değil karşılıklı diplomasi ve diyalogdan geçer. Ben Amerikan yönetiminin de batıdaki diğer ülkelerin de veya dünyanın diğer bölgelerindeki ülkelerin de bunu gördüğünü ve göreceğini ümit ediyorum, bekliyorum."

"Dünyanın şu andaki en iyi sistemlerinden birisini kurduk"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Türkiye'nin bir depreme ne kadar hazırlıklı olduğuna ilişkin soruyu yanıtlarken, son günlerde özellikle de şahsı üzerinden yürütülen bazı tartışmalar ve propaganda faaliyetleri olduğunu söyledi.

Afet olduğunda anında sistematik olarak müdahale edilmesi konusunda Türkiye'nin çok ciddi yol kat ettiğini ifade eden Oktay, "Çok ciddi yol katettik derken burada da mütevazı olmamıza hiç gerek yok. Geldiğimiz nokta belki de dünyanın şu andaki en iyi sistemlerinden birisini kurduk, şu anda da işliyor." dedi.

Oktay, afet anında kimin ne yapması gerektiğini bilmesinin önemine işaret ederek, müdahale boyutunda sistemin tamamının AFAD'ın koordinasyonunda olduğunu söyledi.

Afet anında sıfırıncı dakikadan itibaren herkesin nereye gideceğini bildiğine dikkati çeken Oktay, "Müdahale boyutunda şu anda biz sıfırıncı dakikada hareket eder konumdayız. İzmir depremine bakın, bütün bakanlarımızla oradayız ama herkes kendi işiyle ilgili orada." dedi.

Türkiye'nin depreme müdahale konusunda geldiği noktayla ilgili gurur duyulması gerektiğinin altını çizen Oktay, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, nereden nereye geldiğimizle alakalı burada rahat olmamız ve bununla gurur duymamız gerekiyor. Burada polemiklere girmeye gerek yok." değerlendirmesini yaptı.

(Sürecek)

Kaynak: AA / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title