Haberler

Mahkeme, İsviçre'deki Türk Paralarını Soracak

'Ergenekon' Davasına Bakan Mahkeme Heyeti, 'İsviçre'deki Türk Paralarının Geri Getirilmesi, Bilgisayar Korsanları ve Kara Parayla Mücadele Konularında Yapılan Çalışmalarla İlgili Bir Rapora 'Ergenekon' İsminin Verilip Verilmediğinin', İçişleri Bakanlığı ve MİT Müsteşarlığından Sorulmasını Kararlaştırdı.

''Ergenekon'' davasına bakan Mahkeme Heyeti, ''İsviçre'deki Türk paralarının geri getirilmesi, bilgisayar korsanları ve kara parayla mücadele konularında yapılan çalışmalarla ilgili bir rapora 'Ergenekon' isminin verilip verilmediğinin'', İçişleri Bakanlığı ve MİT Müsteşarlığından sorulmasını kararlaştırdı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti, bugünkü duruşmada, bazı sanıklar ve avukatların talepleri ile Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in bu istemlerle ilgili beyanlarını aldıktan sonra verilen aranın ardından ara kararlarını açıkladı.

Tutuklu sanıklardan emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin'in avukatının taleplerini kısmen kabul eden Mahkeme Heyeti, Genelkurmay Başkanlığına yazı yazılarak, ''Birliklerde el bombası eğitiminin, eğitim bombalarıyla mı yoksa içi boşaltılmış ve kumla doldurulmuş el bombalarıyla mı yapıldığının sorulmasını karara bağladı.

Yine Tekin'in avukatının, Cumhuriyet Gazetesi'nin tirajıyla ilgili talebini, bu aşamada davaya bir yenilik katmayacağı için kabul etmeyen Heyet, Emniyet Genel Müdürlüğüne de yazı yazılarak, sanıklardan Sami Hoştan'ın organize suçlar konusunda herhangi bir kaydı bulunup bulunmadığının sorulmasını kararlaştırdı.

Heyet, sanık Vedat Yenerer'in avukatı Vural Ergül'ün, isimsiz ihbar mektuplarının, ilgili Cumhuriyet başsavcılıklarına zarfları ile gelip gelmediğinin tespiti yönündeki talebinin de doğrudan bu başsavcılıklara müracaat edilerek yapılabileceğini bildirdi.

Sanık Muammer Karabulut'un istemlerinin de bir kısmını kabul eden Heyet, İçişleri Bakanlığı ile MİT Müsteşarlığına yazı yazılarak, ''İsviçre'deki Türk paralarının geri getirilmesi, bilgisayar korsanları, ve kara parayla mücadele konularında yapılan çalışmalarla ilgili bir rapora 'Ergenekon' adının verilip verilmediğinin, bu kurumlardan sorulmasını istedi.

Mahkeme Heyeti, söz konusu belgenin olması halinde bunun mahkemeye gönderilmesini talep ederek, yine Karabulut'un dilekçesinde belirttiği 10 Temmuz 2008 tarihli, Yargıtay Genel Kurulu Toplantı Tutanakları ile 24 Mart 2008 tarihli, kendi mahkemelerindeki davaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısınca yapılan basın açıklaması metninin ilgili merciden istenmesine karar verdi.

Tutuklu sanık Nusret Senem'in taleplerini de kabul eden Heyet, dönemin başbakanı Mesut Yılmaz'a, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından 13 Ağustos 1997 tarihinde hazırlanan 119 sayfalık rapor ve eklerinin Başbakanlık'tan istenmesi kararı aldı.

Heyet, Şenkal Atasagun imzalı, Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilen, 17 Aralık 1996 tarihli, gizli ve kişiye özel ibareli olan ve Liderler Zirvesi'ne sunulan MİT raporu ve eklerinin MİT Müsteşarlığından istenmesini de hükme bağladı.

Avukat Vural Ergül'ün dünkü ve bugünkü oturumdaki açıklamalarını da savunma sınırları içerisinde kabul ederek, mahkemece hakkında suç duyurusunda bulunulmasına yer olmadığına karar veren Mahkeme Heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına hükmetti.

Heyet, bir sonraki duruşmayı 4 Aralık Perşembe günü saat 09.30'a bıraktı.

Kaynak: AA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title