Karabük Tabipler Odası Tıp Bayramı'nda Kutlama Yapmayacak

Karabük Tabipler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Okan Aslan, sınır ötesi operasyon sonucu şehit olan askerler nedeniyle 14 Mart Tıp Bayramı'nda eğlen ve kutlama yapmayacaklarını söyledi.

Dr. Okan Arslan, Karabük Tabipler Odası lokalinde yaptığı açıklamada, bu yıl terör olayları nedeniyle sıkıntılı günler yaşandığını ve kara operasyonu sonrası şehit olan askerlere hürmeten Tıp Bayramı'nda herhangi bir eğlence yada kutlama yapmayı uygun görmediklerini belirtti. Arslan, "Karabük tabipler odası olarak, terör nedeniyle sıkıntılı günler yaşadık. terörle mücadele kapsamında yapılan sınır ötesi operasyonda evlatlarımız şehit oldu. Şehit ailelerimizin acıları bu kadar taze olması nedeniyle oda olarak, Tıp Bayramı'nda eğlence yada kutlama yapmamayı uygun gördük" dedi. Hasta yoğunluğu nedeniyle hasatalara gerekli vakti ayıramadıklarını belirten Aslan, "Dünya Sağlık Örgütü bir hasta muayenesi için doktorun en az 20 dakika ayırması gerektiğini belirtir. Biz bu sürenin 10 dakikası üzerinden ve 8 saat çalışan hekimin hiç durmaksızın günde en fazla 48 hasta muayene etmesini istemekteyiz. İster hekim azlığı ister bilinçsiz hasta başvurusu ister sevk zincirinin olmaması değin hastanelerimizde her polikliniğin önünde en az 100 hastanın her gün olması sebebiyle, biz doktorlar ve sağlık çalışanları hastalarımıza gerekli vakti ayırtmadığımız için üzgünüz. Ama sanki bu vakitsizlik ve hasta kalabalığı tek başına doktorların suçuymuş gibi gösterilirse buna da üzüleceğimizi belirtmek isterim. Sağlık Bakanlığı özel hastanelerde her branş için en fazla günlük 50 hasta bakabilirsiniz derken, kendi kurumlarında bu sayıya hiç dikkat edilmemektedir. Öncelikle sevk zincirinin ciddi anlamda uygulanmasının gerekliliğine inanmaktayız. Aile Hekimliği sistemiyle bu konunun düzeltileceği bakanlıkça düşünülüyor olsa da, Türkiye'de hiçbir yerde sevk zincirinin işletilmediğini görmekteyiz. Her gün Türkiye'nin çeşitli yerlerinde sağlık çalışanlarına karşı darp, hakaret ve benzeri davranışların olması bizleri üzmektedir. Karabük'te de zaman zaman bu tip olaylar yaşanmaktadır. Bunun bir Karabüklü doktor olarak Karabük insanına fayda değil zarar getireceğini her konuşmamda belirtmiştim bu günde tekrarlamak istiyorum. Hekimlerin birbirine karşı, hastaların hekimlere karşı ve hekimlerin hastalara karşı saygı çerçevesinde hareket etmesi gereğine inanan hekimler, hasta hakları konusu bizzat hekimler ve hekim örgütlerince ortaya atılıp yönetilen bir süreçtir. Ayrıca hasta haklarını tanımlayan savunan hekimler olarak, hastalarımızın sağlık hizmeti alırken yaşadıkları problemlerin tümüyle biz hekimlere mal edilmesini kabul edemiyoruz.Ve belirtmek istiyoruz ki, aslında hastaların istekleriyle doktorların istekleri birbiri ile aynıdır. Örneğin, hasta hekimin kendisiyle yeterince ilgilenmesini ister, hekim de hastasına yeterince vakit ayırmak ister. Hasta temiz ve modern bir ortamda sağlık hizmeti almak isterken, sizce hekimlerin hastalarımızı temiz olmayan bir ortamda böyle bir hizmeti alması gibi bir düşünceye sahip olması mümkün müdür? Hekimde böyle temiz bir ortamda çalışmak ister. Hasta bir an önce iyileşmek ister, hekimde hastasının bir an önce iyileşmesini ister. Hasta hekimine güvenmek ister, hekimde kendisine güvenilmesini ister. Hasta hastane koridorlarında kalabalık içinde sıra beklemek istemez, inanın bu kalabalığı görüp de mutlu olan hiçbir hekim tanımadım ve böyle bir hekim olabileceğine de inanmamaktayım" diye konuştu.

"UYUMSUZLUK VAR" Dr. Okan Arslan, yıllardır Sağlık Bakanlığı ve Türk Tabipleri Birliği'nin uyum içinde çalışmadığını ifade etti. Dr. Aslan, "Sağlık Bakanına ve Türk Tabipleri Birliği Başkanına daha önceden yaptığımız çağrıları yeniliyoruz. Sorunu değil çözümü gösteren bir anlayışla katılımcı ve sektörün tümüyle görüşmeler yoluyla çözüme gidilmesi noktasında anlayış ve destek bekliyoruz. Tamgün yasasının hazırlandığı ve çıkacağı şu günlerde Karabük Tabip Odası olarak tamgünün öncelikle hastalarımızın ve doktorlarımızın memnuniyetini sağlayacak bir şekilde çıkartılmasını bekliyoruz. Yoksa hafta sonları hastalarımızı özel dahi olsa götürebileceğimiz doktorlarımızı bulamayıp hastalarımızın sorun yaşayacağı ve muayenehanelerde olsun az hasta bakarak manevi tatmin de yaşayan hekimlerimizi de mutsuzluğa itmiş olacağız. Sağlıkta özel sektörün de, tüm sektörlerde olduğu gibi teşvik edilmesi, ancak kontrollerinin çok ciddi şekilde yapılması gerektiğini düşünmekteyiz. Özel sektörde yatırımlarıyla devletin yatırımlarına yardımcı olmuştur. İster devlet ister özel sektör yapmış olsun, sonuçta yapılan hizmetlerden vatandaşlarımız faydalanacaktır ve tüm yatırımlar gayri safi milli hasılamıza katkı sağlamaktadır. Sağlıkta özel sektörsüz hizmetin yetersiz olacağını düşünmekteyim. Devletin özel sektör ile ve özel sektörün kendi arasında rekabetinin fayda getireceğine inanmaktayım. Türkiye'de yaklaşık 105 bin doktor özelde ve devlette çalışmaktadır. Amaç tüm hekimlerden yeterince hizmet alınabilmesidir" dedi.

(YE-ET-Y) 13.03.2008 19:51 TSİ

Haberler