Kadın Eğitim Çalışanları, MEB'i Başarısız Buluyor
Türk Eğitim-sen'in 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Nedeniyle, Bin 500 Kadın Eğitim Çalışanı Üzerinde Yaptığı Anket, Kadınların Yüzde 78.68'inin Milli Eğitim Bakanlığı'nın Çalışmalarını Başarısız Bulduğunu Ortaya Koydu.
Türk Eğitim-Sen'in bin 500 kadın eğitim çalışanı üzerinde yaptığı anket, kadınların yüzde 75.6'sının sivil toplum örgütleri ve partilerin yönetim organlarında görev almak istemediklerini ortaya koydu. Ayrıca, kadınların yüzde 78.68'i Milli Eğitim Bakanlığı'nın çalışmalarını ve başarısız buluyor.
Türk Eğitim-Sen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla, bin 500 kadın eğitim çalışanının katıldığı bir anket çalışması yaptı. Kadınların mesleğini icra ederken yaşadıkları olaylar, karşılaştıkları problemler ve çalışma şartlarıyla ilgili ne düşündüklerinin ortaya konması amacıyla yapılan anket çalışması Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı kurumlarda gerçekleştirildi.
-KADINLARIN YÜZDE 75.6'SI YÖNETİM ORGANLARINDA GÖREV ALMAK İSTEMİYOR-
Kadın çalışanlarla yapılan ankette, "Sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin yönetim organları ve faaliyetlerinde aktif görev almayı düşünüyor musunuz?" sorusuna katılımcıların yüzde 75,6'sı hayır, yüzde 14,48'ü evet ve yüzde 9,92'si de çok az seçeneğini işaretledi.
-KADINLARIN YÜZDE 34,88'İ GELENEKSEL TUTUMUN YÖNETİCİ OLMALARINDA ENGEL OLDUĞUNU SÖYLÜYOR-
"Sizce bayanların yönetici olmalarında engel nedir?" diye sorulan soruya, kadınların yüzde 34,88 geleneksel tutum, yüzde 20'si engellenme, yüzde 12.37'si çevre ve yüzde 7,4'ü ise kendini yetersiz hissetme yanıtını verdi.
"Çalıştığınız kurumlarda bayan ve erkeklerin eşit haklara sahip olduğuna inanıyor musunuz?" sorusunda yüzde 65,92'si evet derken yüzde 34,08'i hayır seçeneğini işaretledi.
-YÜZDE 36.96'SI ÇALIŞMA ORTAMLARINDA FİZİKSEL ŞİDDETE MARUZ KALIYOR-
"Çalışma ortamında ( veliler, öğrenciler, kurumdaki personeller, yöneticiler ve çevredeki diğer insanlar tarafından ) sözlü ve fiziksel şiddete maruz kaldınız mı?" sorusuna yüzde 61,12 hiçbir zaman, yüzde 36,96 bazen, yüzde 1,68 çoğu zaman, yüzde 0,24 her zaman seçeneğini işaretlerken, sözlü ve fiziksel şiddete maruz kalanların oranı 38,88 oldu.
-KADINLAR MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI'NIN UYGULAMALARINI BAŞARISIZ BULUYOR -
"Son yıllarda Milli Eğitim Bakanlığının çalışmalarını ve uygulamalarını başarılı buluyor musunuz?" sorusuna ankete katılanların yüzde 47,76'sı başarısız derken, yüzde 31,92'si çok başarısız, yüzde 18,96'sı başarılı, yüzde 1,36'sı çok başarılı yanıtını verdi. Bakanlığı başarısız bulanların oranı genel olarak yüzde 78,68 oldu.
-MİLLİ EĞİTİM BAKANININ EĞİTİMCİLER İÇİN SÖYLEDİĞİ SÖZLERDEN OLUMSUZ ETKİLENİYORLAR-
Ankete katılanlar "Son yıllarda Milli Eğitim Bakanının eğitimciler için söylediği sözler sizi nasıl etkiledi?" sorusuna ise yüzde 69,36 olumsuz etkiledi, yüzde 18,88 hiç etkilemedi, yüzde 8,4 duymadım, yüzde 3,36 olumlu etkiledi yanıtlarını verdi.
"Gerekli yetkiye sahip olsanız Milli Eğitimde yapacağınız en önemli değişiklik ne olurdu?" diye sorulduğunda ise siyasetin eğitimi oyuncak haline getirmesinden kurtarırdım diyenlerin oranı yüzde 22,43, torpil ve adam kayırmacılığına son verirdim diyenlerin oranı yüzde 13,04 oldu.
Anketin sonuç bölümünde, kadınların yönetime katılmalarının sağlanması için bütün engellerin kaldırılması, toplum hayatındaki bütün uygulamalarda kadınlar ve erkeklere eşit davranılması gerektiği vurgulanarak şunlar kaydedildi:
"Bütün kurumlarda (özellikle Milli Eğitim Bakanlığına bağlı) mesai saatleri çalışmaları kolaylaştıracak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Kurumlardaki bayanlar ve diğer çalışanlara yönelik sözlü ve fiziksel şiddete son verilmelidir. Uygulamalarında başarısız olan ve söylediği sözlerle bayanları ve bütün eğitim çalışanlarını olumsuz etkileyen Milli Eğitim Bakanı ya istifa etmeli ya da görevine son verilmelidir. Eğitim, siyasetin oyuncağı olmaktan çıkarılmalıdır. Milli Eğitimdeki eğitime fayda sağlamayan (siyasetin oyuncağı olan) bütün yöneticiler değiştirilmelidir. Kadınların toplum içinde liderlik ve aktif görev almalarındaki eşlerinin engel olması durumuna çözüm bulmak için TBMM'den başlayarak bütün kurumlarda, sivil toplum örgütlerinde, yönetimde kadınlara eşit şekilde kontenjan ayrılması öncelikli uygulama olarak başlamalı, bayanların toplum içerisinde yönetim organların da yer alması kültürü toplumda yerleştirilmelidir." (ANKA)
(AS/ZG)