Haberler

İstihdam ve Üretimin Desteklenmesi Toplantısı

Maliye Bakanı Naci Ağbal, istihdam sağlayan işverene verilen 773 liralık desteğe ilişkin, "Burada çalışan, çalışmak isteyen, iş arayan kazanıyor. Böylelikle istihdamı artırıyoruz. İşletmelerimiz bakımından doğrudur, maliyetleri aşağı çekiyoruz, ama öbür taraftan da kabul edelim ki iş ve AŞ arayan insanımıza da bu sayede devlet olarak iş ve AŞ üretmiş oluyoruz." dedi.

Ağbal, Adana Sanayi Odası (ADASO) tarafından düzenlenen, "İstihdam ve Üretimin Desteklenmesine Yönelik Yeni Düzenlemeler" başlıklı toplantıda, teşvikler ve destekler neticesinde, 2017'de özel sektöre, iş gücüne ve çalışanlara 22 milyar liralık imkan oluşturduklarını söyledi.

Son dönemde işsizlik oranlarında bir miktar artış yaşandığını belirten Ağbal, ekonomideki daralmanın işsizlik oranlarında artışa neden olduğunu, özellikle 2017'de istihdama çok güçlü bir destek vermek üzere karar aldıklarını dile getirdi. Ağbal, "Burada ne yapıyoruz? 2016 Aralık ayı itibariyle, işletmelerde çalıştırdığınız işçi sayısı kaç, onun üzerinde ne kadar ilave işçi çalıştırırsanız, bütün bu ilave işçilerin gelir vergisi devletten, sosyal güvenlik primi işveren hissesi devletten, sosyal güvenlik primi işçi payı devletten, işsizlik sigortası fonu ödemesi devletten, damga vergisi ödemesi devletten. Yani 773 lira 4 kuruş tamamen devlet tarafından karşılanıyor." ifadesini kullandı.

Asgari ücretin net bin 404, brüt asgari ücretin ise 2 bin 178 lira olduğunu söyleyen Ağbal, bu aradaki 773 liranın devlet tarafından karşılandığını, bununla iş gücü maliyetinde yüzde 35 indirim sağladıklarını dile getirdi.

Ağbal, bu imkanın 2017 boyunca süreceğini aktararak şöyle devam etti:

"Bununla hem çalışanımız hem de işletmelerimiz kazanacak. Zaman zaman hayretle izliyorum. Burada sağlanan imkan, sanki sadece işletmelerimize sağlanıyor da çalışanlarımız bundan istifade etmiyor gibi bir şey söyleniyor. Buna şaşırmamak mümkün değil. Bu imkan neticede ne sağlıyor? Geçmiş 3 ayda, iş gücü piyasasında iş arayıp da bulamayan insanlara iş imkanı sağlıyor. Burada çalışan, çalışmak isteyen, iş arayan kazanıyor. Böylelikle istihdamı artırıyoruz. İşletmelerimiz bakımından doğrudur, maliyetleri aşağı çekiyoruz, ama öbür taraftan da kabul edelim ki iş ve AŞ arayan insanımıza da bu sayede devlet olarak iş ve AŞ üretmiş oluyoruz. Biz burada meselelere yaklaşırken, 'toplum ve millet kazansın, hepimiz kazanalım' diye baktık. Bu teşviki de bu anlamda getirdik. Devlet üzerine düşeni yaptı, bütün maliyetleri düşürdü."

Verdikleri desteğin bütçeye maliyetinin 12,3 milyar lira olduğunu belirten Ağbal, "Bu imkandan millet olarak hep beraber yararlanıyoruz. Başta da iş arayan kardeşlerimiz yararlanmış olacak." dedi.

KOBİ'lere kullandırılacak 50 bin liralık kredi

Ocak, şubat ve martta, işletmeler tarafından ödenmesi gereken SGK primlerini ertelediklerini anımsatan Ağbal, "Bunları faizsiz şekilde, 9 ay süreyle erteledik. 11,2 milyon sigortalının primleri ertelenmiş oldu." şeklinde konuştu.

Ağbal, Kredi Garanti Fonundan yararlanma koşullarını kolaylaştırdıklarını, süreci basitleştirdiklerini belirterek, bu sayede 250 milyar liralık kredi hacmi oluşacağını dile getirdi.

KOBİ'ler için 50 bin liralık kredi imkanı sağladıkları anlatan Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burada yaklaşık 250 bin esnafımız, başta mikro işletmeler olmak üzere bu imkandan yararlanacak. 20 Şubat'a kadar işletmelerimiz KOSGEB'e müracaatlarını yapacak. 27 Şubat'ta şartları taşıyan işletmelerimiz belirlenecek ve bu imkandan yararlanacaklar. Özellikle mikro işletmelerimiz bakımından önümüzdeki dönemde ciddi anlamda rahatlama meydana getirecek. Burada kullanılacak kredide, Kredi Garanti Fonunun teminatı kullanılacak."

Vergisini zamanında ödeyene yüzde 5 indirim

Bakan Ağbal, vergisini zamanında ve düzenli ödeyenlere yönelik çalışmalar hakkında bilgi verirken de şunları söyledi:

"Beyanname veren bir mükellefimiz, geçmiş 3 yılda beyannamelerini süresinde vermişse, bu beyannameler üzerinden hesaplanan vergisini süresinde ödemişse ve geçmişte de vergi denetimlerinde herhangi bir sıkıntısı olmamışsa, bu mükellefin hesaplanan vergisinin yüzde 5'ini almayacağız. Bunu da inşallah 2018 martında başlatıyoruz. Sebebi de Gelir İdaresi Başkanlığımız geçmişe dönük bu sistemi kuracak ve ilk defa inşallah 2018 beyannameleri üzerinden bu imkana kavuşacağız. Aslında bu iyi bir başlangıç, biz vergisini düzenli ödeyene bu 5 puan indirimle yetinmeyeceğiz. Bu şekilde vergi ödeme karnesi çok iyi olan mükelleflerimize başka imkanlar da getireceğiz. Katma Değer Vergisi iadelerinde daha indirimli oranlar uygulayacağız. Zor duruma düştüğünde bu mükelleflere kolaylıklar getireceğiz. İstiyoruz ki, vergiye gönüllü uyumu desteklemiş olalım."

"Cumhurbaşkanlığı sisteminde hızlı ve etkin karar alınacak"

İleriye dönük kalkınma reformu gündemlerine de değinen Ağbal, "Ülkeyi kalkındıracak, üretimi, yatırımı, istihdamı ve ihracatı artırmak üzere ileriye dönük gündemimize bakıldığında, temel reform alanının en başında, cumhurbaşkanlığı sistemi olduğunu değerlendiriyoruz. Önemli ve köklü bir değişiklik. Ekonomi yönetimi bakımından baktığım zaman, daha hızlı ve etkin karar alabilen, bürokrasinin azaldığı, sorunlara çok daha hızlı şekilde çözüm üreten bir sistem olacağını düşünüyoruz." diye konuştu.

Maliye Bakanı Ağbal, demokrasinin güçlendirilmesi noktasında daha önemli ve köklü adımları önlerindeki dönemde atacaklarını, yargı sisteminin etkinleştirilmesi gerektiğini, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığını da güçlendirmeleri gerektiğini anlattı.

İş hukukunda çok yeni ve etkin sistemler kurmak zorunda olduklarını ifade eden Ağbal, eğitim sisteminin de etkinleştirilmesi için çalışacaklarını bildirdi.

"Yüksek teknoloji ürünler üreten bir ülke olmalıyız"

Üretim ve ihracatın yapısının önemine vurgu yapan Bakan Ağbal, "Maalesef üretimde düşük-orta teknoloji üreten bir ülkeyiz. Mutlaka bundan sıyrılıp orta ve yüksek teknoloji ürünler üreten bir ülke olmak zorundayız. Bu dönüşümlerin hayata geçirilmesi lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Ağbal, bu düzenlemeleri devlet kurumlarının uygulayacağının altını çizerek şunları kaydetti:

"Devlet kurumları etkin çalışmıyorsa, bürokrasi üretiyorsa, işleri yavaşlatıyorsa o zaman ne oluyor, istediğiniz kadar yasa yapın vatandaş bundan istifade edemiyor. Bu yüzden kamu yönetiminde sadelik, hiyerarşinin azaltılması, hesap verebilirliğin ve şeffaflığın artırılması en önemli önceliklerimiz. Bürokrat hesap verecek, kamu yöneticisi hesap verecek, siyasetçi de hesap verecek. Hesap vermeyen kimse olmayacak. Hesap veren sistem kendini dönüştürür, değiştirir, adaleti ve eşitliği sağlar. Onun için hiçbir zaman şeffaflıktan ve hesap verebilirlikten korkmadık. Bunları da hep beraber güçlendirmek zorundayız."

Ağbal, bütçe disiplini sağladıklarını, kaynakları da daha etkin kullanacaklarını da sözlerine ekledi.

(Bitti)

Kaynak: AA / Ekonomi

Naci Ağbal Ekonomi Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title