Haberler

Orgeneral Başbuğ: "Sınırötesi Operasyonu Uygulama Sürecindeyiz" (2/son)

Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ, TBMM Bakanlar Kurulu'na Yetki Verdiğini Anımsatarak, Şimdi Sınır Ötesi Harekatı Uygulama Sürecindeyiz. Özellikle Karar Vericileri Serbest Bırakın Ki Bu Süreç Sağlıklı Yürütülsün" Dedi.

Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ, TBMM Bakanlar Kurulu'na yetki verdiğini anımsatarak, şimdi sınır ötesi harekatı uygulama sürecindeyiz. Özellikle karar vericileri serbest bırakın ki bu süreç sağlıklı yürütülsün" dedi.

KKTC'nin 24. kuruluş yıl dönümü nedeniyle düzenlenen resepsiyona katılan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, gazetecilerin Dağlıca saldırısı ve sınırötesi harekat ile ilgili sorularını ayrıntılı bir biçimde yanıtladı. Sınırötesi harekatın anlaşılması için olaya geniş çapta bakılması gerektiğini ifade eden Başbuğ, "Terör ile mücadele bir süreçtir ve bu süreç, silahlı mücadeledir. Bu silahlı mücadele zordur" değerlendirmesinde bulundu.

Teröre karşı verilen silahlı mücadelenin acı verici olduğunu ve şehitlerin acısının yaşandığını söyleyen Başbuğ, "Güvenlik güçlerinin terörle mücadele görevinin uygun şartlar oluştuğunda her fırsattan istifade ederek yurt içinde ve yurt dışında her ne olursa olsun terör örgütüne darbe vurmaktır" şeklinde konuştu.

Orgeneral Başbuğ, sınırötesi harekatın terör örgütü ile mücadelenin önemli bir parçası olduğunun da altını çizdi. Sınırötesi harekat ile ilgili yapılan yorumlara da değinen Başbuğ, yorumların havada kaldığını belirtti. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ilk sınırötesi harekatı 1983'te, sonuncusunu ise 2001'de yaptığını hatırlatan Başbuğ, "Tüm sınırötesi harekatlar başarılı" dedi.

Sınırötesi harekat ile ilgili tezkerinin TBMM'den çıktığı ve Bakanlar Kurulu'na yetki verildiğini anımsatan Başbuğ, "Şimdi sınırötesi harekatı uygulama sürecindeyiz. Şimdi özellikle medyadan bir istirhamım var. Artık bu süreçte karar vericileri serbest bırakın ki bu süreç sağlıklı yürütülsün" derken bir soru üzerine de "Tüm karar alıcıları" diyerek sivil ve askeri tüm karar alıcıları kastettiğini kaydetti.

-DAĞLICA SALDIRISI-

Başbuğ ayrıca, Dağlıca olayına da açıklık getirdi. Bu konuda büyük bir bilgi kirliliği yaşandığına işaret eden Başbuğ, Dağlıca olayının tabur seviyesinde bir olay olduğunu belirterek bu olayı iyi değerlendirmek için arazi koşullarının da iyi değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi. Bu tür olayların netleşmesinin zaman aldığını ifade eden Başbuğ, dağlıca saldırısına 100'den fazla teröristin katıldığını ve 3 ayrı noktadan aynı anda saldırıldığını söyledi. Teknoloji açısından bir sorun olmadığını, istihbaratın da bulunduğunu belirten Başbuğ, "Dağlıca olayında yeni bir nokta var: son 10 yılda bölücü terör örgütünün bu kadar büyük çapta eylem yapmaması" dedi.

Askerlerin kahramanca mücadele ettiklerini bildiren Başbuğ, "Sonuç olarak dağlık taburu kendisine verilen görevi yerine getirmiştir. Bu konuda en ufak bir şüphemiz yoktur" diye konuştu.

Silahlı helikopterlerin pilotları için "kahraman" ifadesini kullanan Başbuğ, Türk Silahlı Kuvvetleri, ne yaptığını bilen bir kurumdur. Bunun çok önemli örnekleri var. Elbette Dağlıca olayı inceleniyor ve incelenmeye devam edecek ve elbette ki biz sonuçları çıkartacağız" dedi.

-BAŞBUĞ'DAN YALAN HABER İSYANI-

Orgeneral Başbuğ, Dağlıca Karakolu'nda görev yapan iki subayın tutuklanmasıyla ilgili verilen bir haberi sert bir dille eleştirerek "Bu yalan haberdir" dedi.

Başbuğ, Dağlıca'da görevli iki subayın tutuklanıp cezaevine konduğu şeklinde verilen haberlerin taraflı bir yayın politikasına dayandığını söyledi. Başbuğ şunları söyledi:

"İnsan hakları çiğnenen, yalan haberle suçlanan bu iki subayım şu anda görevlerinin başında. Bu personelleri korumak benim görevim. İkincisi beklentilerim var bu konuda. Bu olay manşet yapılmış. Manşet olması demek bu gazetenin bununla birlikte olması demektir. Burada demokratik hakkımı kullanıyorum. O gazetecilerin yöneticilerine soruyorum ki o gazetenin yöneticileri insan haklarına saygılı insanlar olmalı; bu yalan habere dayalı haberin yapılma amacı nedir? Oradaki iki subayın insan haklarını çiğnemeye hakkınız var mı? Tüm kamuoyu bu sorunun cevabını bekliyor."

-BAŞBUĞ BASIN KONSEYİNİ GÖREVE DAVET ETTİ-

Söz konusu haberle ilgili olarak Basın Konseyi'ni göreve davet eden Orgeneral Başbuğ, "Basın Konseyi'nden ve siyasi parti yöneticilerinden bir şey bekliyorum. Siz nasıl o dağlarda, tepelerde görev yapan iki subayın yalan habere dayanarak insan haklarını çiğnersiniz? Türk kamuoyu, yargısı buna duyarsız kalırsa biz sormayı biliriz" dedi.

-"TERÖRİST GÖRÜNTÜLERİNİ KULLANMAYIN"-

Orgeneral Başbuğ, konuşmasının sonunda basına seslenerek, verilen haberlerde teröristlerin görüntülerinin kullanılmamasını istedi. Başbuğ, şöyle konuştu:

"Teröristleri ve teröristleri destekleyenlere sesleniyorum. Terörle bir yere varamazsınız. Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlü, kuvvetli ve kararlıdır. Bu sorunun üstesinden gelebilecek. Bu sorunun üstesinden gelebilecek kararlılığa da sahiptir. Medyanın görevi kamuoyunu bilgilendirmektir. Propagandaya alet olmayın. Terörle ilgili haberleri verirken teröristlerin görüntülerini vermeyin."

-RESEPSİYONA KATILANLAR-

KKTC'nin 24. kuruluş yıldönümü nedeniyle verilen resepsiyona, Başbuğ'un yanı sıra Dışişleri Bakanı Ali Babacan, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, eski TBMM Başkanı ve AKP Manisa Milletvekili Bülent Arınç, Askeri Yargıtay Başkanı Hakim Tuğgeneral Ahmet Alkış, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Hakim Tuğgeneral Turgut Arıbal ve çok sayıda milletvekili katıldı. (ANKA)

(CN-YG/GB)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

title