Haberler

İstanbul'da Bir İngiliz Semazen (2)

EMRE BAŞTUĞ - Babasını kaybettikten sonra düştüğü manevi boşluktan İslam'ı kabul ederek çıkan 53 yaşındaki İngiliz vatandaşı Cemal Jones, Mevleviliğe ilgi duyarak yerleştiği İstanbul'da sema ediyor.

Londra'da doğan, 53 yaşındaki Jones, trafik kazasında babasını kaybettikten sonra hayatının seyrini tamamen değiştirdi.

Kazadan sonra manevi bir arayışa giren ve 1982'de henüz 16 yaşındayken İslam'ı seçerek ruhsal sıkıntılarından kurtulan Jones, Terry olan ismini Cemal olarak değiştirdi.

Bilgisayar tamircisi olarak çalıştığı Londra'da 2012'de manevi bir rehberin yönlendirmesiyle Mevleviliği keşfeden Jones, emekli olduktan sonra bu disiplinin gereği olan semazenliği ilerletmek için Konya'ya gitti.

Konya'daki eğitiminden sonra Londra'ya dönen Jones, sema yapabilmek için 4 yıl önce İstanbul'a taşındı.

Başta Galata ve Yenikapı mevlevihaneleri olmak üzere, farklı tekkelerde de sema yapan Jones, manevi huzuru semada buldu.

"Semazen olduğumuz için iletişimde dilin önemi yok"

Jones, Yenikapı Mevlevihanesi'nde AA muhabirine yaptığı açıklamada, İslam'ı çok sevdiğini, çünkü Allah katında herkesin eşit sayıldığını ifade ederek, "Efendimiz Hazreti Muhammed döneminde insanları namaza çağıran Bilal-i Habeşi siyahiydi. Önemli olan insanların kalbinde olandır. İslam'da sevdiğim şey bu. Ben belki daha iyi eğitimliyimdir, daha iyi görünüyorumdur ama daha iyi biriyim diyemem." diye konuştu.

İstanbul'u "semanın kalbi" olarak gördüğünü belirten Jones, burada birçok tekke ve mevlevihanede sema yapabildiğini söyledi.

Jones, İstanbul'a geldiği ilk dönemlerde diğer semazenler tarafından kendisine meraklı gözlerle bakıldığını anlatarak, farklı yerlerde sema yaptığı için kısa sürede tanındığını ve kabul gördüğünü kaydetti.

Sema yapan arkadaşlardan çoğunun İngilizce bilmediğine ve kendisinin Türkçesinin de çok zayıf olduğuna işaret eden Jones, semazen oldukları için iletişimde dilin önemli olmadığını vurguladı.

"Sema yaptığımda Allah ile irtibata geçiyorum"

Cemal Jones, sema yaptığında Allah ile irtibata geçtiğini, bu halin çok büyük bir şey olduğunu dile getirerek, sema yapmayı ve Allah'a dua etmeyi çok sevdiğini belirtti.

Semada kolları kaldırmanın en zor bölüm olduğunu, kollarını güçlendirmek için spor yaptığını da anlatan Jones, sema yapmadığı boş zamanlarda semazen arkadaşlarına ve Suriyeli mültecilere İngilizce öğrettiğini söyledi.

Jones, ücretsiz verdiği İngilizce derslerin, Türkiye'de kendisine öğretilenlerin belki de bir karşılığı olabileceğini kaydetti.

Kaynak: AA / Kültür Sanat

İstanbul Londra Kültür Sanat Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title