Memur-sen Temsilcisi Zinnur Şimşek: "Dava, Demokrasiye Aykırıdır"

Memur Sen Erzurum İl Temsilcisi Zinnur Şimşek, "Türkiye parti kapatma değil, demokrasi şampiyonu olmalıdır" dedi.

Sendika binasında bir basın toplantısı düzenleyen Memur-Sen Temsilcisi Zinnur Şimşek, AK Parti'nin kapatılma davasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Ülke insanının parti kapatmalardan ve darbelerden bıktığını belirten Şimşek, "Demokrasilerde parti kapatma idam cezasıyla eş değerdir. İdama karşıysanız, parti kapatmaya da karşı olmanız gerekir" dedi.

Açılan davayla birlikte Türk demokrasisinin bir kez daha yara aldığını ifade eden Şimşek, şunları söyledi:

"Bu davanın açılması Türkiye adına talihsizliktir. Türkiye'nin dünyadaki itibari zedelenmiştir. Anayasa değişikliği yaptı diye bir parti kapatılamaz. Anayasa ve yasaları değiştirecek tek irade halk iradesidir, mahkemeler değil. Meclis ve siyasi partiler, anayasa değişikliği yaparak görevini yapmıştır. Dava, demokrasiye aykırıdır. Şiddete başvurmuyorsa bir partiyi kapatmak çağa uymuyor. Bu tür hareketler, gelişen ekonomiye zarar verir. Türkiye'yi istikrarsızlığa götürür. Partileri vatandaşlar değerlendirir, vatandaşlar büyütür ya da kapatır. Bunun yolu da demokrasilerde seçimdir, sandıktır. Demokrasilerde parti kapatma, idam cezasıyla eşdeğerdir. İdama karşıysanız, parti kapatmaya da karşı olmanız gerekir. Ülkenin iyiye gitmesini istemeyen çevreler, istikrardan rahatsızlık duyuyorlar. Demokrasimiz bunu aşacaktır. Türkiye'nin istikrara ve kalkınmaya ihtiyacı var. Bu dava sadece AK Parti'ye değil, Türkiye'ye ve demokrasimize yapılmış bir kötülüktür. Yargı, hukuku iktidar mücadelesinin aracı haline getirmelidir. Bir savcı, 70 milyon insanımızı bütün dünya önünde mahcup düşürmüştür. Dünyanın her yerinde sandıktan yeni güvenoyu olarak çıkmış bir siyasi partiye kapatma davası açmak, ideolojik bir yaklaşımdan başka bir şey değildir. Bu, milletimizin iradesine ve demokrasimize tamamen aykırıdır. Bu yargının tarafsız olmadığını göstermiştir. Türkiye'nin acilen yeni bir hakimler, savcılar, hukukçular nesline ihtiyacı vardır. Yine Türkiye acilen siyasi partiler kanununu tekrar ele almalı ve siyasi partilerin kapatılması neredeyse imkansız hale getirilmelidir. Türkiye bir parti mezarlığı olmaktan kurtarılmalıdır. Farklı fikirleri, programları olan partilerin sürekli kapatılması demokratik değildir. Derhal yapılması gereken şey savcı hakkında dava açılmasıdır. Yüce divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmalıdır. Cumhurbaşkanın parti kapatılması yolu ile görevden alınması hiç görülmüş müdür? Cumhurbaşkanlığı makamı siyaset üstüdür. Başkomutanlık makamıdır. Bu tür davalara asla konu edilemez. Bu durumda gereği savcıya yapılmalıdır. Türkiye'yi dünyada demokrasi, insan hakları, özgürlük ve bilim şampiyonu olarak görmek istiyoruz. Parti şampiyonu olarak değil. Artık bu yüz kızartıcı durumdan kurtulmalıyız." (AY-ST-OK-Y)

Haberler