Haberler

İzmir: CHP Genel Başkanı Baykal İzmir'de...(1)

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Tüsiad'ın Açıklamalarıyla İlgili Yaptığı Değerlendirmede, "Seçimin Öne Çekilmesi Ekonomik İstikrarın Anahtarıdır. Gerçekleri Söyleyebilmek Herkes İçin Kolay Olmayabilir Ama Biz Gerçekleri Söylemeye Devam Edeceğiz" Dedi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, TÜSİAD'ın açıklamalarıyla ilgili yaptığı değerlendirmede, "Seçimin öne çekilmesi ekonomik istikrarın anahtarıdır. Gerçekleri söyleyebilmek herkes için kolay olmayabilir ama biz gerçekleri söylemeye devam edeceğiz" dedi.

Temel atma töreni ve bazı toplantılara katılmak üzere İzmir'e gelen Baykal'ı, Adnan Menderes Havalimanı'nda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP İzmir İl Başkanı Selçuk Ayhan, CHP'li belediye başkanları ve kalabalık bir partili grubu karşıladı. Havalimanında basın mensuplarının sorularını cevaplandıran CHP lideri Baykal, "Menemen'deki Kubilay'ı anma programına neden katılmadınız" sorusuna, "Bu çok önceden planlanmış bir program. Menemen'deki törenlere CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol başkanlığındaki milletvekili heyeti katılıyor. Fırsat buldukça ben de katılıyorum. Bazen katılamıyorum. Şimdi Ege'de İzmir programı var. Menemen'de de görevimizi yapıyoruz" şeklinde cevap verdi.

Baykal, Menemen'de gerçekleştirilen mitingle ilgili olarak, "Bu çok doğal. Türkiye'de laik ve demokratik Cumhuriyet'in maruz kaldığı ilkelerle ilgili olarak giderek yükselen bir kaygı var. Bu tip olaylar bu kaygının ifade edilmesine yönelik bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Bu çok yerindedir. Cumhuriyet tarihimizin ibret alınması gereken böyle büyük bir olayının anılacağı bir günde, Türkiye'nin geleceğiyle ilgili bu kaygıları yaşarken, cumhuriyetimizin birikimlerimizin tehlikeye girdiği bir anlayış toplumda yaygınlaşırken, bu anma töreninde düşünceler dile getirilecektir" dedi.

Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak ise Baykal, "Cumhurbaşkanının nasıl seçileceği konusunda Anayasa'nın koyduğu kuralı Başbakan'ın yorumlamasına kimsenin ihtiyacı yok. Anayasa'nın hükmünü, maddelerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Başbakan istediğini ve yapacağını saklayabilmek için bazen Anayasa maddelerinin, bazen başka şeylerin arkasına saklanıyor. Bir anlamı, bir önemi yoktur. Önemli olan Başbakan'ın cumhurbaşkanı olma kararını bu aşamada kamuoyuna açıkça ilan edemeyecek, söyleyemeyecek bir konumda olmasıdır. Bu adaylığın çekeceği tepkiyi, buna uygun olmadığı yönündeki halk tercihini bildiğinden dolayı konuyu saptırmaya, dağıtmaya ve karartmaya çalışıyor. Gerçek açıktır. Başbakan gün sayıyor. Kendisi cumhurbaşkanı adayıdır. Bu konuda tepkiyi üzerine çekmemek için açıklamalar yapıyor. Bunların hiçbir ciddiyeti yoktur" diye konuştu.

"TÜSİAD'IN AÇIKLAMASI"

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, medya mensuplarının TÜSİAD'ın açıklamalarıyla ilgili yorumunu sorması üzerine şunları söyledi:

"Önümüzdeki yılın Türkiye'nin önüne ciddi sorunlar getireceği açık bir gerçektir. Türkiye'nin önünde ciddi karar konuları var. 2007 yılı Türkiye bakımından önemli bir kavşak. Böyle kritik bir sürece girerken yapılmaması gereken şey, önümüzdeki sorunları yok saymak, görmemezlikten gelmektir. Bu kimseye bir şey getirmez. Yoksa bu sorunlara teslim oluruz. 2007 daha şimdiden Türkiye için kayıp yıl olarak görülüyor. 2007 Mayıs ayına kadar cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye'yi derinden meşgul edecek temel konu olacaktır. Herkesin kafasında daha şimdiden bu konu var. 2007 mayısına kadar cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili Türkiye şimdiden artan kaygı ve gerilime sürükleniyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi kasım ayındaki genel seçimi nasıl etkileyecek gibi düşünceler var. 2007 ekonomik, diplomatik ve siyaseten kayıp bir yıl olacaktır. Seçimin 2007 yılında yapılması ne Anayasa'nın ne de demokrasinin zorunlu bir gereğidir. 2007 yılının kayıp yıl olmasını engellemenin tek yolu kasım ayında yapılması düşünülen seçimleri öne çekmektir. Atı arabanın arkasına değil önüne koyarsak daha doğru bir iş yapmış oluruz. Önümüzdeki dönemi yeni seçilecek olan parlamento yönlendirsin. Kasımdaki seçimi nisan ya da marta alırsanız kıyamet kopmaz, Türkiye rahatlar. Cumhurbaşkanlığı artık en sakin gerçekleştirilecek seçim haline dönüşür. Türkiye, nisan sonunda yapılacak genel seçimlerden itibaren önündeki 8 ayı kazanır. Mesela Anayasa Mahkemesi, sosyal güvenlikle ilgili bir karar verdi. Sosyal güvenlik dünyası allak bullak oldu. Seçim telaşı içindeki bir hükümet mi bu konuyu en iyi şekilde çözecek. Seçimin öne çekilmesi ekonomik istikrarın anahtarıdır. Cumhurbaşkanlığı seçimi gibi gerilime neden olacak konuyu ortadan kaldırmanın yolu, ondan önce genel seçimleri ortaya koymaktır. Gerçekleri söyleyebilmek herkes için kolay olmayabilir. Ama biz gerçekleri söylemeye devam edeceğiz. Biz ülkeyi sıkıntıya sokacak değil, sorunları yok sayan bunlarla idare eden bir yaklaşımda değiliz. Ülkemizde doğrunun gereğinin yapılması muhalefet partisinin doğruyu söylemesiyle sağlanmıyor. Doğrunun gereğinin yapılması için muhalefet partisini aşan ulusal kararlılığın ortaya çıkması gerekiyor. Bunun sağlanması Türkiye için iyi olur".

"SİNE-İ MİLLET TARTIŞMALARI"

Deniz Baykal, sine-i millet tartışmalarının sorulması üzerine, "Bunun altında cumhurbaşkanlığı seçiminin Türkiye'yi tehlikeli bir noktaya götüreceği kaygısı var. Bunun çaresi aranıyor. Çare diye insanlar buna sarılıyorlar. Bazı insanlar neden bunu hissediyorlar? Çünkü cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye'de büyük sıkıntı oluşturacak. Başbakan diyor ki, istifa ederlerse biz kabul etmeyiz. Bu söz, telaşı ve korkuyu yansıtıyor. Biz onaylamayacağız diyor. Neden? Korku dağları bekliyor. Başbakan'ı bunu uygulamama, erteleme çabası içinde görüyorum. Bazıları da cumhurbaşkanını uzlaşarak seçsinler diyor. Bunu derken uzlaşmadan cumhurbaşkanı seçimi yapmak isteyenlere onay vermiş olursunuz. Tablo çok açıktır. Uzlaşma sözü gevşek bir sözdür. Herkesin kendi anlayışına göre uzlaşma denemesi yapması halinde etkili ve belirleyici bir sonucu olmayacaktır. Biz parti olarak Türkiye'nin gerilim ortamına sürüklendiğini görüyor ve kaygı duyuyoruz. Gerçek çözüm seçimin erkene alınmasıdır. En sağlam çözüm odur. Bu tablo içinde cumhurbaşkanı seçilecek, hiükümet kurulacak, iş de bitecek. Diyorlar ki seçimi temmuza alalım. O halde neden Nisan'a almıyorsunuz. Bu neyi gösterir? Bu cumhurbaşkanlığı seçimini yeni Meclis'te yapamam. Yeni Meclis'in benim istediğim cumhurbaşkanı seçimini yapmayacağını biliyorum. Milletin istemediğini bildiğim seçimi ben millete dayatıyorum diyor" şeklinde konuştu.

CHP lideri Deniz Baykal, konuşmasının ardından partiye katılan Prof. Dr. Muzafeer Demirci, Prof. Dr. Filiz Büyükdikici ve eski milli atlet Bahri Ceylan'a rozet taktı. Partililerin yoğun ilgisi altında parti otobüsüne binen Deniz Baykal, temel atma töreninin yapılacağı alana geçti.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title