TÜM KATEGORİLER
İtalya'nın Cezalandırdığı Nazi Subaylarını, Almanya Cezasız Bıraktı"
İtalya'nın, 2'nci Dünya Savaşı'nda sırasında ülkedeki Nazi katliamlarından sorumlu subayları cezalandırmasına rağmen, Almanya'nın bu suçluları serbest ve cezasız bıraktığı ortaya çıktı.
İtalya'nın, 2'nci Dünya Savaşı'nda sırasında ülkedeki Nazi katliamlarından sorumlu subayları cezalandırmasına rağmen, Almanya'nın bu suçluları serbest ve cezasız bıraktığı ortaya çıktı. Kariyerinin büyük kısmını bu suçluların cezalandırılmasına adayan İtalyan Savcı de Paolis isyan etti: "Yargı üzerine düşeni yaptı. Bundan sonrası artık iki ülkenin, belki de Avrupa'nın siyasi bir sorunudur."
İtalyan diktatör Benito Mussoli'nin desteğini alan Adolf Hitler'in askerleri, 12 Ağustos 1944 tarihinde Toscana bölgesindeki Sant'Anna di Stazzema kasabasında 560 sivil Yahudi'yi katletmiş, kasabadaki evleri ateşe vermişti.
Nazilerin İtalya'daki "Nazi Almanya'sının Batı Avrupa'daki en ağır insanlık suçu" olarak tarih sayfalarında yerini alan bir diğer katliamı ise, Bolonya kentinin güneyindeki Marzabotto kasabasında 29 Eylül 1944'te yaşandı. Nazi subayları burada, çoğu kadın ve çocuk 780 kişiyi acımasızca öldürdü.
Bu katliamları gerçekleştiren subaylar, Roma Askeri Cumhuriyet Başsavcısı Marco de Paolis'in bu olaya el atmasına kadar 60 yıl boyunca cezasız kaldı.
De Paolis, kariyerinin 15 yılını bu katliamların sorumlularının cezalandırılması için mücadeleyle geçirdi ve 57 Nazi subayının ömür boyu hapse mahküm edilmesini sağladı.
Ancak İtalya'nın tüm girişimlerine rağmen bu askerler, yaşamlarını "cezasız ve özgür" birer birey olarak Almanya'da sürdürdü. Şimdi bu subaylardan sadece 8'i hayatta.
"ALMANYA ONLARI CEZALANDIRMAK İÇİN HİÇBİR ŞEY YAPMADI"
İtalya'da yayımlanan İl Fatto Quotidiano gazetesinin haberine göre,
"Nazi suçlularının yeminli düşmanı" olarak nitelenen Savcı Marco de Paolis, Almanya'nın bu tavrı karşısında "yel değirmenlerine karşı savaşan bir Don Kişot" konumuna düştü.
Gazete, "Almanya yargısının yapacağı 3 şey vardı: Onları İtalya'ya iade etmek, cezalarını Almanya'da çekmelerini sağlamak ya da orada yargılamak, ancak bunların bir tanesini dahi yapmadı" ifadelerini kullandı.
"ALMANYA BÜYÜK HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI"
Tüm çabaları, Almanya'nın bu tavrı karşısında boşa giden Savcı de Paolis, İl Fatto Quotidiano'ya yaptığı açıklamada, "Biz yargı olarak elimizden gelen her şeyi yaptık. 15 yıl boyunca çok büyük emek sarf ettik. Ancak büyük bir hayal kırıklığına uğradık ve taleplerimiz hep reddedildi. O subayların cezalarının infazı, artık iki ülke arasında, belki de Avrupa'nın siyasi bir sorunudur" diye konuştu.
Söz konusu katliamlara ilişkin ilk tutuklama talebini 2008'e çıkardıklarını belirten Savcı, "Bu konuda geç kaldık. Bugün halen hayatta olan ve 90 yaşın üzerinde olan bu insanlar (8 subay) için cezanın infazından bahsetmek çok zor" dedi.
İtalyan Savcı, Alman makamlarının, bu subayları ev hapsine alma gibi bir seçeneği olduğunu da hatırlattı.
Katliamın yaşandığı kasabalardan Sant'Anna di Stazzema'nın Belediye Başkanı Maurizio Verona da, suçluları korumakla itham ettiği Almanya'nın bu tutumuna, "Almanya, geçmişi gizlemek ya da daha beteri, yeniden yazmak istiyor" diye tepki gösterdi. - Roma
