Haberler

"Kadınlar, sağlık politikalarını oluşturmada söz sahibi olsun"

Güncelleme:

Sağlıkta kadın çalışan oranının yüksek olduğunu söyleyen Kültür Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi'nden Hemşirelik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Asiye Gül, sağlık politikalarını oluşturmada söz sahibi olmak istediklerine dikkat çekti.

–Sağlıkta kadın çalışan oranının yüksek olduğunu söyleyen Kültür Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi'nden Hemşirelik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Asiye Gül, sağlık politikalarını oluşturmada söz sahibi olmak istediklerine dikkat çekti. Prof. Dr. Gül, sağlıkçıların tükenmişlik ve şiddet olaylarına karşı kurum ve yönetim politikalarıyla desteklenmesi gerektiğini belirtti.

Sağlık alanında kadın emekçilerinin iş güvenliği, yoğun stres, iş yükü, özel yaşam dengesi gibi farklı başlıklarda da mücadele verdiğini belirten Prof. Dr. Asiye Gül, çözümün etkili sağlık politikalarıyla mümkün olduğunu belirtti. Sağlıkta kadın çalışan oranının yüksek olmasına rağmen sağlık politikalarını oluşturmada yeteri kadar söz sahibi olmamasına da dikkati çeken Prof. Dr. Gül, sağlıkta kadın emekçilerinin özellikle annelik başta olmak üzere özel yaşamdaki rolleriyle fiziksel ve psikolojik olarak tükenmeye daha açık olduklarını kaydetti.

PANDEMİDE HEMŞİRELER

Toplum sağlığını ilgilendiren alanlarda hemşirelerin önemli bir rol üstlendiğini belirten Prof. Dr. Gül bulaşıcı hastalıklar alanında uzmanlaşan hemşirelerin pandemi dönemindeki çalışma süreçlerini şöyle özetledi:

"Pandemi döneminde hemşireler ön saflarda yer almış ve çoğunluğu bu dönemde alanı olsun veya olmasın koronavirüslü hastalara bakım vermişlerdir. Hastaya bakım veren hemşirelerin yanı sıra enfeksiyon kontrol hemşireleri de hem toplumun hem de sağlık çalışanlarının eğitiminde büyük rol oynamıştır. Enfeksiyon kontrol hemşireleri hem sağlık kurumlarında hem de toplumda bulaşıcı hastalıkları önlemek için bireylerin nelere dikkat etmesi gerektiğini, ailelerini ve çevrelerini nasıl koruyacaklarını ve hastalıkların yayılmasını nasıl önleyeceklerini öğretmektedir. Hemşireler, fakülte eğitimlerinde bulaşıcı hastalıklar hemşireliği adı altında özel dersler de alarak, bu uzmanlığı kazanır.

Hemşireliğin tüm dünyada halk sağlığında önemli bir rol oynadıklarına dikkati çeken Prof. Dr. Gül mesleğin zorlu yönlerini şöyle aktardı:

"Hemşirelik hastalıkların önlenmesine odaklanan yani koruyucu/önleyici sağlık hizmetini yerine getiren bir meslek. Bu alanda hemşirelerin karşılaştığı en büyük zorluk; hastalıklardan korunma ve toplum sağlığının yükseltilmesi rollerini etkin bir şekilde uygulayamamaları. Çünkü sağlık hizmeti ülkemizde daha çok tedavi edici sağlık hizmeti aktif. Koruyucu sağlık hizmetlerine daha fazla önem verilmesi, üst yönetim ve dernekler tarafından desteklenmesi ile hemşirelerin toplumun sağlığını, böylece toplumun yaşam kalitesini arttırabileceklerini düşünüyorum."

Sağlık alanında çalışan kadın emekçilerin tükenmişliğini engellemek için belli girişimlerin de önemine dikkati çeken Prof. Dr. Asiye Gül, "Hak ettikleri ücreti almaları, çalışma saatlerinin azaltılması, istihdamın arttırılması, sosyal olanakların genişletilmesi, izin sürelerinin daha uzun olması gibi girişimlerin tükenmişliği azaltabileceğini düşünüyorum" dedi.

Sağlıkta şiddet gerçeğinin de tükenmişlik sürecinde ve düzeyinde önemli bir başlık olduğunu kaydeden Prof. Gül şunları söyledi:

"Kadına yönelik şiddet yalnızca sağlık alanında değil toplumsal olarak da yüksek oranda meydana gelmektedir. Hemşirelerin yöneticileri ve kurumları tarafından mesleki gelişimlerinin sağlanması açısından desteklenmeleri de bu noktada son derece önemlidir."

HEMŞİRELİK MESLEĞİNİN GELECEĞİ

Pandeminin sağlık alanında da değişim ve dönüşümü tetiklediğini kaydeden Prof. Dr. Gül, hemşirelik mesleğinin yeni profili şöyle özetledi:

"Pandemi sonrası dünya için yetişecek hemşirelerin sürekli eğitim ilkesini benimsemiş, insancıl ve bütüncül bakış açısına sahip, eleştirel düşünen, araştırmacı, yenilikçi özelliklerinin olması gerekir. Günümüzde küreselleşmenin bir sonucu olarak bir yabancı dilin bile yetmediği görülmektedir. Yetişmekte olan hemşireler, yabancı dil konusunda da kendilerini geliştirmeliler. Ek olarak hem hastalarına hem kendilerine uygulayabilecekleri yoga, meditasyon, refleksoloji vb. gibi tamamlayıcı tedavilerle ilgilenmelerini öneriyorum."

Hemşirelik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Asiye Gül, hemşirelik mesleğini düşünen adaylara da şu önerilerde bulundu:

"Hemşirelik sağlık alanındaki her pozisyon gibi özveri gerektiren bir meslek. Pozitif bakış, çözüm odaklı yaklaşım bu meslekte çok değerli.  Tercih edecek adayların bu mesleğin taleplerini baştan kabul etmiş olması, eğitimlerinde mutlu ve başarılı olmaları için önemli. Kendisini sürekli öğrenerek geliştiren bireyler için geleceği oldukça parlak bir iş. Çalışma alanı yalnızca sağlık kurumları veya hastaneler değildir. Üniversiteler, okullar, kreşler, fabrikalar, ilaç şirketleri, sigorta şirketleri gibi birçok çalışma alanı var. Yurt dışında Almanya, Avusturya gibi ülkelerde hemşire ihtiyacı fazladır ve bölümümüze de bu ihtiyacın karşılanabilmesi için talepler gelmektedir. Genelde kadın mesleği olarak kabul edilse de erkek hemşirelerin sayısı da giderek artıyor. Bu noktada sağlık alanında kariyer yapmayı düşünen erkek öğrencilerin ve adayların da tercihlerinde hemşirelik bölümünü araştırmalarını öneririm. Biz de bölümün tüm ekibi ile erkek hemşirelerin bu mesleğe çok büyük katkı yapacağını düşünüyor ve destekliyoruz."


- İstanbul
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Sağlık

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title