MHP: Yabancı Sermayeyi Türk Sanayisine Tercih Etti

MHP, AKP Hükümeti'nin ithalatı yerli üretime, yabancı sermayeyi ise Türk sanayisine tercih ettiğini savunarak, "AKP Hükümeti Türk sanayicisini ezdirmiş ve ülkemizin ekonomik geleceğini küresel güçlerin insafına ve menfaatine terk etmiştir" açıklamasını yaptı.

MHP Genel Sekreter Yardımcısı Emin Haluk Ayhan yaptığı açıklamada, düşük kur politikası nedeniyle ithalatın ucuzladığını, ucuz ithalat sonucunda da üretimdeki katma değer payının hızla düştüğünü, üretim ve istihdamın gerilediğini dile getirdi. Ayhan, ucuz dövize ve ithalata dayalı ekonominin çarkının Türkiye'nin varlıklarının satışıyla ya da dışarıdan gelen kısa vadeli spekülatif sermaye ile döndüğünü söyledi. Yerli sermayenin yatırım ve üretim yapamadığı bir ülkeye yabancı sermayenin yatırım ve üretim için gelmesinin düşülemeyeceğini dile getiren Ayhan, söz konusu yanlış politikaların devamında Türkiye'ye yabancıların üretim için gelmelerini beklemenin de hayal olduğunu söyledi. Ayhan, "Geçtiğimiz dört yıl içerisinde ülkemize yönelen yabancı sermaye artarken büyüme hız kesmiştir. Nitekim son yıllarda yabancı sermaye ya yok pahasına satılan ülke değerlerini ucuza satın almaya yada özünde sanayicinin ve çalışanın bin bir fedakarlıkla ödediği vergilerden finanse edilen yüksek reel faizden nemalanmak, kısa süreli mali vurgunlar yapmak için gelmektedir" diye konuştu.

AKP'NİN YANLIŞ POLİTİKALARI CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI BÜYÜTTÜ

AKP Hükümetinin uygulanan yanlış ekonomik politikaların cari işlemler açığını katlanarak büyüttüğünü kaydeden Ayhan, 2002 yılında GSMH'nin yüzde 0.8'i seviyesinden 2006 yılı sonu itibariyle GSMH'nin yüzde 7.9'a ulaştığını ifade etti. Ayhan, dış ticaret açığının ise 2002 yılında 15.4 milyar dolardan 2006 yılında 52 milyar dolara yükselerek GSMH'nin yüzde 13'ü seviyesine yükseldiğini belirtti. Ayhan, geçen yıl verilen dış ticaret açığıyla ekonomide 450 bin kişiye istihdam sağlanabileceğini ifade etti. Ayhan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Düşük kur yüksek faize dayalı politikalar kısa vadede enflasyonun düşmesine katkıda bulunduğu için olumlu gibi gözükse de, ülkemizi bir ithalat cenneti ve küresel sermayenin spekülasyon cenneti haline getirmek suretiyle, ekonomik istikrarın iki temel unsuru olan reel sektorümüzün ve mali piyasaların kırılganlığını arttırmaktadır. Bunun sonucu, Türk sanayisi ve Türk mali sistemi, her geçen gün yabancı kaynaklara daha fazla bağımlı bir hale gelmektedir. Dahası ülkemizin ekonomik istikrarı ülkemizin kendi dinamikleri yerine, dışarıdan kısa vadeli kaynak akışının kesilmemesine dolayısıyla IMF ve uluslararası sermayenin iki dudağı arasına hapsedilmektedir."(ANKA)

Haberler