KKTC Kayıp Yakınları Şehitlik İstiyor

Kıbrıslı Türk İnsan Hakları Vakfı (KTİHV) Kayıp Şahıslar Komitesi'nin yaptığı çalışmalarla ilgili bilgilendirme toplantısı düzenledi. Kayıp yakınları, toplantıda kayıp şahıslar için bir anıt ve Gazimağusa'da bir şehitlik yapılması talebinde bulundu.

Gazimağusa Belediyesi'nde dün akşam gerçekleşen toplantıda, KTİHV Mütevelli Heyeti Başkanı Emine Erk, Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üye Gülden Plümer Küçük ile Kıbrıslı Türk Üye Yardımcısı Ahmet Erdengiz Gazimağusa bölgesinde yaşayan kayıp yakınlarına, kayıp şahıslarla ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Oldukça duygusal bir ortamda gerçekleşen toplantıda, kayıp yakınları bu konudaki hassasiyetlerini bir kez daha ortaya koydu. Toplantıda kayıp yakınları, kayıp şahıslar için bir anıt

ve Gazimağusa'da bir şehitlik yapılması talebinde bulundu.

KTİHV Mütevelli Heyeti Başkanı Emine Erk, vakfın, kayıplar ve kayıp yakınlarıyla ilgili iki yıldır çalışma yaptığını belirterek, kayıp yakınlarının yaşadıkları zorlukları, ihtiyaç duydukları destekleri belirlemek ve karşılamak için çaba sarf ettiklerini kaydetti. Vakfın kayıp şahıslarla ilgili olarak geçmişte Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) yönelik protesto eylemi gerçekleştirdiğini ve konuyla ilgili 5 dava açtığını kaydeden Erk, kayıplarla ilgili bilgi almanın bir insan hakkı olduğunu belirtti.

Çok hassas olan konu hakkında basının haber yaparken daha duyarlı olması çağrısında bulunan Erk, haberin doğruluğunun Kayıp Şahıslar Komitesi'nden teyit edilmesinin önemini vurguladı.

Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üye Gülden Plümer Küçük, Komite'nin kayıp yakınlarının acılarına cevap vermek için kurulmuş bir komite olduğunu belirtti. Komitenin 1963, 1964 ve 1974 olaylarında kayboldukları rapor edilen kişileri bulmak için faaliyet gösterdiğini belirten Küçük, resmi kayıtlara göre 502 Kıbrıslı Türk kayıp, 1468 de Kıbrıslı Rum kayıp bulunduğunu söyledi. Komitenin, Kazı, Kimlik Tespiti ve Kayıpların İadesi Projesi hakkında bilgi veren Küçük, proje için 2007 yılı bütçesine 2,6

milyon dolar kaynak ayrıldığını da belirtti.

Tüm kazıların iki toplumlu olarak sürdürülmesi gerektiğini vurgulayan Küçük, çalışmalarda her türlü kurum ve kuruluşla ilişki kurmaktan çekinmediklerini ifade etti. Kayıp şahıslara yönelik çalışmalar çerçevesinde ara bölgede antropoloji laboratuarı kurulduğunu, Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi'nde de DNA laboratuvarı kurulduğunun altını çizen Küçük, kayıpların kimlik tespitlerinde DNA metodunun kullanılacağını kaydetti.

(MG-CY-CY-ÖK-D)

Haberler